Balık baştan kokar

Trabzonspor camiasının yaşadığı bu kaçıncı travma oldu? Bir değil, iki değil, üç değil. Hiç birinden ders alınmamış. Atlar bile düştüğü yerden bir daha geçmezken biz hep aynı yanlışları yaptık, durduk.
Başkan Ahmet Ağaoğlu, “Ben öyle bildiğiniz, alışık olduğunuz klasik başkanlardan değilim” diyor. Evet, değil. Koltuğu doldurmak başka bir şey. Ayakkabının ayağınıza girmesi gibidir. Ayak rahat ederse tüm beden rahat eder!
Ağaoğlu neler yapmadı ki; bildiğimiz o klasik başkanların yaptıklarının dışında! Yazılanları okuyunca “keşke klasik, sıradan başkanlardan olsaydınız” diyeceksiniz kendi kendinize, eminiz…
Sıralayalım:
Eşofman giyip sahaya indi. İkiye bir yapıp adam eksiltti! Golü atan oyuncu ile çak yaptı. Allah için prim listesine adını yazdırmadı! Oyuncularla saha içinde sevinç fotoğraflarına eşlik etti..
Teknik adamın çalışma alanındaki ciddiyetini ortadan kaldırmak için elinden geleni yaptı. Bayram geldi futbolcusunun elini öptü. Harçlık alamayınca oyuncuya ayakkabısını imzalatıp açık artırmayla satmaya karar verdi.
Kafile otobüsünün ön koltuğuna oturup halkı selamladı. “Unutulurum” kaygısıyla olacak üç günde bir basın toplantısı yapıp ekran ekran dolaştı.
İyi giden takıma ayar çekip teknik adamı yolcu ederken göreve getirdiği Hüseyin Çimşir’i bir türlü hoca yerine koyamadı. İşler az düzelip hedefe kilitlenildiğinde sahaya inip adam kovaladı! Beş saat sonra Trabzon hava limanında kameralar önünde şov yaparak alkolünü ölçtürdü. “Zero kola!” ayarında çıkınca malum olaylar sırasında çevresindeki alkollüler yok sayılıp üç gün üç gece bayram edildi. Ekran ekran gezdi ; “Ağzıma alkol koymam” dedi.
Sezon başı “kulübe su alacak para yok!” dedi, ardından kar açıklandı. Yapılandırılan borcun yapılanma faizinin normal faizin 5 puan üzerinde olduğunu bilen kaç kişi var? UEFA, mali fair play için gösterilen belgeleri inandırıcı bulmamış ki kulübe bir yıl men cezası verdi. CAS dosyaya baktı. Masa başında oturan hakimlerin duruşundan rahatsız olan Başkan Ağaoğlu, “2. Ramses’in mumyası kılıklı adamlar” diyerek tepkisini koydu. “Ne güzel konuştu” diye alkışlandı! CAS kararını verdi. Trabzonspor Avrupa kupalarından bir yıl men cezası aldı. Sezonun ödülü olan kupası ile sevinemedi bile. Kayıp ne kadar büyük? Bu işin asıl gerekçesini kulüp neden açıklamaz? Divan’da bile konu buraya gelince sansür uygulandı, yayın kesildi. Nerede kaldı şeffaflık?
Maddi ve manevi kayıp bir sezon gelirinin en önemli kalemi yok oldu. Geriye maç sonu yapılan o kol hareketi kaldı. 7 yaş altının buzlanarak izlediği o görüntüler. Trabzonspor Başkanı kesin şekerine baktırmalı. Bu sağlıklı bir insan davranışı değil..Eski başkan Muharrem Usta’dan özür dileyerek geriye dönük sponsor anlaşması kağıdı alındı. “2. Ramses mumyası kılıklı adamlar” nezdinde bu evraklar işe yaramadı. Eski başkan Muharrem Usta yönetimi ağır bir dille suçladı. Yalancı mı demedi, samimiyetsiz mi demedi. Yazısının içinde ne ararsan var. Usta’nın kendi parasını CAS kararı ile tescillediği kesin.
Ya transferlere ne demeli? Şov yapılıp alınan, isimlerinin önüne yıldız kelimesi konan oyuncular sezonu bitiremeden şehire veda ettiler. Kalanı da lig bitti, forma bekliyor! İlk yönetimin aldığı ve alt yapıdan yetişen, 10 yıl önce tohumları atılan genç yıldızları satıp paraya çevirmeye başladı. “Borcu azalttık” dedi. Zannedersin ki aldığı oyuncular bire beş yaptı. Kiralık Sörloth’un ismi ile bir yıl idare edildi. “Bonservis bedeli ödemeyeceğiz” dedi. Verilen imza paraları ile yeni bir takım kurulurdu.
Kulübün marka değerlerinden olan 1461 takımını kim öldürdü? Ocağına kim incir ağacı dikti? Süper Lig’e çıkacak olan takımı sattırmayanlar, “amatöre nasıl düşürdünüz?” diye hesap bile soramadı. Olsun o güzelim tesis şimdi yöneticilerin kaldığı otel oldu! Hiç olmazsa bir işe yarıyor!
Takımın değerleri bir bir uzaklaştırıldı. Siyasete malzeme oldular. Kulübe gönül vermiş insanlar ya dışlandı, ya da itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Dostlarıyla yemek yiyenler hain oldu! Siyasete öyle koşulsuz teslim oldular ki, birlikte yöneticilik yaptıkları TS Divan Kurulu üyesi İstanbul Büyükşehirler Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na “hayırlı olsuna” bile gidemediler. Bırakın gitmeyi resmî siteye fotoğrafını dahi koyamadılar. Resmî hesaplarında övgü ile bahsedip, savcılığa gittiği için apar topar haberini, fotoğrafını kaldırdıkları yönetici oldu. Bir hafta önce takımın Fenerbahçe deplasmanı masraflarını karşıladığı için teşekkür ettikleri eski yönetici Nevzat Kaya’nın paylaştıkları TS formalı fotoğrafını instagram’dan sildiler. Vefa bir semt adı olmuş. Kaya şimdi işinin başında, ya bizim vefasızlar?
Bu takımın motivasyonunu kim bozdu? Bu takımın ayarları ile kim oynadı? Trabzonspor oyunun bir parçası oldu. Hüseyin Çimşir’e faturayı kes, başarısızlığın bedelini ödet. Hatalardan ders alınır. Aynı hataları yaparak doğruya ulaşamazsınız. Kulüp içindeki disiplinsizlik ortada. Trollerin merkez üssü olmuş. Ayaklar baş olmuş. Tesislerde yatıp kalkma ile kulüp kontrol edilebilseydi, güvenlikçiler işi kotarırdı!
Lig bitti. Düşme kalktı. Lig önümüzdeki sezon 21 takımla oynanacak. Düşmenin olmadığı ligin şampiyonu var! İşin tuhaf yönü ise bu kararların hepsinin altında Trabzonspor yönetiminin imzasının olması..
Özetle; balık baştan koktu, kimse kimseyi kandırmasın…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Cevat Kol Arşivi