AVCI TOPLAYICI İNSANIN TALİBAN İMTİHANI

Eğer bugün Taliban’ın, IŞİD’in, ırkçıların, dinbazların, vasatçıların, Taliban sevici tiplerin, siyasal İslamcıların ve insanları aşağılayan Avrupalı sağcı liderlerin, Avcı Toplayıcı insandan daha zeki olduğunu zannediyorsanız çok yanılıyorsunuz demektir.

Afganistan’da Taliban ülkeyi ele geçirdi.  Ayağında terlik, kafasında sarık ve elinde Rus ve ABD yapımı silahlarla başkent Kabil’e girdi. Milyonlarca insan korkuyla havalimanına ya da sınırlara koştu. Tarihin en utanç verici görüntüleri yaşandı. Kimileri kalkan uçaklara tutundu, kimileri ailesini bile bırakıp Pakistan, İran ya da Türkiye’ye kaçtı, kimileri de dikenli tellerden bebeklerini askerlere doğru vermeye çalıştı. Modern dünyanın bir kısmı olayları kınadı, bir kısmı sessiz kaldı, bir kısmı çıkarları gereği hemen Taliban’la anlaştı, bir kısmı ise sınırlarına duvar örmeye başladı.

Taliban gelir gelmez 13 kişiyi idam etti. Reuters'ın Pulitzer ödüllü fotoğrafçısı Danish Siddiqui’yi öldürüp, araçla üzerinden geçtiler. Hindistanlı fotoğrafçının bedeni parçalara ayrıldı. Sokaklarda sakalı olmayan erkekleri dipçiklerle öldüresiye dövdüler ve kadınların burkasız dışarı çıkmalarını yasakladılar. Burka giyenler de sadece belirli şartlar ve sınırlar dahilinde yürüyebilirlerdi. Taliban sözcüsü “Güçlerimiz kadınlarla iletişime geçmeyi bilmiyor o yüzden bir süre kadınlar evden çıkmasın” dedi ve ekledi: “Elbette kadınların da hakları olacak ama Şeriata göre olacak!”

CENNET VAADİYLE CEHENNEM

Yani “kadın hakları falan yok kardeşim, insan olmayanın ne hakkı olacak!” demiş oldu. Birkaç gün sonra başka bir terör örgütü IŞİD, Kabil’de canlı bomba eylemleri gerçekleştirdi. Çoğu çocuk ve kadın 160’tan fazla insan hayatını kaybetti. Ertesi gün de Kabil’in etrafında patlamalar ve çatışma sesleri duyulmaya başlandı. Cennet umuduyla katliam yapan köktendinci terör örgütleri Taliban’la IŞİD ve “demokrasi getirerek dünyayı cennete çevireceğim” diyen ABD ve Batı eliyle Kabil’de hayat tamamen cehenneme dönüşmüş oldu.

Taliban, eski kurallarını önce uygulamayacağını söylese de fiiliyatta öyle olmadı. Zaten aksini beklemek de aptallık olurdu. İlk olarak da ülkenin adını tıpkı yönetimde oldukları 1996-2001 yıllarındaki gibi Afganistan İslam Emirliği yaptılar.

Taliban’ın yasalarından bazıları şöyle;

Bütün herkes 5 vakit namaz kılacak. Namaz vakti başka iş yapan kırbaçlanacak.

Sakal en az bir yumruk boyu kadar uzatılacak. Sakal çıkmıyorsa takma sakal takılacak. (Allah’ı kandırmayı da ihmal etmiyorlar!)

Kız çocukları da kapanacak. İskambil ve satranç oynamak yasak.

Bilimsel her şey yasak.

Dans etmek ve şarkı söylemek yasak. Resim ya da heykel yapmak tahmin edeceğiniz üzere yasak. (Bu adamlar yaşayan en önemli kültürel miraslardan Bamyan Buda heykellerini dinamitle havaya uçurmuş tipler. Ne heykel yapması?!)

Bir şey çalarsanız el önce bilekten kesilir, bir daha çalarsanız omuzdan. Makyaj yasak, kadının konuşması yasak, kadının istemesi yasak, velhasıl kadının yaşaması yasak kısacası. (Taliban’ı destekleyen Cumhuriyet Kadınları Derneği üyelerinin kulakları çınlasın)

Daha bir sürü böyle acayip, akla, mantığa, vicdana sığmayan yasaklar var ama ben buraya yazıp içinizi şişirmek istemedim.

AVCI TOPLAYICIYLA TALİBAN’IN OYU BİR Mİ?!

Tüm bunlar olurken bizim iyi niyetli vatandaşlar sosyal medya hesaplarından birtakım görseller paylaşarak Taliban’ı eleştirmek ve karşı çıkmak için onları ‘ilk çağla’ ya da avcı toplayıcı insanlara benzetti. Oysa bu benzetme inanılmaz hatalıydı. Neden mi?

Avcı toplayıcı insan döneminde (Günümüzden 10000 yıl öncesine kadar) kadınla erkek eşitti! Evet evet, elde mızrak, sırtta post görselleri ile Taliban’ı yermek için kullandığımız görsellerdeki insanlar. Hatta öyle ki belirli bölgelerde toplayıcılık çok daha yaşamsal olduğundan kadınların erkeklerden çok daha itibarlı olduğu gruplar da mevcuttu. Kolektif bir yaşama ve eşitlikçi koşullara sahiptiler.

