Akşener: Birinci turda alınacağına samimiyetle inandım

Akşener: Birinci turda alınacağına samimiyetle inandım
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, FOX TV'de katıldığı canlı yayında 13. Cumhurbaşkanı Seçimi'ne yönelik değerlendirmelerde bulundu. Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle: "Pek çok şey kaçacak. En fazla...

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, FOX TV'de katıldığı canlı yayında 13. Cumhurbaşkanı Seçimi'ne yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Akşener'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

"Pek çok şey kaçacak. En fazla da kadınlar ve gençlerle ilgili edinilmiş haklar kaçacak. Bu ülkede nefes almak izne tabi olacak. Çünkü şartlar onu getirecek. Burada benim ısrarla üzerinde durduğum şey sistem. Yani öznem Sayın Erdoğan değil hep de örnek veriyorum. İşte 5 kişisiniz. Sizlerden birini bu sistemden oraya seçelim, koyalım 6 ay sonra ya psikiyatrik bir durum ortaya çıkar ya da bambaşka bir insan tipi ortaya çıkar.

İnanılmaz bir güç ve o gücün kendisine de bir ışık gibi yansıması gayreti içinde "padişahım çok yaşa diyen, bu daha az, biraz daha olsun" diyen bir insan kesimi var. Yani öyle olur zaten o tür bir gücün üstünde oturan kişi.

"Sayın Erdoğan'ı çok sevenler, bu seçimde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na oy versinler"

Özellikle AK Partililere seslenmek isterim, Sayın Erdoğan'ı çok sevenlere. Sayın Erdoğan’ın son dönemi. Buradan seçilecek bir cumhurbaşkanı da parti de bu yetkileri böyle keyfini çıkara çıkara bu sefer de buradakilere karşı kullanacak. Benim demem o ki özellikle AK Partili seçmenler Sayın Erdoğan'ı çok sevenler, bu seçimde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na oy versinler ki biz parlamenter demokrasiye geçiş yapalım ve artık şu rövanş işinden birbirimize karşı şu hareketleri yapmaktan vazgeçelim, Türkiye Cumhuriyeti kuruluş ayarlarına dönsün, hukukun üstünlüğü, yargının bağımsızlığı sağlansın.

"Tüm yürütme yetkisi tek başına cumhurbaşkanında"

Meclis Cumhur İttifakı'nda, Cumhurbaşkanı da Millet İttifakı’nın adayı Sayın Kılıçdaroğlu olursa hiçbir iş yapılamaz iddiasının karşılığı cumhurbaşkanının tek başına yapabilecekleridir. Şu anda yapılıyor bunlar. Tüm yürütme yetkisi tek başına Cumhurbaşkanı'nda. Yürütme yetkisinin tamamı tek başına Cumhurbaşkanı'ndadır. Bütün kararnameler ve yönetmeliklerle yönetebilir. Atama yetkileri tamamı Cumhurbaşkanı'nda. Bir sürü şey var sayamıyorum. Bütçeyi cumhurbaşkanı hazırlıyor. TBMM'ye sunuyor ama TBMM değiştirmede son söz hakkına sahip değil. Dış politikada Cumhurbaşkanı belirleyici, tüm büyükelçileri o atıyor. Milli güvenlik konusunda Cumhurbaşkanı belirleyici bütün planları, programları o yapıyor, onaylıyor. Denetim yetkiyle israf ve yolsuzlukla etkin mücadelede tamamen cumhurbaşkanının yetkisi altında.

"HÜDA PAR'ın bir vekili belki de yemin etmeyecekti"

Bir gecede İstanbul Sözleşmesi'nden geçti bu sistemin başındaki kişi. Kadının "sahiplendirilmesini" öngören, 4 maddenin değiştirilmesiyle ilgili talebi olan, hem Hizbullah'ın hem PKK'nın terör örgütü olmadığını düşünen bir siyasi partiyi aldı Meclis'e getirdi sayın Erdoğan. Yemin töreniyle ilgili bir problem oldu. Mazbatalarının geç verilmesinin sebebi seçim. Seçim öncesinde yemin töreni yapılsaydı HÜDA PAR'ın bir vekili belki de yemin etmeyecekti. Bundan kaçınmak için sonraya bıraktılar.

