Kerem Kırçuval

Kerem Kırçuval

BAY KEMAL NEDEN SEÇİLSİN?

Türkiye’de cumhurbaşkanlığı Büyük Atatürk’ün seçilmesi de dahil hep sancılı hep sıkıntılı olmuştur.

Bugüne değin 12 Cumhurbaşkanı seçilmesine, yetkilerinin tartışılmasına rağmen siyasetteki konum ve etkinliği konusunda tam uzlaşma sağlanamamış, cumhurbaşkanının belirlenmesinde hasbi teamül ortaya çıkmamıştır.

21 senede bünyesinden 2 cumhurbaşkanı çıkarmayı başaran AK Parti, siyasetin hemen her alanını kaplamış, iktidardaki muhalefet partisi görünümüyle başarısızlıklarını uzunca süre hatta başkanlık rejimine geçişe kadar gizlemeyi sağlamıştır.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçiş referandumu ortaya koymuştur ki, sınırsız yetkilerle çağ üstüne çağ atlaması beklenen Türkiye çağının bile gerisinde bırakılmıştır.

Başarısızlıkların gizlenemez, mağduriyetlerin inandırıcı olmadığı ve sorumlunun tek ve aynı adreste yaşadığı görülmüştür.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Sayın Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tabloyu en iyi anlayan, gören lider olarak değişime önce kendisinden ardından da partisinden başlamıştır.

Üstelik bu değişim makyaj yaparak, algı yöneterek, samimiyetten uzak değildir. Kendisine yönelik zaman zaman küçümseyici kimi zaman öfkeli bazen de her tarafından abartılı tepkilere karşı yılmamış, yılgınlığa düşmemiştir.

Kemal Bey’in bu tutumu yıllarca yüzde 20 ile 30 bandı arasında gidip gelen, iktidara hasret aslan sosyal demokratların moralini düzeltmiş ve umutlandırmıştır.

Burada da altını çizmemiz gereken hele de uzun Baykallar döneminde kulüpleşen, bir grup arkadaş partisine dönen CHP’nin yine yeniden ayarlarına dönmesidir.

Ellerinden oyuncakları alınanlar değil sadece rakipleri de şaşırmış, başka AK Parti ve MHP yinelenmekten pörsümüş, bıkkınlık yaratmış söylem ve eylemleri ile baş başa kalmıştır.

Bunun adı yapıcı ve kucaklayıcı olmak kadar samimiyettir.

Kendisinin, ailesinin, dostlarının her hali didik didik edilmiş, bel altı onlarca numaraya girişilmiş ancak Bay Kemal yolundan da hizasından da döndürülememiştir.

Öfke kontrolü zaten sıkıntılı iki önemli rakibi daha da kızgınlaşmış ve hatalarına yeni hatalar eklemiştir.

Bunun adı ise sakinliktir. Sakin güç benzetmesi boşuna değildir. Bay Kemal sabır taşıdır.

“Siyasetten anlamaz” diyerek küçümsedikleri Sayın Kılıçdaroğlu, millet ittifakını bir araya getirerek siyasal bilgiler fakültelerinde ders diye okutulacak bir kürsü armağan etmiştir.

İlkelerin önemini, hedefin büyüklüğünü, birlikteliğin kıymetini herkese göstermiş hatta belletmiştir.

Buna “vizyon” denir. “SSK’nın başındaki zat” diye hitap edilen Bay Kemal, “Reis” diye hitap edilen ve siyaseti en iyi bildiği öne sürülen Recep Tayyip Erdoğan’dan hele de imkanlar ve alanlar karşılaştırıldığında çok daha önemli bir aktör olduğunu 6 Mart 2023 akşamı göstermiştir.

Yaşanan krizlere, yol kazalarına, yoldan çıkanlara, sapanlara aldırış etmeden büyük yürüyüşü sürdüren Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin 13. Cumhurbaşkanı olmak için gün saymaya başlamıştır. Kuşkum yok olacaktır da.

Kemal Bey’in cumhurbaşkanlığının anlamı sanılanın, tartışılanın aksine çok daha ileri ve önemlidir.

Türkiye’nin kurucu partisi olmasına karşın daha Atatürk hayattayken bile başlayan haklı-haksız eleştirilerle yıllardır örselenen CHP, elbette yıkılmamıştır ama hakkı teslim edilmelidir ki Kemal Kılıçdaroğlu’yla ayağa kalkmıştır.

Bay Kemal, bırakın iktidar olmayı koalisyonda yer almayı bile hayal edemeyenlere, üstelik partisine ve kendisine kökten karşı olanların desteği ile cumhurbaşkanı olacağını ispatlamıştır.

Kolay olmamıştır bu.

Kendisine çeşitli sıfatlar, sahiplikler, güçler vehmedenlerin Kemal Bey’i hedefinden saptıracak hem açıktan hem gizli girişimleri inanın iyi bilinmektedir.

Çetelerin, uyuşturucu baronlarının, yeraltı örgütlerinin yaptıkları da ortadadır.

Tüm bunlara cesur, kararlı ve dik duruşla karşı koyabilmek ancak tertemiz olmakla mümkündür. Ve bu Türk siyasetinde pek az rastlanır bir gerçekliktir.

Kutuplaşmaktan, ötekileştirilmekten, kavgadan bıkan bireylerin önündeki en güçlü seçenek Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçim zaferi, sadece siyasi rakiplerine değil tüm ahaliye verilecek güçlü mesaj olacaktır. Bu mesaj bereketli, birlikte huzurlu ve güçlü Türkiye’dir.

“Ben Kemal, geliyorum” diyen Kılıçdaroğlu, unutmayın verdiği sözleri tutma konusunda da kimseyi yanıltmamıştır.

Hayırlı olsun.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Kerem Kırçuval Arşivi