Herkesin Bir Şiiri Vardır Henüz Yazmadığı

Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Merhaba Sayın Gazete Pencere okuyucusu. Bu içeriği devamını görebilmeniz için sitemize abone olup GİRİŞ yapmanız gerekmektedir. Eğer abone değilseniz BİZE KATILIN !
Kadın kutsal, kadın şeytan, kadın seks objesi, kadın melek… Aslında kadın değil projeksiyonlar değişiyor. Eril zihniyet bütün kaosunu adeta dev bir duvara projekte etmekte. Evlilikte kadını aseksüelize edip kutsallaştıracak olan da o; kutsal dediğine siddet uygulayacak olan da. Kızını erkek arkadaşı var diye öldürecek olan da o, kızlara süper kadın diyecek olan da. “Melek” karısını
“Tıklanmak” tüm algoritmaların taptığı yegâne put ve kurgu, hakikatten fazla tık almakta. Bu nedenle şaşırtan ve yanıltan haberler, bize duymak istediğimizi söyleyen uzmanlar, şov yapan konuşmacılar daha fazla ilgi görüyor. Post-Truth” yani hakikatin artık o kadar da itibar görmediği, kurgunun gerçeğe tercih edildiği bir çağda yaşıyoruz. Biz bir hikaye yazarıyız artık. “Okuyucuların” (seyredenlerin) ne istediği