78. Altın Küre Ödülleri’nde zafer bir kadın yönetmenin oldu ve Nomadland” filmiyle “En İyi Film Ödülü” ve “En İyi Yönetmen Ödülü”nü Chloé Zhao kazandı. Bu ödülün başka bir anlamı ise Zhao’nun, Altın Küre kazanan Asya kökenli ilk kadın olarak tarihe ismini yazdırmasıydı.  

7 Şubat’ta Pencere Pazar’da “78.Altın Küre Ödüllerine Kadınlar Damga Vuracak mı” başlıklı yazdığımız yazıda, Altın Küre Ödülleri’nin, Hollywood Yabancı Basın Birliği (Hollywood Foreign Press Association) tarafından 1944 yılından bu yana verilmekte olduğunu ve bu ödüllerle sinema filmleri ve televizyon dizilerinin ödüllendirildiğini; artık klişeleşmiş bir tanımlama olan Altın Küre Ödülleri’inin, Oscar Ödülleri’nin de habercisi olduğunu vurgulamıştık.

ALTIN KÜRE’Yİ KAZANANLAR AÇIKLANDI

Tarihinde ilk kez dijital olarak yapılan  78. Altın Küre Ödül Töreni, 28 Şubat’ta gerçekleştirildi ve dördüncü kez Amerikalı yazar, oyuncu ve komedyen Tina Fey’in Los Angelas’dan, Amerikalı oyuncu Amy Meredith Poehler’in ise pandemi nedeniyle New York’dan sunduğu gecede kazananlar belli oldu. Ödül alanların videolarıyla katıldığı ve çok az izleyicinin alındığı ödül törenine ise,  ünlülerin kimisi ekran başında smokini ve tuvaletiyle katılırken, kimisi de Jodie Foster gibi pijamalarıyla katıldı.

Bu yılki ödüllerde yönetmenliğini David Fincher’ın filmografisindeki başarılı filmlerden olan “Mank”, film kategorisinde 6 dalda en fazla adaylık elde etmişti ama umduğunu bulamadı. Netflix’te gösterime giren ve siyah-beyaz estetiği biçim olarak seçen “Mank”, Orson Welles’in kült filmi Yurttaş Kane’in (Citizen Kane-1941) senaryo yazım sürecini ve yazdığı senaryoyla “En İyi Orijinal Senaryo” ödülünü Orson Welles ile paylaşan Herman J. Mankiewicz’in, filmin senaryosunu yazma sürecinde yaşamından bir kesiti anlatıyordu.

ALTIN KÜREDE ZAFER ASYA’LI KADIN YÖNETMENİN

Ama 7 Şubat’taki yazımızın başlığındaki gibi zafer bir kadın yönetmenin oldu ve Nomadland” isimli filmiyle “En İyi Film Ödülü” ve “En İyi Yönetmen Ödülü”nü  Chloé Zhao kazandı. Bu ödülün başka bir anlamı ise Zhao’nun, Altın Küre kazanan Asya kökenli ilk kadın olarak tarihe ismini yazdırmasıydı. Zhao’nun filmi, büyük durgunluk döneminde eşi öldükten sonra küçük işlerde çalışarak Amerika’nın batısını bir uçtan bir uca karavanıyla geçen modern zamanlar göçebesi orta yaşlı bir kadın olan Fern’in, (Frances McDormand) macerasını anlatıyor.

Drama dalında diziler kategorisinde ise sürpriz olmadı ve “The Crown” 6 dalda en fazla adaylık elde ederek dikkati çektiği gibi; bu dalda “En İyi Dizi Ödülü”yle birlikte toplam dört ödül aldı. Kraliçe Elizabeth dönemini ve kraliyet ailesinin ilişkilerini objektif bir bakış açısıyla anlatan The Crown; 20.Yüzyılın ikinci yarısının önemli olaylarını da yansıtan özellikleriyle de bu ödüle uzanmayı başardı. Ayrıca  Prens Charles rolüyle  Josh O'Connor “En İyi Erkek Oyuncu”, Prenses Diana rolüyle Emma Corrin “En İyi Kadın Oyuncu” ve İngiltere eski Başbakanı Margaret Thatcher rolüyle Gillian Anderson ise “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu” ödüllerini kazandı. Böylece The Crown neredeyse aday olduğu bütün kategorilerde ödül kazandı.

SATRANÇ FENOMENİ GENÇ KADIN !

Yakın zamanda Netflix mini dizisi olarak gösterime giren ve özellikle satranç tutkunları arasında fenomen olan "The Queen's Gambit", mini dizi/televizyon filmi dalında “En İyi Dizi Ödülü”nü alırken; genç kadın santranç ustası Beth Harmon’u başarıyla canlandıran Anya Taylor-Joy da, bu dalda En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı. “The Queen’s Gambit”, Walter Tevis’in romanından ekrana uyarlanan bir dizi... Ana karakteri Beth Harmon, 9 yaşında öksüz kalmıştır. Bilim kadını olan annesi Alice Harmon (Chloe Pirrie) 1960’larda kızını tek başına büyütme kararı alır, ama bedeli de ağırdır. 1960’larda Amerika’da siyahiler gibi kadınlar da sosyal statüleri açısından sorunlar yaşamaktadır. Koşullardan bunalan Beth’in annesi, kızının babasından yardım talep etse de olumsuz yanıt alınca arabadaki kızıyla intihar etmeye karar verir ve kazada ölür. Kazadan kurtulan küçük Beth’in yetimhane yaşamı, okul hademesi Mr. Shaibel’den (Bill Camp) satranç oyununu öğrenmesiyle değişir... Sessiz, suratsız küçük kız  zekasıyla ve kendi kaderine sahip çıkan iradesiyle yaşamını değiştirir ve dünya satranç şampiyonu Vasily Borgov’un (Marcin Dorocinski) rakibi olmaya giden yolda yürümeye başlayan bir satranç dehası olur. “En İyi Komedi Dizisi” dalında ise "Schitt's Creek" Altın Küre ödülüne uzandı.

KANSERDEN ÖLEN OYUNCUYA ÖDÜL !

Diğer yandan Altın Küre Ödülleri’nde dramatik bir sonuç gerçekleşti. Geçen yıl kanser nedeniyle yaşamını yitiren 43 yaşındaki aktör Chadwick Boseman, oynadığı son filmi "Ma Rainey's Black Bottom"da canlandırdığı Levee karekterinde gösterdiği performans ile “En İyi Erkek Oyuncu Ödülü”ne layık görülürken; “En İyi Kadın Oyuncu Ödülü”nü ise "The United States vs. Billie Holiday" filmindeki performansı ile Andra Day kazandı.

Altın Küre’nin bir başka vageçilmez kategorisi olan müzikal/komedi dalında “En İyi Film” olarak "Borat Subsequent Moviefilm" ipi göğüslerken, 2006 yılında "Borat" filmi ile de Altın Küre kazanan Sacha Baron Cohen, filmde canlandırdığı ABD'de seyahat eden Kazak televizyon muhabiri rolüyle bu dalda yeniden “En İyi Erkek Oyuncu Ödülü”ne uzandı. Bu daldaki “En İyi Kadın Oyuncu Ödülü”nü ise "I Care a Lot"daki performansı ile Rosamund Pike kazandı. Bir Altın Küre Ödül Töreni böyle sonuçlandıktan sonra, gözler Oscar Ödülleri’ne çevrildi.