Asıl sorun

Son Güncellenme Tarihi: Haziran 30, 2020 / 07:14

Ülkedeki sorunları dile getirmenin en kötü yanı konuştuklarınızın ardındaki temel nedenlerin hiç değişmiyor oluşu. Güncel olan hangi konuyu konuşursanız konuşun ardında yatan temel nedenler dönüp dolaşıp aynı yere geliyor: Hukukun üstün olmaması, özgürlük ve demokrasi yoksunluğu ile buna neden olan siyasi iktidarın yönetim anlayışı ve gelecek tasavvuru.
Temel sorunlara yönelik kökten çözümler üretemediğimiz sürece bu sorunların ortaya çıkardığı sonuçlar üzerinde tartışmaya devam edeceğiz. Bu tartışmalar sonucunda bazen başardık hissine yol açan sonuçlar alsak da asıl sorunu çözemedikçe sorunun yarattığı sonuçlarla yine ve yeniden karşılaşacağız.
Bir süredir gündemde olan baroların yapısına ilişkin yasa değişikliği tartışmaları da aynı yönde gelişiyor. Baroların ve meslek örgütlerinin yapısını değiştirmek isteyen siyasi iktidarın temel hedefi; otoriter ve totaliter yönetim anlayışına karşı çıkacak etkin ve örgütlü güce sahip meslek örgütlerini bertaraf etmektir. Bu amaca ulaştığında, hukuk sistemini hedefine uygun şekilde kullanmasına yönelik örgütlü itirazların azalacağını hesaplayan iktidarın bu çalışması yeni değil. Daha önce de benzer çalışmalar yapıldı, değişiklik teklifleri gündeme geldi.
Her şeyden önce yasa teklifini TBB Başkanının kişisel iktidarını sürdürmesi için oluşturulmuş bir teklif olarak görmek hatalıdır. Elbette yapılacak değişikliğin böylesi kişisel kazanımları hesaplanmaktadır ancak asıl kazanım siyasi iktidarın hedeflediği rejimle arasındaki bir engeli daha kaldırmış olması olacaktır.
Baroların ve meslek örgütlerinin yapısının değiştirilmesine ilişkin çalışmanın asıl sahibi ve kullanıcısı siyasi iktidardır. Siyasi iktidarın daha önceki benzer çalışmayı o dönem birlikte hareket ettiği cemaat yapılanmasına mensup bürokrasi eliyle yapmış olması bu çalışmayı bir “FETÖ Projesi” haline getirmez. Bu proje siyasi iktidara aittir ve bugüne kadar izlediği siyasi çizgiyle uyumlu, kendi amaçlarıyla tutarlı bir çalışmadır. Böyle olduğu içindir ki gündemdeki değişiklik teklifinin “FETÖ projesi” olduğunu söyleyip iktidarı “uyarmanın” ve bu durumu fark edip teklifi geri çekmesini dilemenin anlamı yoktur.
Siyasi iktidarın temel amacını bu şekilde ortaya koyup bu amacın yanlış olduğunu düşünenler bir araya gelip siyasi bir mücadele tarzı takınmalıdır. Aksi takdirde baro başkanlarının gösterdiği umut verici direnç sonuç alıcı olmayacaktır.
Barolar ve meslek örgütlerine yönelik değişiklik çalışması bize asıl sorunu bir kez daha hatırlatmalıdır. Asıl sorun siyasi iktidarın var etmeye çalıştığı otoriter rejimdir. Bu sorunla mücadele etmek için parlamento içi muhalefet ile toplumsal muhalefeti oluşturan tüm unsurların bir araya gelmesi ve “siyaset yapması” gereklidir. Yapılan yürüyüşe siyasi partilerin destek vermesine ilişkin talepleri “olayı siyasileştirmeyelim, partiler gelmesin” şeklindeki yaklaşımlar asıl hedefe yönelik sonuçlar almaktan uzak olacaktır.
Asıl sorunun kendisiyle değil yarattığı sonuçlarla mücadele eden, dağınık, örgütsüz ve güncel olayların içinde sürüklenen her çaba küçük zaferler ve büyük yenilgiler almaya mahkûm olacaktır.

Murat Aydın

1971 yılında Ergani’de doğdu. 1987 yılında Manisa Lisesinden, 1991 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Kamu Hukuku alınında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Halen doktora eğitimine devam ediyor.

1992-1995 yılları arasında İzmir’de Avukatlık ve Hakimlik stajını yaptı.

1995 yılında Hakimliğe başladı. Ceyhan (Adana), Gerger (Adıyaman), Altıntaş (Kütahya), Adana, Karşıyaka ve Trabzon adliyelerinde hakimlik yaptı.

Kasım 2018’de hakimlik görevinden ayrılarak Karşıyaka’ya döndü.

Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) İzmir Temsilciliği ve Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundu.

Yargı bağımsızlığı, ifade özgürlüğü alanlarında çalışmalar yaptı.

Suç işleyen ve suç mağduru olan çocuklar, çocuklara yönelik cinsel istismarın önlenmesi, kadına karşı şiddetle mücadele ve kadın hakları ile engelli hakları alanlarında çalışmalar yaptı. Bu konularda; yasa ve yönetmelik çalışmalarına katıldı, eğitimler verdi, ulusal ve uluslararası düzeyde kongre ve panellerde konuşmacı olarak bulundu.

Hukuk alanında yayınlanmış kitapları ve makaleleri bulunmaktadır.

Halen İzmir’de serbest avukatlık yapmaktadır. Aynı zamanda Karşıyaka Belediye Meclis Üyeliği ile İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği görevlerini sürdürmektedir.

Evli ve iki çocuk babasıdır.

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top