2023’ten ne beklerim?

Sosyal medyaya bakınca kimsenin 2023 beklentisi olmadığını görüyor ve üzülüyorum. Google’da Mariah Carey’nin “All I want for christmas is you” şarkısının en çok arananlar listesine girdiği şu günlerde, ben de 2023 beklentilerimi aktarmak istedim. Belki markalara biraz da bu konularda rehber oluruz.

23 Aralık doğum günümdü. Markalar çokça doğumgünü SMS’leri, emailler attılar. İki banka bu günde iphone’umdaki ikonunu değiştirmek suretiyle bana dijital pasta bile gönderdiler. (İşBankası ve Garanti Bankası) Apple Watch doğum günümü kutlarken, Twitter da balonlar uçurmayı ihmal etmedi. Bunları basit ve soğuk bulanlar vardır. Ancak ben bu tip özel günlerde markaların bu çabalarını çok değerli buluyorum. Ancak markalardan biri moda söylemiyle öyle birşey yaptı ki gönlümü çaldı. Garanti BBVA doğum günümde uygulaması üzerinden Türkiye Eğitim Vakfı, Anne Çocuk Eğitim Vakfı içinden hangisini seçersem oraya bağış yapacağını söyledi. Ben bunu çok değerli buluyorum. Açıkcası diğer markalardan da bekliyorum.

Gelelim 2023 beklentilerine

  • Amazon e-ticaret’te harika gidiyor ama iade sistemini biraz daha güçlendirmeli.
  • Hepsiburada elektronikte çok iyi fiyatlar veriyor. Artık yurtdışından kaç günde geleceği belli olmayan ürünleri istemiyoruz. Ama hepsiburada’dan da paketimizin ne zaman elimize geleceğini söylemesini bekliyoruz, kargoya veriliş tarihini değil.
  • Başka yerde bulamadığınız neredeyse bütün ürünleri Trendyol’da bulabiliyorsunuz, ancak kargo süresini kısaltmaları gerekiyor.
  • Turkcell’in katma değerli servisleri çok güzel gidiyor. TVPlus ve Dergilik harika. Ama Dergilik’in UI ve UX açısından toparlanması lazım. TVPlus her alanda harika.
  • Vodafone mobil hizmetlerde çok başarılı. Ama mutlaka ev internetine girmeli. (Şu an verdiklerini makul bir hizmet olarak görmüyorum) Ya fiber ya da daha iyisi bir mobil operatör olarak 5G, 6G veya uzaydan hizmet vermeye başlamalı.
  • Türk Telekom son tüketici pazarından çekilmeli, baştan beri yapması gerektiği gibi altyapıya konsantre olmalı. Orada o kadar geri kaldı ki Turkcell’e her anlamda geçiliyorlar.
  • Logitech Apple klavye ve mouse’u konusunda neredeyse Apple’dan daha iyi durumda. Ancak 2023’te daha fazla ve yetenekli hoparlörler bekliyorum.
  • 2023’te güneş enerjisi paneli kurma konusunda güçlü markalar bekliyorum. Bu iş hala dünyanın çok gerisinde.
  • Arzum 2022’de harika yol aldı. 2023’te ürün yelpazelerini daha da genişletmelerini bekliyorum.
  • Keenetic, 2022’nin en iyi iletişim markalarından biriydi, 2023’te opertörlerin getirdiği kötü cihazların yerini almalarını bekliyorum.
  • Evlerimiz gittikçe akıllanıyor. Bu konuda s-link, Tu-ya, Sonoff gibi markaların sayısının artmasını bekliyorum.

Hepinize mutlu yıllar!

Teknoloji girişimlerine yatırımda kitle fonlama ile yeni dönem

Teknoloji ve internet girişimlerinin önayak olduğu startup dünyası, yaklaşık son 30 yıldır yatırım dünyasının da rotasını kendisine çevirdi. Google ve Facebook ile başlayan teknoloji girişimlerine yatırım, başarılı örneklerle sermaye sahiplerinin değeri hızla artan bu şirketlere yatırım yapmasına yol açtı. Bu yol ile girişim sermayeleri, melek yatırımcılar, özel fonlar gibi birçok yapı ve etrafındaki kural setini belirleyen regülasyonlar dünya çapında gelişti.

