Birol Yıldırım davasında savcı, polisin tahliyesini istedi, oy çokluğuyla reddedildi

Birol Yıldırım davasında savcı, polisin tahliyesini istedi, oy çokluğuyla reddedildi
İstanbul Esenyurt Karakolu’nda 5 Haziran 2021 gecesi ölen özel güvenlik amiri Birol Yıldırım’ın faili olduğu iddiasıyla biri tutuklu 12 polisin yargılandığı davaya dün devam edildi.Duruşma savcısı yedi buçuk aydır tutuklu...

İstanbul Esenyurt Karakolu’nda 5 Haziran 2021 gecesi ölen özel güvenlik amiri Birol Yıldırım’ın faili olduğu iddiasıyla biri tutuklu 12 polisin yargılandığı davaya dün devam edildi.

Duruşma savcısı yedi buçuk aydır tutuklu komiser yardımcısı İsmail Alperen Salman’ın tahliyesine karar verilmesini istedi, heyet oy çokluğuyla tutukluluğun devamına hükmetti. Bir sonraki duruşma 25 Nisan’da görülecek.

‘BABAM GELSEYDİ DOĞUM GÜNÜMÜ KUTLAYACAKTIK’
Duruşmanın başında heyet başkanı Arzu Al, Yıldırım’ın çocukları Adilcan ve Şeymanur Yıldırım’a “Ölen neyin oluyordu? Olayı gördün mü” diye sordu. Adilcan Yıldırım, Birol Yıldırım’ın babası olduğunu ve olayı görmediğini söyledi. Şeymanur Yıldırım da, “Hiçbir şey göremedik. Babamı göstermediler bana. Babam o gün gelebilseydi doğum günümü kutlayacaktık. 18 yaşım cehennem gibi oldu, yaşamak istemiyorum” dedi.

112 GÖREVLİSİ’NDEN ÇELİŞKİLİ İFADELER
Daha sonra 112 acil görevlileri tanık olarak dinlendi. Atilla Volkan ambulansta olduğunu söyleyerek şunları söyledi:
“Vaka bize baygınlık olarak geldi. Olay yerine üç kişi gittik. Haber verildikten beş dakika sonra karakoldaydık. Odaya girdiğim yerde gördüm yüzüstü yatıyordu ve yanında su vardı. Herhalde ayıltmak için kullanıldı diye düşündüm. Göğüs kısmında ıslaklık vardı. Yüzünde herhangi bir kan görmedim. Kulak memesinde biraz kan gördüm. Kontrol ettiğimde ölmüştü. Darp açısından bir şey görmedim. Karnından morarma başlamıştı. Çok kalmadık.”

Diğer 112 acil görevlisi Ali Ekrem Erol da olayın kendilerine ‘fenalaşma’ olarak bildirildiğini söyleyerek şunları anlattı:
“İlk girdiğimizde yerde sırt üstü uzanmış bir şekilde yatıyordu. Nabız almak için cihaz taktık ama nabız alamadık. Kulağında hafif bir kızarıklık vardı. Yerler ıslaktı. Çok aşırı bir ıslaklık yoktu, üzeri de ıslak değildi.”

Tanık Erol’un anlatımından sonra başkan Al, ilk tanık Atilla Volkan’ı tekrar kürsüye çağırdı ve 112 komuta merkezi ile konuşma kaydını hatırlattı. Kayıtlara göre Volkan, komuta merkezindeki doktora, Yıldırım’ın hayatını kaybedeli 30-40 dakika olduğunu, kulağında kanama olduğunu, alkollü olduğunu, mutfağın tamamen sular içinde olduğunu ve müdahale edilemeyecek durumda olduğunu söylüyordu.

TUTUKSUZ SANIKLAR, TANIKLARI ETKİLEDİ
Duruşma çıkışı basın mensuplarına konuşan Yıldırım ailesinin avukatı Hüseyin Tuzcu, 112 acil servis çalışanlarının gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu söyledi ve tutuksuz sanıkların tanıkları etkilediğini savundu.