Haldun Solmaztürk

Haldun Solmaztürk

Anlaşıldı Vehbi’nin kerrâkesi: Kıbrıs’a TOKİ çıkarması…!

‘Cumhur İttifakı’ dün Kıbrıs’taydı. KKTC’nin 37. kuruluş yıl dönümü törenlerine katıldılar, hastane açtılar, Maraş’ta piknik (!) yaptılar.
Arkadaşların bir süredir Kıbrıs’a, özellikle de 1974’ten beri kapalı olan Maraş’a artan ilgileri dikkat çekiyordu. 11 Ekim’deki KKTC cumhurbaşkanlığı seçimlerinden üç gün önce Başbakan Ersin Tatar’la birlikte Maraş’ı ziyarete (!) açtılar. Ne KKTC Meclisi’nin, ne Cumhurbaşkanı’nın ne de Dışişleri Bakanı’nın haberi vardı. Herkese sürpriz oldu.
Tatar, tartışmalı seçimi kazandıktan hemen sonra “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve yardımcısı Fuat Oktay’a” teşekkür etmişti. Gerçekten her ikisi de Tatar için çok çalıştılar. Tatar sonra koşup yine Ankara’ya geldi, bu sefer piyangodan Cumhur İttifakı’nın Maraş ‘pikniği’ çıktı.
Tatar’a seçimi ikinci turda kazandıran küçük oy farkı İskele ve Gazimağusa’da oluşmuştu. Maraş da burada, adanın en bakir ve kentsel dönüşüme (!) en elverişli bölgesi.! Tam TOKİ’lik…
Daha önce, Tatar’a oy vermeyenlerin Türklük veya Türkiye’yle bir sorunları olmadığını, AMA iyi, adil, şeffaf bir yönetim istediklerini—Türkiye gibi olmak istemediklerini—yazanlar olmuştu.
KKTC demokrasisi son seçimlerde ciddi zarar gördü, siyasi iklim çok gerildi ve toplumsal kutuplaşma derinleşti. Muhalefette “Halkın karar alma süreçlerine antidemokratik ve siyasi etik dışı bir şekilde müdahale edilmesinin” Kıbrıs Türk Halkının iradesine zarar verdiği kanısı hakim.
Tatar’a, kral, padişah veya sultan değil, sadece (!) bir cumhurbaşkanı olduğu, anayasadaki görev ve yetkileri hatırlatılıyor. Yani yavru vatan, neredeyse ‘yavru Türkiye’ oldu…
İnanması zor ama bütün bu gidiş-gelişler olurken KKTC’de bir hükümet yok…
Daha birinci tur öncesi ‘Maraş’ konusunda kendisine bilgi bile verilmeyen Halkın Partisi koalisyondan çekilmişti. Başbakan Tatar Meclis’te çoğunluğu kaybetmiş olmasına rağmen istifasını vermedi. Cumhurbaşkanı görevini teslim almadan önce Başbakanlıktan ayrılması ve ‘vekalet’ bırakması, Ulusal Birlik Partisi genel başkanlığından da ayrılması gerekirdi.
Bunların hiçbirini yapmadı.! Başbakanlık resmi sitesinde hâlâ ‘Başbakan Tatar’; UBP’nin sitesinde de hâlâ genel başkan… “Üzüm üzüme baka baka..” derler ya.!
“Ben anayasaya uymuyorum, anayasayı bana uydurun” mu demek istiyor acaba.?
Mecliste çoğunluk Tatar’ın UBP’sinde, ama onlar da henüz yeni genel başkanlarını seçemediler. Tatar da ‘hükümeti kurma’ görevini vermek için UBP kurultayının sonucunu bekliyor.
Tam, Kıbrıslı Türklerin ‘KKTC’yi bizim hükümet değil Türkiye Büyükelçisi yönetir” dediği durum.! Ama tınan yok.
KKTC bu hükümet krizinin ortasındayken, Türkiye’de ekonomi, işsizlik ve enflasyon bir yana, virüsten onbinlerce insan kırılıyor. Neredeyse hastalığın girmediği hane kalmadı.
Lefkoşa’daki törenlerde binlerce insan üst üste; pandemi olmasa nasıl olacaksa öyle törenler… Üstelik Maraş’ta yağmur, rüzgâr, havada nem var. Bulaş için ideal ortam.!
Hem kendini, hem artık yaşını başını almış küçük ortağını, hem de binlerce insanı böyle bir ortamda bu kadar açık ve ağır sağlık risklerine maruz bırakmak niçin?
Bu törenleri ne dayatıyor?
Müjdeyi (!), Maraş’ta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum veriyor. Maraş’ın çevre düzenlemesi ve alt yapı çalışmalarını Konya Büyükşehir Belediyesi (a.b.) ve TOKİ birlikte yapacak, orayı “İhya ve inşa” edeceklermiş. TOKİ Başkanı ve Konya Belediye Başkanı da yanındalar. ‘Başbakanı’ olmayan hükümetin bakanı da…
Bunları Kıbrıslı Türkler de televizyon haberlerinden öğreniyorlar—KKTC milletvekilleri de…
Kimsenin haberi yok; meslek örgütlerinin bile.!
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İnşaat Mühendisleri Odası; “Kendi kurumlarına saygı göstermeyen zihniyet, dünyaya kendi kendimize de saygı duymadığımızı gösteriyor” diyor.
Muhalefetin Maraş’ın açılmasına prensipte itirazı yok, ama “Bizim Konya Belediye Başkanı kadar orada neler olup bittiğini bilmeye hakkımız yok mu?” diyorlar.
“Ortada hükümet bile yokken, bizi saf dışı bırakıp bu kararları kim, nasıl aldı?” diye soruyorlar.
Yani tam bir AKP klasiği.!
Aynı sorumsuzluk, aynı ciddiyetsizlik ve artık aynı TOKİ düzeni…!
Korktukları başlarına geldi.!
Türkiye gibi oldular…
Hayırlı olsun.!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Haldun Solmaztürk Arşivi