Yenmek zorunda olmanın, gol atmak, puan almak zorunda olmanın dayanılmaz ağırlığı Okan Buruk’u ofansif bir kadroya mecbur etti.
Başakşehir, Avrupa’da dün 33’üncü maçına çıktı. Öncesinde 8 galibiyet, 8 beraberlik, 16 mağlubiyet ile pek parlak bir karneye sahip değildi.
Rakip önceki iki maçında 7 gol atmış Manchester United, bu rakama 28 şut ile ulaşmış. Boz Baykuşlar ise 23 şut atmasına rağmen bu turnuvadaki iki maçta meşin yuvarlağı ağlarla buluşturamamıştı.
Gözler daha 23 yaşında 80 milyon Euro değer biçilen Marcus Rashford’taydı. Bu genç adam henüz 18 yaşında Milli Takım’a çağrıldı, 20 yaşına basmadan Avrupa kupalarında gol atmayı başardı, son Şampiyonlar Ligi’nde hat-trick yaptı Leipzig kalesine. Yanında ise kendisinden bir yaş büyük Anthony Martial sahaya çıktı. Bu arkadaşın piyasa değeri ise 64 milyon Euro.
23 ve 24 yaşındaki iki genç kramponun toplam piyasa değeri 144 milyon Euro. Başakşehir Kulübünün toplam piyasa değeri 87 milyon Euro. Bilmem, özetleyebildim mi?
İki takımda açık bir oyun ortaya koydu. Karşılıklı ataklarda 14. dakikaya gelinceye kadar Manchester United’ın iki, Başakşehir’in bir gol pozisyonu vardı. 14. dakikada İngiliz ekibi, tüm gücüyle yüklenirken topu kapan Visca’nın akıl dolu pasını Demba Ba ağlarla buluşturup Boz Baykuşlar’ın turnuvadaki ilk golüne imza attı.
- dakikada kaleci ile karşı karşıya kalan Demba Ba’yı arkadan çekip indiren Axel Tuanzebe’yi İtalyan hakem Davide Massa sarı kart ile ödüllendirdi.
Başakşehir’in ikinci golünü kime yazalım, Edin Visca’nın şahane vuruşuna mı, vuruş öncesinde topu üzerinden atlayıp İngiliz defansını boşa çıkaran Demba Ba’ya mı, inadıyla yoktan bir atağı başlatan Deniz Türüç’e mi? Nefis bir gol izledik.
Ancak Manchester United’ın genç golcüsü Martial, skoru 2-1’e getirdiğinde dakika 44 idi. Golde Skrtel ve Epureanu’nun hatası büyüktü.
Soyunma odasına yüzde 35 topla oynama oranıyla gitsek de 195 pasımızın 155’i isabetliydi.
İkinci yarıya Kırmızı Şeytanlar, ilk yarı defanstaki hatalarını da düzeltip büyük baskıyla başladılar. Boz Baykuşların kaptıkları topları kullanmakta biraz daha hızı ve isabeti olsaydı maç kopabilirdi erkenden.
Norveçli teknik adam Ole Gunnar Solskjaer, ikinci çeyrekte iki önemli kozunu sahaya sürdü. Paul Pogba ve Roberto Cavani oyuna dahil olunca Kırmızı Şeytanlar hücumda adeta öldürücü 4’lüyü oluşturdu.
Baskılı oynadılar. Hele uzatmaların son dakikasında gole çok yaklaştılar. Epureanu, topu çizginin üzerinden çıkarmayı başardı.
Elbette Demba Ba’nın klasını tecrübesini not edeceğiz ama dün gece büyük kaptan Edin Visca, 1 gol 1 asist ile yıldızlı pekiyi aldı. Ve defansta eski bir Manchesterli Rafael, konsantrasyonuyla müthiş bir maç çıkardı. Maçın en çok ikili mücadele kazanan adamı olarak hırsını ortaya koydu. Henüz 18 yaşında Manchester United forması giymek kolay mı? Rafael büyük kalite.
Boz Baykuşlar ile Kırmızı Şeytanların mücadelesi 2-1 ile sonuçlandı. Manchester United, İstanbul’da kaybetme geleneğini sürdürdü. Boz Baykuşlar tarihindeki ilk Şampiyonlar Ligi galibiyetini, ilk üç puanını aldı. Sadece kendi hanelerine değil, ülke puanına da çok önemli bir katkı sağladılar.
Okan Buruk, ilk yarı da ikinci yarı da oyunu rakibinden, Ole Gunnar’dan daha iyi okudu. Tebrikler.
