Baklava yapıyorlar ama yiyemiyorlar

​Fıstık, şeker ve yağ fiyatlarının artması, Gaziantep halkıyla baklavanın arasını açtı. Baklavanın “merkezi” konumundaki Gaziantep’te yaşayanlar baklava yiyemez hale geldi.

Fıstık Komisyoncusu Tahir Güngören, çiftçilerin üretim maliyetlerine gelen zamların, fıstık fiyatlarına da yansıdığını anlattı. Güngören, 9. Köy’ün sorularını yanıtlarken, fıstıkta taban fiyatın olmamasının üretime olumsuz yansımaları olduğunu da söyleyerek, şöyle konuştu:
“Mazot fiyatları 4-5 kat arttı. Geçen yıl gübrenin tonu 150 TL iken bu yıl 750’den başlıyor. Çiftçi de tüm bu koşulları göz önünde bulundurarak ürününü satmak istiyor. Bizim sattığımız fıstık işlenmemiş fıstık. İşlenip tüketiciye hazır hale gelebilmesi için mutlaka fiyat farkı oluşuyor. Fiyatlarda arz-talep bir de o yılki rekolte belirleyici oluyor.”

İKLİM KOŞULLARI DA ETKİLİ
Bölgede yaşanan olumsuz iklim koşullarının da fıstık üretimini etkilediğini kaydeden Tahir Güngören, “Bu yılın fıstık yılı olması gerekirken olumsuz hava koşulları hasat verimini etkiledi” dedi.

Baklavadaki fiyat artışının sadece fıstık fiyatlarına bağlanmasından da rahatsızlığını dile getiren Güngören ‘’Şeker, un, yağ fiyatları konusunda neden bir şey demiyorlar? Maliyet sadece fıstık fiyatlarında mı arttı? Fıstıkta zam oranı yüzde 100’ken, diğer ürünlerde artış daha yüksek oranda. Serbest piyasa ekonomisinde herkes ürününün değerlenmesini ister. Üretici de artık maliyetine, emeğine göre fıstıktan gelir elde etmek istiyor.” diye konuştu.

HALKIN GÜCÜ YETMİYOR
Baklava üreticilerine göre de baklavada fiyat artışının nedenini sadece fıstık fiyatlarındaki artışa yüklemek yanlış. Baklava ustası İrfan Erdem, durumu ‘’Fıstıkçılara yükleniyorlar ama son 3 senede en az zam gelen ürün fıstık. Ama bizim baklavacılar hep fıstıkçıları suçluyorlar. Fıstık çok pahalı değil. Yağ fiyatı çıkmış beş katına, fıstık çıkmış üç katına” diye anlattı.

Gaziantep halkının baklavayı iyi bildiğini söyleyen Erdem, “Bizim Antep’te kalitesiz mal yenmez. Ucuz baklavalar da var, ama hileli malı burada kimse alıp evine götürmez. Antep’te baklavanın en ufak bir hilesi olmaması lazım. Yani fiyat bundan yüksek” diye konuştu.

“Aslında baklava pahalı mı?” diye soran Erdem, yanıtı da veriyor:
“Normalde bu fiyata baklava pahalı değil. Halkın gücü yetmiyor. Baklavanın kilosu olmuş 300 lira, kimse alamaz bu fiyata. Kim alıyor? Gelen yabancılar alıyor, hediye gönderiyorlar. İnan bizim Antep’in yerlisi evine götüremiyor. Ama hediye gönderiyor. Niye gönderiyor? Mecbur adam, çünkü ticaret yapıyor. Dışarıdaki zannediyor ki Antep’te baklava bedava. Bana 3 kilo, 4 kilo gönder diyorlar. Antep’in yerlisi bile yiyemiyor nasıl göndersin?”

ANTEPLİ KADAYIF YİYOR
Erdem’e göre baklava fiyatlarındaki artış nedeniyle Antep’in yerlisi artık baklava yerine kadayıf yemeye başlamış. “Antep’in yerlisi ne yiyor? Sade yağ alıyor kadayıf yapıyor, kadayıf yiyor. Evine götürme şansı yok, baklavaya 300 lira verip götürmez” dedi.

Baklava üreticilerinin de satışlarının düştüğünü kaydeden Erdem, bu durumdan kimsenin memnun olmadığını da şöyle anlattı; “Bu işten memnun değiller. Adam mesela günde 1 ton baklava satıyordu şimdi 300-400 kilo satıyor. İş yarıya düşmüş. Elemanları çıkarmışlar. Asgari ücret arttı. Şimdi yine zam gelecek diyorlar. Esnaf ne yapacak, bunun maliyetini nasıl karşılayacak?’’

GAZİANTEPLİ ALAMIYOR
Baklava fiyatlarındaki artıştan baklavanın merkezi konumundaki Gaziantep’te yaşayanlar da şikayetçi. Fatma Akyıldız, “Baklava alırken düşünerek alıyoruz. Çok pahalı. 50-60 TL’ye satılan baklava da var ama onlardan da tat alamıyoruz. Yılda 2-3 kere misafir geldiğinde daha kaliteli lezzetli baklavalar yemeyi tercih ediyoruz” diye anlatıyor kaliteli baklava özlemini.

UCUZ BAKLAVAYA DİKKAT
9. Köy’ün sorularını yanıtlayan bir başka Gaziantepli Mehmet Erdal ise evlerine artık yılda bir iki kez baklava girdiğini anlattı. Erdal, “Orta gelir seviyesinin üstünde bir insanım ona rağmen belki yılda iki defa baklava evimize giriyordur. 50-60 TL’ye de baklava var. Onu yiyeceğime hiç yemem evde ekmek kızartır şekere batırır yerim, onu yemem. Çünkü fıstığı fıstık değil, yağı yağ değil” dedi.

Kinem Hazal Tanyeri - 9. Köy