2022 YILINI UĞURLARKEN

Son Güncellenme Tarihi: Aralık 27, 2022 / 08:15

Alışılmış ifadesiyle “acısı tatlısı” ile bir yılı daha tamamladık.

Yaşadıklarımızdan tatlı olana şükretmeli acı olanlara sabretmeliyiz.

Sabır ve şükür bizim kültür ve inanç değerimizdir. Olana şükretmek olmayana sabretmek veya tersi olana sabretmek olmayana şükretmek anlayışı hayatı daha kolay yaşanır kılacaktır. Yönetenler tarafından dayatılan/öğretilmiş çaresizlik; olmayana şükretmek/sevinmek yani daha kötüsü olabilirdi diye düşünmek ve olana sabretmek, olabilenle yetinmek anlayışıdır.

Olmayan ayakkabılarıma üzülmektense olan ayaklarıma sevinmek gibi…

Ülkeyi yönetenler, bugünü 2002 ve öncesi ile mukayese ederek, çevremizdeki çatışma ve savaş alanlarını hatırlatarak yani “kötülükle korkutarak” toplumu baskılamakta itiraz edenleri de hainlikle suçlamaktadır. Her seçim öncesinde “beni seçmezseniz daha kötü olur, 2002 öncesine dönersiniz” tehdidi sonuç almakta; yirmi yıla ulaşan bir iktidar gücü kullanılmaktadır. Toplumun “evdeki bulgurdan olmak” korkusu maalesef sonuna kadar istismar edilmektedir. Tabii, arada sırada rüşvet kabilinden yapılan iyileşmeler ve bakın uzaya gideceğiz, arabamız da oldu, uçuyoruz, küresel güç olduk aforizmaları da cabası…

2023 Yüzüncü Yıl Hedefleri unutuldu; “dünyanın ilk 10 ekonomisi olacağız, fert başına gelir 25 bin dolar olacak 2 trilyon dolar milli hasıla, 500 milyar dolar ihracaat gerçekleştireceğiz” efelenmeleri artık yok!

“Lider Ülke Türkiye” vizyonu “Türkiye Yüzyılı” avuntusuna dönüştü…

Aslında bu toplum, Türk insanı, her şeyin en iyisine, en güzeline ve en çoğuna layıktır. Devletin görevi bunu temin etmek ve bunun sürekliliğini garanti etmektir, siyaset bunun için yapılmaktadır. Bunun başarıldığını söyleyebilmek maalesef mümkün değil.

2022 yılını önceki yıllardan farklı olarak enflasyon denilen hayat pahalılığı “acısı” ile hatırlayacağız. Ülkeyi yönetenlerin geçen yılın sonlarında “naass var nas” diyerek dayattığı politikalar hayatımızı birden üç-beş kat daha pahalı hale getirdi; iğneden ipliğe her şey durmadan zamlandı. Mesela bir yılda akaryakıta 38 defa zam yapılmış. Yapılan yanlışı telafi etmek için hükümet bazı tetbirler almış olsa da kesin olan sonuç 2022 yılında özellikle sabit ve dar gelirli insanlarımız daha da fakirleşti, yoksullaştı. Dargelirlilerle çokgelirliler arasındaki makas bir daha kapanamayacak şekilde açıldı, orta sınıf dediğimiz toplumun orta direği çöktü. Sefalet ve safahat, ateşle barut misali yan yana aynı sokakta birlikte yaşanır oldu.

Bir sonuç olarak bugün benim güzel insanım bu güzel ülkeden kaçabilmek, başka ülkelere sığınabilmek için yollara düştü. Türkiye’den Almanya’ya sığınma başvurusu yapanların sayısındaki artış düşündürücü olmanın ötesinde çok üzücü boyutlara ulaştı. Almanya Göç ve Mülteciler Dairesi’nin (BAMF) verilerine göre bu yılın Ocak-Kasım döneminde Almanya’ya iltica başvurusu yapan Türk vatandaşlarının sayısı 20 bin 802 ile yeni bir rekora ulaşmış. İltica başvurusundan 19 bin 754’ü ilk kez yapılanlardan oluşuyor. Bu sayı geçen yıl 6 bin 254’tü. Böylece geçen yıl yapılan iltica başvurusu sayısıyla karşılaştırıldığında yüzde 216 artış kaydedildiği bildiriliyor.

Bu sonuç Türkiye’ye yakışmadı; sebep olanlar utansın!

2022 yılında iyi işler de oldu; yapanlara teşekkür ederim ancak çok üzüldüğümüz olaylar da oldu; Amasra’da yaşanan maden faciası yüreklerimizi dağladı. Kadın cinayetlerini bir türlü önleyemedik. Bu konuda hemen her hafta çarpıcı bir haberle savrulduk…

Ailesinin zoru ile altı yaşında gelin edilerek seri tecavüze uğramış bugün yirmidört yaşında bir çocuk anası bir kadının sığınma evinden yükselen feryadına ve yine altı yaşında bir kız çocuğunun babaannesi tarafından aç bırakılarak ve işkence edilerek hayatını kaybetmesi haberine çok utandık. Ayrıca Türk Silahlı Kuvvetlerinde değerli hizmetler yapmış demans hastası bir korgenaral 85 yaşında cezaevinde öldü. Buna seyirci kalanlar, sağlamdır diye rapor düzenleyenler bu yılın utanç abidesidir.

Ne yazık ki, yirmi yılını tamamlayan bu iktidarın topluma teşekkürü bu sonuçlar oldu.

2023 yılı iktidarın bu teşekkürüne karşı milletin cevap yılı olacaktır. Tuzukurularla yoksulluk sınırı altında bir gelirle yaşamaya mahkum olanlar, devletin yardımına muhtaç olanlar, ele bakanlar, aç yatanlar/kaybedecek hiçbirşeyi olmayanlar sandıkta hesaplaşacak…

BENCE
Yine de şükredelim ve sabredelim.

Yeni yılın tatlı(!) bir yıl olması dileğiyle Sayın Cumhurbaşkanından özel bir istirhamım olacak; cezaevinde bir sebeple bulunan başta 90 yaşındaki eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ahmet Çörekçi ve 86 yaşındaki Orgeneral İlhan Kılıç olmak üzere millete ve devlete hizmet etmiş tüm yaşlılarımızı Anayasa’nın 104/2b Maddesine göre affetmesini istiyorum.

Devlet’e, merhamet, şevkat ve affetmek yakışır!

Yeni yıla böyle bir güzellikle başlayalım, lütfen.

Mehmet Şandır, 1947’de Kantara’da doğdu. Babasının adı Hasan, annesinin adı Atika’dır.

Orman Yüksek Mühendisi; İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesini bitirdi. Yüksek lisansını aynı fakültede matematik istatistik konusunda yaptı.
Orman Bakanlığı ile Gümrük ve Tekel Bakanlığında Kontroller Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. Serbest ticaretle uğraştı. Suriye Bayır Bucak Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanlığı, Türk Ocakları Merkez Yönetim Kurulu Üyeliği, Türkiye Türkmenistan Dostluk Derneği Kuruculuğu ve 2. Başkanlığı görevlerinde bulundu.Dönemde Hatay, 23. Dönemde Mersin Milletvekili seçildi. 23. Dönemde Türkiye Suriye Dostluk Grubunun Başkanı oldu.

Orta düzeyde İngilizce ve Almanca bilen Şandır, evli ve 3 çocuk babasıdır.

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top