Geçen Ağustos ayında Ankara’nın en işlek caddelerinden biri olan Cinnah Caddesi’ndeki yeni yerine taşınan Ankara Antikacılık’ta açılan Şeref Bigalı sergisi, ağırlıklı küçük ebatlı çalışmalardan oluşuyor. Sanatçının desenleri ile çoğunlukla suluboyanın baskın olduğu eserlerini içeren sergi 17 Aralık’a kadar sürecek.
2005 yılında hayata vedan eden Şeref Bigalı, Cumhuriyet döneminin önemli ressamlarından biri. 1925 yılında doğup büyüdüğü İzmir-Bergama’da ilk ve ortaöğrenimini tamamlayan Bigalı, Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümünü bitirdikten sonra, Paris’te ressam Henri Götz Atölyesi ve Forochot Akademisi’nde çalışıp, öğrenim görmüş bir isim.
Afyon ve İzmir-Karşıyaka’da resim öğretmenliği yapan, İzmir Eğitim Enstitüsü Resim-İş Bölümü’nün kuruluşunda görev alan, uzun yıllar İzmir’de ressam Abidin Elderoğlu ile çalışan, çok sayıda eseri, müzelerde, yurt içi ve yurt dışı özel koleksiyonlarda yer alan Bigalı, Devlet Resim Büyük Ödülü ile Türkiye İş Bankası Büyük Resim Ödülünü de kazanmış.
Resimlerinde Anadolu insanını işleyen, halkın değerlerini paylaşmayı hedefleyen Bigalı, milli ve yöresel unsurlardan hareketle resim sanatının evrensel dilini yakalamaya çalışmış.

BİGALI’NIN KONULARI
Bergama’nın Göçbeyli bucağında doğduğu evin iki parçalı ahşap kapısı, meyve ağaçlı ve asmalı avlusu, evin önündeki taşlarla kaplı sokak, sokağın ucundaki çeşme ve gelip geçen hayvan sürüleri, horozlar, kuşlar, köy kahveleri, kır çiçekleri, şemsiyelerini açmış ıslak insanlar Bigalı’nın eserlerinde öne çıkan konular. Tekne insanlarını, balıkçıları, kahvehane tiplerini, sahildeki ve sokaklardaki sıradan insanları da resmetmekten hoşlanan Bigalı’nın resimlerinde Türkiye’nin hem kentli hem de kasabalı insanlarıyla karşılaşıyorsunuz.
“RESİM SANATI” KİTABI
Bigalı’nın sanat anlayışında genel hatlarıyla, figüre ve doğa gerçekliğine bağlı kaldığını, renk kavramına öncelik veren kompozisyonları öne çıkardığını söylemek mümkün. Resim sanatının felsefi ve teknik bütün yönlerini inceleyen ”Resim Sanatı” isimli kitabı da bulunan sanatçı, bu kitabını 1976 ve 1984 yıllarında kendi imkânlarıyla yayınlamış. Bigalı’nın bu önemli eseri daha sonra 1999 yılında Türkiye İş Bankası tarafından basılmış.

Bigalı’yı anlatmayı Ankara Antikacılık’ın sergiyle ilgili tanıtım yazısından bir bölümle bitirelim:
“Batı resmine olan ileri derecedeki aşinalığı, Şeref Bigalı’yı Anadolu’nun yerli kimliğinden ve değerlerinden koparamamıştır. Resmin evrensel dilini ve plastik değerleri eserlerine ustalıkla yansıtan ressam, yağlıboyada olduğu kadar, suluboya ve desende de piktüral (fırçanın geniş hareketleri) yaratıcılığın ve özgün estetiğin zirvesine ulaşmıştır. Dönemin moda akımlarına itibar etmeyen ve yaşadığı topraklardaki yerel değerleri anlatımcı bir üslupla yapıtlarına yansıtan Bigalı, konu olarak ise kahvehaneleri, kalabalık kent sokaklarını, parkları, şemsiyeleriyle yağmur altında koşturan insanları, Anadolu’nun çeşitli yörelerinden köy peyzajlarını ve köylüleri tercih etmiştir. Ressamın ‘Kuşlar Serisi’ gibi soyut anlayışa yaklaştığı yapıtları da mevcuttur.”