Teknoloji devrimi, açık kaynak yazılımlarının kullanımı ile maliyetleri düşürdü, aklında iyi fikri olan genç beyinlerin hedeflerine ulaşmaları için daha kısa yollar ortaya çıkardı. “Paylaşım, birlikte, kitle” kelimeleri inovasyona, üretime ve yatırıma damgasını vurdu. Paylaşım ekonomisi oluştu, teknoloji demokratikleşti, yeteneği olan herkes teknoloji vasıtasıyla dünyada farklı sorunlara çözümler üretebilir hale geldi.

Ve sonunda demokratikleşme yatırım dünyasına da geldi, damgasını vurdu. Kitle fonlama kavramı son 10 yıldır yurtdışı örneklerden bildiğimiz bir kavram. En ünlüsü Kickstarter. Kitle fonlamanın da ödüle dayalı, bağışa dayalı, borca dayalı ve paya dayalı şeklinde farklı türleri var.

Ülkemizde son yedi sekiz yıldır ödüle dayalı kitle fonlama örnekleri olsa da yatırım dünyasının demokratikleşmesi için paya dayalı kitle fonlama, yani startupların hisselerinin herkes tarafından alınabileceği bir düzenleme gerekiyordu.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun 2019 yılından beri bir kitle fonlama tebliği üzerinde çalıştığını biliyorduk. Piyasanın farklı oyuncularından da aldıkları görüşlerle herkesin katıldığı bir süreç işlettiler. Bu çalışmalar sonunda 27 Ekim 2021’de Resmi Gazetede Kitle Fonlama Tebliği yayınlandı. Tebliğ Sermaye Piyasası Kurulunun onay vereceği belli koşulları sağlayan başvuru sahiplerine paya dayalı kitle fonlama platformu kurma lisansı vermek için gerek ve yeter şartları belirliyor, paya dayalı kitle fonlamanın tüm sürecini tanımlıyordu. Lisans alan platformlar, paya dayalı kitle fonlamaya açılacak startupların değerlemelerini yapacak, SPK’nın onaylayacağı platformların yatırımcı komiteleri marifetiyle startuplar incelemeye tabi tutulacaktı. Yani platformlar kitle adına startupları, iş potansiyellerini, kurucu girişimcileri ve ekiplerini inceleyecek, yatırıma hazır buldukları firmaları, bağımsız ve makul firma değerlemeleri ile yatırıma açacaklar.

SPK’ya bağlı Merkezi Kayıt Kuruluşu tüm yatırımcıların ve yatırımların kayıtların tutacak, kitle fonlama kampanyası boyunca yapılan yatırımlar Takasbank’ın emanet hesaplarında tutulacak. Kampanya hedefine ulaşırsa toplanan para startupa taahhüt edilen hisse karşılığında verilecek. Hisseler ise MKK tarafından yatırımı yapan şahıs ve kurumların, yani kısaca “Kitle” adına tutulacak.

Hal böyle iken kitle fonlama platformunun da ekibi oldukça önemli bir yerde duruyor. Nasıl olmasın ki? Startupların iş potansiyellerini, ilgili sektör ve rekabeti değerlendirmek, girişimcinin yapabileceklerine kanaat getirmek pek göründüğü kadar kolay bir iş değil.

Sermaye Piyasası Kurulu’nun tebliğinden bu yana lisans alan 8 kitle platformu oldu. Bunların en yenisi baseFunder ilgimi çekti. 2022 yılının Temmuz ayında lisansını alan baseFunder sadece teknoloji startuplarına platformunda yer vermeyi tercih ediyor. Bunun sebebini sorduğumuzda kurucu genel Müdür Mehmet Dolgan, ekiplerinin ve kendi uzmanlığı ve ülkemizin katma değeri en yüksek üretim potansiyeline sahip alanı olarak bu yöne odaklanmak istedikleri cevabını aldık.

