Bu gençlerin tek derdi, köy okulları

Son Güncellenme Tarihi: Kasım 26, 2021 / 09:30

Köy okullarında yaptığı çalışmalarla 2500 öğretmen ve 30 bin öğrenciye ulaşan KODA, kırsalda eğitim ve araştırma-geliştirme merkezi kurmaya hazırlanıyor. Düzenlenen basın toplantısında Bursa’nın Orhaneli ilçesinde kurulacak merkez için kırk değişim öncüsü arandığı belirtildi. KODA’nın Kurucusu Mine Ekinci kuracakları merkezde Türkiye’nin dört bir yanına dağılacak öğretmenler ve öğrenciler yetişeceğini söyledi. Toplantıya katılan Beytüşşebap’ta öğretmenlik yapan Tuğba Harmankaya, “Beytüşşebap’ın dağları çok yüksektir. Gökyüzünü görmek için başınızı kaldırmanız gerekir. İşte o başı kaldırmak için bizlere, öğretmenlere ihtiyaç var. Gitmediğimiz yerler bizim olamıyor” dedi.

Köy Okulları Değişim Ağı Derneği yetkilileri düzenledikleri basın toplantısında kuruluş amaçlarını, şimdiye kadar yaptıkları çalışmaları, kırsalda kurmak istedikleri eğitim, araştırma-geliştirme merkezini anlattı. Kendisi de köyde yetişen, KODA’nın Kurucusu ve Genel Koordinatörü Mine Ekinci, beşinci yılını dolduran KODA’nın şimdiye kadar köylerde 2500 öğretmene, 300 aileye ve 2500’e yakın köy muhtarına ulaştığını söyledi. Çocukların etrafındaki yetişkinleri eğitmeyi amaçlayan dernek 30.000 çocuğa erişim sağladı. Ekinci, “Eğitim seferberliği şart. Bir yardım kuruluşu değiliz. Sürdürülebilir bir sistem için çalışıyoruz” dedi.

Mine Ekinci kısa bir zaman önce kurulmalarına rağmen hızla büyüdüklerini, tüm Türkiye’ye yayılacak eğitim programları için bir merkeze ihtiyaç duyduklarını belirtti. Bursa’nın Orhaneli ilçesinin seçilmesinde İstanbul, İzmir ve Ankara gibi şehirlere olan yakınlığının yanı sıra Orhaneli halkının ve yöneticilerinin eğitime olan ilgisinin büyük payı olduğu vurgulandı.

KÖYDEN YAYILACAK EĞİTİM SEFERBERLİĞİ
Ekonomik, ekolojik ve sürdürülebilir bir merkez inşa etmeyi hedeflediklerini söyleyen Ekinci, merkezden hem Orhaneli halkının hem de tüm Türkiye’deki köy öğretmenlerinin, köylerde yaşayan ailelerin ve eğitim gönüllülerinin faydalanacağını belirtti.

KODA Yönetim Kurulu Başkanı Gökçe Zeynep Kurmuş, “Biz yeni hikayeler yaratalım diye beş sene önce bir araya geldik. Bugünlere küçük adımlarla geldik ama çok büyük bir etki yarattık. Adımlarımızı büyütmek için sizleri de aramızda görmeyi çok istiyoruz” diyerek herkesi değişim öncüsü olmaya davet etti.

“ANKARA’DAKİ BİRLEŞTİRİLMİŞ SINIFLA URFA’DAKİ AYNI DEĞİL!”
Farklı illerden gelerek toplantıya katılan öğretmenler proje için heyecanlı olduklarını söyledi. Mersin’in Tarsus ilçesinin bir köyünde öğretmenlik yapan Betül Eker “İlk köye atandığım zaman afallamıştım. Hacettepe mezunuyum. Okurken birleştirilmiş sınıf eğitimi almıştık, atandığımda bu konuda bilgim olduğu için daha rahat olacağımı düşünmüştüm ama öyle olmadı. Çünkü Ankara’daki birleştirilmiş bir sınıfla Urfa’daki birleştirilmiş sınıf aynı değil. Ancak KODA ile tanıştığımda adeta bir sihirli değnek dokundu. KODA bana yılmamayı öğretti. Bu merkez açıldığında öğrencilerimle birlikte oraya gitmenin hayalini kuruyorum. Hepiniz bir eviniz olsun istersiniz değil mi? İşte burası da bizim evimiz olacak” dedi.

