Darbe bunun neresinde

Darbe bunun neresinde
Gazeteci yazar Fikret Bila ‘darbe girişimi’ gerilimini yorumladı: Muhalefet darbe değil aksine demokrasi imasında bulunuyor. Geçmişte de örneklerini gördük iktidarın kendini tehdit altında göstermek ve buradan mağduriyet yaratarak...

Gazeteci yazar Fikret Bila ‘darbe girişimi’ gerilimini yorumladı: Muhalefet darbe değil aksine demokrasi imasında bulunuyor. Geçmişte de örneklerini gördük iktidarın kendini tehdit altında göstermek ve buradan mağduriyet yaratarak kendi destekçilerini konverte etmek gibi alışkanlığı var.”

Gazeteci yazar Fikret Bila “Saray rejiminin, Saray düzeninin sonu geliyor. O son, Atatürk’ün kemiklerini sızlatacak bütün bu atamaların, bütün bu liyakatsizliklerin sonunu getirecek” diyen CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel’in sözlerinin hükümet kanadınca “darbe girişimi” olarak nitelendirilmesini Gazete Pencere’ye yorumladı.
Bila “İktidar Özel’in sözlerini saptırıyor. Özel’in sözleri herhangi demokrasi dışı bir faaliyeti ima etmiyor aksine sandık demokrasisine vurgu yapıyor” dedi.
“İktidarın kendini tehdit altında göstermek ve buradan mağduriyet yaratarak kendi destekçilerini konverte etmek gibi alışkanlığı var. Geçmiş dönemlerde bu durumun örneklerini gördük” diyen Bila o örnekleri şöyle sıraladı:
“Ergenekon ve balyoz davalarının sanıklarını darbe yapma hazırlığına girişmekle suçladılar. Özellikle Türk Silahlı Kuvvetlerindende büyük birr tasfiye yaptılar. Yerine yeni subaylar, generaller getirdiler. Darbe tehdidi üzerine 2011-2015 seçimlerinden kampanya yaptılar. Ancak darbe girişimini, suçladıkları TSK mensupları değil destekleyip önlerini açtıkları FETÖ’cü subaylar yaptı.”
DARBELERE EN ÇOK KARŞI ÇIKMIŞ PARTİ CHP’DİR
Demokrasi tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin darbelere karşı en net tutumu gösteren aynı zamanda darbelerden en büyük zararı görmüş olan siyasi bir parti olduğunu söyleyen Bila şöyle devam etti:
“CHP 12 Mart 1971 müdahalesinde Bülent Ecevit önderliğinde karşı koymuş oysa sağ partiler bu müdahaleyi desteklemişlerdir. Aynı şekilde 1980’de 12 Eylül darbesinde de yine Ecevit’in ve Deniz Baykal’ın öncülüğünde darbeye her ortamda karşı çıkılmış, Ecevit darbe yasaklarına rağmen demokrasiyi savunan konuşmaları nedeniyle defalarca cezaevine girmiş çıkmıştır. Aynı şekilde Deniz Baykal da Ordu Dil Okulu’nda uzun süre gözaltında tutulmuştur. Bu nedenle CHP’nin demokrasi dışı bir yöntemle iktidar değişikliğini savunması düşünülemez.”
Bila gündeme damga vuran darbe tartışmasını da iktidarın daha önce yaptığı gibi yapay gündem yaratma çabası olarak yorumladı.