"Birinci turda alınacağına Allah şahidimdir samimiyetle inandım"

Mitinglerde alkışların artmasını gördüm. Son bir haftada müthiş bir heyecan oldu. Ben bunu Erzurum'daki taşlama hadisesine bağladım. Birinci turda pek çok insanla iddiaya girdim, hayatta yapmayacağım iştir. Ha bire elbise alıyorum. Birinci turda alınacağına Allah şahidimdir samimiyetle inandım.

"Seçmen velinimettir, bugün bize oy verir, yarın öbür tarafa oy verir"

Sinan Oğan, Sayın Erdoğan'la yapılan görüşme sonucunda Cumhur İttifakı'na katıldı. Sayın Özdağ da Millet İttifakı'na katıldı. Sayın İnce'nin son durumunu bilmiyorum. Bugün bir toplantı yapacaklardı. Henüz bir açıklama yaptı. Dolayısıyla böyle baktığınız zaman şimdi o 5,3'lük seçmen de ortalık bir yerde duruyor. Yani benim başından beri iddiam şudur: Siyasi partilerin hep buralardaki konuşmalarda özellikle HDP üzerinden sorulan her soruda bunu söylemişimdir. Hiçbir partinin veya kişinin seçmeni, markası değildir. Yani sahipli mal değildir. Seçmen velinimettir, bugün bize oy verir, yarın öbür tarafa oy verir. Önemli olan onun gönlünü almak, gönlüne girmektir.

"Sandığa gitmeyen seçmen ikna edilebilir"

Ağır dar gelirli, derin yoksullar sandığa gitmemiş. Bu insanlarda AK Parti'ye sevgi gitmiş. Geçmişin AK Parti seçmeni. Bizle ilgili de bu kapılar çalınmamış. Ben uzun zamandır bu çalışmayı yapıyorum. Onlarla birbirimizi tanıyoruz. İkna etmek mümkün. Erkeklerin kahvede, cami çıkışında insan ikna etmesi gerekirken kadınlar evde olmak zorunda. Eskiden cemaatler tarikatlar kapıları çalıyormuş. Artık AK Parti de çalmıyor. Şimdi biz çalıyoruz. Dün çok rahatlıkla aldıkları yardımlarda artık torpil geçmeye başlamış. O kadar çok para yeniş ki itibardan tasarruf olmayıp, para azalmış.

"Bizim sesimiz duyulmamış"

Türkiye çok uzun zamandır kutuplaşma üzerinden yürüyünce biz maalesef bu seçimde de doğru dürüst konuşmaya çalışsak da beceremedik, ulaşamadık. Mesela biz ekonomiye dair pek çok konu konuştuk, konuşmaya çalıştık. Sayın Erdoğan, devamlı 'teröristler PKK'lılar, şunlar bunlar' diye bağırdı. Günün sonunda zaman zaman cevap verilmek durumunda kalındı. Yani mecburen ve mecburiyetten aşırı iftira olunca ve sonuçta sizin o seçmenin ihtiyaçlarına dair önerdiğiniz her bir konu yani tam yerine ulaşmadı.

Sayın Erdoğan 19-20 tane medyasıyla bir kakofoni oluşturmuş ve sonuç itibariyle bizim sesimiz duyulmamış. Bunu ben itiraf ediyorum. Şimdi duyurmaya çalışacağız. Yani gayret ediyoruz. Bu konuda eşit yarışamıyoruz ama bahane edemeyiz. Benim hayatta inandığım tek şeydir, talep eden yerine getirecektir. Talep eden ayağına gidecektir. Biz ne talep ediyoruz? Sayın Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olmasını sizlerin de oyunuzu."

Akşener ayrıca "Tayyip Erdoğan, yüz sayfa Türkçe, yüz sayfa tarih, yüz sayfa mantık, yüz sayfa felsefe okumayıp Türkçe'yi 300 kelimeyle konuştuğu için Kılıçdaroğlu’nun karşısına çıkamaz" dedi.