Avcı toplayıcılar haftanın 2 ya da 3 günü avlar ve toplarlar. Yani geri kalan zamanlarında sosyalleşir, bazı gruplar hariç bakıma muhtaç yaşlılar ve çocuklarla ilgilenirlerdi.

Geceleri gökyüzüne bakarlardı. Şarkı söyler, hayal kurar, hikaye anlatırlar ve eğlenirlerdi. Kadınlı kızlı oturarak oyunlar oynarlardı. Kadınlar genelde iklim koşullarına göre rahat giyinirlerdi. Erkeklerden çaktırmadan dikizleyen olsa da kolay kolay kadını rahatsız etmezlerdi.

Resim çizerlerdi. Arkeologlar, Endonezya’da 45 bin yıl önce yani Paleolitik dönemde çizilen resimler buldu. 2021 yılında resim yasaklayan Taliban’la; bundan 45 bin yıl önce resim çizen sanatçı avcı toplayıcının oyu bir mi şimdi!

Kendilerini asla doğanın sahibi görmezlerdi. Diğer tüm canlıların olduğu gibi kendilerini de doğanın bir parçası olarak görürlerdi.

Özel mülkiyet yoktu! Yani “bu ağaç, bu arazi, bu ırmak, bu göl benim” diyen kimse yoktu. Tüm doğa ve nimetleri herkes içindi. Bu nedenle sınıf, savaş, sömürü ve tabakalaşma yoktu. Elbette çatışma, kavga ve cinayet yaşanabiliyordu ancak bunlar çok mikro ölçeklerde oluyordu.

Bilim de vardı. Bizlerin hayal ettiği gibi olmasa da bilim de koşullara göre yapılıyordu. Bitkilerden ilaçlar elde ediliyor ve hava durumu tahminleri yapılıyordu.

Eril, ırkçı ve ötekileştirici bir dil yoktu. (Çünkü bu kavramları üreten ekonomik sisteme geçilmesine daha binlerce yıl vardı) “Karı gibi ağlama, Ermeni dölü, pis Yunan, utanmaz münafık’) diyen yoktu.

Kredi çekip 30 yıl bir eve çalışan yoktu, banka kredi borcu nedeniyle arabası icra edilen yoktu, namus diye kadın öldüren yoktu, ırkçı cinayetler, otelde aydın yakan gericiler, sizi ömür boyu sömüren holdingler, beceriksiz politikacılar yoktu. Hatta kalamar, midye, karides falan haram değildi!

GERİCİLİK GEÇMİŞTEN DEĞİL BUGÜNDEN GELDİ

Avcı Toplayıcı insan asla aptal değildi. Doğada ayakta kalma yollarını, coğrafyayı ve iklimi biliyordu. Aile ve klan kuruyor, bir guruba dahil oluyor ve çok zorlu süreç ve koşulların üstesinden gelebiliyordu. Eğer bugün Taliban’ın, IŞİD’in, Irkçıların, dinbazların, vasatçıların, Taliban sevici tiplerin, siyasal İslamcıların ve insanları aşağılayan Avrupalı sağcı liderlerin, Avcı Toplayıcı insandan daha zeki olduğunu zannediyorsanız çok yanılıyorsunuz demektir. Elbette büyük zorluklar vardı. Ömür kısalığı, ciddi enfeksiyonlarda kurtuluş şansının az olması, bazen gruptan atılma ve tek kalma. Burada salt bir Anarko Primitivizm (Anarko-ilkelcilik) üzerinden modernite eleştirisi amacım yok. Medeniyetin getirdiklerini; yani insan ömrünün uzamasını, kültürün değişimini, insanın dönüşümünü, aya gidişimizi, kozmosu keşfetmeye başlamamızı, evrensel müziği, sanatı ve edebiyatı kim inkar edebilir? Sadece Taliban ve gerici terör örgütlerini eleştirirken yanlış bir biçimde onları avcı toplayıcı insana benzeterek; atalarımıza haksızlık ediyoruz.

Taliban ve benzeri köktendinci örgütler, Avrupalı sağcılar, kravatlı barbarlar ve ırkçılar, ötekileştirici dinbazlar, yandaş medya ve kar uğruna doğayı yok ederek iklim krizini yaratanlar geçmişten gelmedi. Tarım ve endüstri devriminin diğer yüzü onlar.

PEKİ HANGİ İNSAN DAHA MUTLU?

Birilerini aşağılamak ve şeytanlaştırmak için bir avcı toplayıcının görüntüsüyle paylaşım yapıyoruz. Peki yok edilmiş bir avcı toplayıcının, ormanı yanan tilkinin, suyu kirlenen balığın, havası bozulan kartalın, keyif uğruna avlanan ceylanın, kürkü uğruna katledilen aslanın bir Facebook veya Twitter hesabı olsaydı sizce kimleri şeytan olarak betimleyerek paylaşım yapardı?

Avcı toplayıcı döneme gelirsek; o dönemde herkes insandı. Sadece Homo Sapiens’ti. Kimsenin dini, ırkı ya da bireysel ya da gruba ait olanın dışında inancı yoktu.  En ÖZ’el yanı da bugünün insanından çok daha mutlu oldukları çok bariz değil mi?...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Seyit Tosun Arşivi