“Kitlelerin teknoloji girişimlerine yatırımını demokratikleşiyor”

baseFunder Kurucusu ve Genel Müdürü Mehmet Dolgan, baseFunder markası altında sundukları kitle fonlama faaliyetleri ile potansiyel yatırımcıların önündeki bariyerleri kaldırarak, teknoloji girişimlerine yatırımları demokratikleştirdiklerini vurguladı ve şunları söyledi, “Girişim sermayesi ve melek yatırım ağlarına alternatif bir araç olarak ortaya çıkan baseFunder Kitle Fonlama Platformu ile Türk girişimlerin rekabette fark yaratmaları ve sürdürülebilir bir büyüme yakalamalarına olanak sağlıyoruz. Bağımsız bir kuruluş ile girişimlerin fotoğraflarını çekip analiz ettikten sonra makul bir değerleme ile yatırımcıların karşısına çıkarırken şeffaf süreçlere ve analizlere odaklanıyoruz.” 

İlk Kampanya Beebird Teknoloji

Dünya genelinde 350 milyar dolarlık pazara sahip küçük ev aletleri sektöründe; nesnelerin interneti ve yapay zeka altyapılarını kullanarak yenilikçi teknolojiler tasarlayan Beebird Teknoloji, paya dayalı kitle fonlama platformu baseFunder aracılığıyla yatırım almaya başladı. 50 Milyon TL değerleme üzerinden fonlamaya açılan şirketin yüzde 5 hissesine tekabül eden 2.5 milyon liralık kısmı için asgari ücretliden iş insanına, ev hanımından öğrenciye kadar dileyen herkes yatırım yapabilecek.

Beebird Teknoloji, yatırımlarla küresel marka olma yolunda

Küçük Ev Aletleri sektöründe oluşan yüksek talebi karşılamak ve sürdürebilir büyüme planlarına devam etmek için global marka olma hedeflerini paylaşacak ortaklar arayan Beebird Teknoloji, 2019 Yılında Dudullu OSB'de nesnelerin interneti ve yapay zeka teknolojilerine dayanan altyapısı ile fonksiyonel ve yaşam tarzını zenginleştiren akıllı ev aletleri tasarlama misyonuyla kuruldu. Beebird Teknoloji A.Ş., 2021'de Boğaziçi Üniversitesi Teknoparkında Ar-Ge merkezini kurdu. Kurucu ortak Ali Murat Arıkuşu, Dış Ticaret Sertifikasına sahip olup daha önce Asya, Avrupa, Amerika kıtalarındaki birçok ülkeye ihracat tecrübesi bulunuyor. Boğaziçi Üniversitesi Teknopark'ta (BÜDOTEK) Ar-Ge projesi ve marka tescili tamamlanan akıllı yemek makinesi, akıllı mutfak tartısı, akıllı kahve makinesi ürünleri ile ihracata başlamayı planlayan firmanın fabrikası yılda 240 bin kilogram plastik parça üretim kapasitesine sahip. Yurtiçinde sektör lideri firmalar ile ortak proje geliştiren Beebird, 2023 itibariyle Batı Avrupa başta olmak üzere dünyanın gelişmiş pazarlarına ihracat hedefliyor.

Ar-Ge ve Tasarım Merkezlerinin gelir istisnalarını korumanın yolu startuplara yatırımdan geçiyor.

Devletin, Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri için verdiği gelir istisnası ile vergi muafiyetini istisna bedelin en az %2sini bir startupa yatırım yapma şartı, startupları kalkındırmak adına çok önemli bir adım ve ülkemizin girişim ekosistemine önemli katma değer sağlayacak bir adım olarak görünüyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Atıf Ünaldı Arşivi