“BEYTÜŞŞEBAP’IN DAĞLARI YÜKSEKTİR. GÖKYÜZÜNÜ GÖRMEK İÇİN BAŞINIZI KALDIRMANIZ GEREKİR”
Muğla’dan gelen ve KODA’nın kuruluşundan beri dernekte yer alan öğretmen Tuğba Harmankaya, “Şimdiye kadar hem doğuda hem batıda çalıştım. Asker çocuğuyum. Anadolu’nun farklı yerlerinde öğretmenlik yaptım. Hayal ettik ve o çocukların bizler gittiğinde hayallerinin nasıl genişleyebildiğini gördük. Çalıştığım yerlerden biri de Beytüşşebap’tı. Beytüşşebap’ın dağları çok yüksektir. Gökyüzünü görmek için başınızı kaldırmanız gerekir. İşte o başı kaldırmak için bizlere, öğretmenlere ihtiyaç var. Bizim gitmemiz gerekiyor. Gitmediğimiz yerler bizim olamıyor. Yıllarca köylere, mezralarına gittim. Orada kız çocuklarının ellerinden tutup okula getirdiğimiz çok oldu. Hayatımdaki önemli soru neden olmasındı? KODA’ya ne zaman acaba böyle bir şey mi yapsak dediğimde destek gördüm. Sürdürülebilir bir gelişmeye ihtiyacımız var. Bu eğitimler mesleki gelişimin yanı sıra kişisel dönüşümümüzü de sağlıyor” dedi.

“EDİRNE’DEN DİYARBAKIR’A GİTTİM”
Diyarbakır’dan toplantıya katılan Öğretmen Tuğçe Çapık “Ben Edirne’den Diyarbakır’a atandım. Benim için çok büyük bir değişimdi. Tam yalnızlık hissi baskın gelirken KODA ile tanıştım. KODA’nın bize sunduğu bu topluluk sayesinde yalnızlık hissinden de kaygılarımdan da kurtulmaya başladım” dedi. Öğretmenlerin bir araya geldiklerinde geleceği şekillendirebileceğini belirten Çapık, araştırma geliştirme merkezinin bunun sağlayacağını söyledi.

“ÖĞRETMENE BÜTÜN YOLCULUĞUNDA DESTEK OLUYORUZ”

“Yetişkinleri güçlendirme kısmında öğretmen adaylarıyla çalışıyoruz. Öğretmenlerin çoğu genç. Köylere atandıklarında mesleklerinin başında oluyorlar, ne yapacaklarını bilemiyorlar, sudan çıkmış balık gibi oluyorlar. Bu uygulamaları daha önce yapmış olsalar bile yeterince deneyim edinememiş olabiliyorlar. Biz oradaki boşluğu kapatmak istedik. Öğretmen adaylarına yönelik bir program hazırladık. Şu anda dokuz eğitim fakültesinde her dönem dersler açıyoruz ve öğretmen adaylarını destekliyoruz.”

Mine Ekinci köy öğretmenlerinin derneğin bel kemiği olduğu söyledi. “Köy öğretmenleri en başından beri çalıştığımız grup. Öğretmenler için hazırladığımız temel eğitim içeriğinde; okulla aile ilişkileri, kırsalda öğretmenin rolü, sınıf yönetimi, hareket ve müzik eğitimi, sanat eğitimi gibi alanlarda öğretmenlerin farkındalıklarını artırmaya çalışıyoruz. Deneyimli öğretmenlerle daha az deneyimli öğretmenleri bir araya getirdiğimiz mentorluk programlarımız var. Ayrıca bölgelerde öğretmen topluluklarımız var. Bu şekilde dört bir koldan öğretmene bütün yolculuğunda destek oluyoruz.”

KODA Eğitim ve Ar-Ge Merkezi Projesi

KODA NELER YAPIYOR?

Koda kırsalda araştırma geliştirme çalışmaları yapıyor. Ekinci yaptıkları çalışmalarla ilgili raporlar yayınladıklarını, eğitim içerikleri hazırladıklarını belirtti. “Bir kısmını Milli Eğitim Bakanlığı ve Sabancı Vakfı işbirliğiyle yaptık. ‘Köy Öğretmeninin Başucu Kitabı’ diye bir kitap çıkardık. Yüz kadar öğretmenimizin katkılarıyla, etkinlik kitabı hazırladık. Covid-19 döneminde Türkiye’nin dört bir yanından 2500 muhtarla görüştük. Bir yandan da durum tespiti yapıp bir rapor yayınladık.”

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top