Devyönler üzerine Gençler…

Son Güncellenme Tarihi: Aralık 28, 2020 / 11:04

Geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirilen Yetkin Gençler (yetkingencler.com) zirvesinin ikinci gününde katılımcılar seçtikleri bir konu üzerine kısa birer konuşma yapıp grup toplantısı yönettiler. Bu yazıyı grup toplantıları sonrası gençler yazdı. Gençlerin dünyamızı hızla değiştiren yönelimler üzerine düşünmesi ve tartışması kanımca çok olumlu. Dünyanın içinde bulunduğu sorunların sorumlusu bu gençler değil ama çözüm üretmesi gerekenler onlar. Çözüm üretebilmek için de sorunları masaya yatırıp tartışmak gerek.
Teknolojinin…
… eğitime etkisi (Melih Fındık): Eğitimde yaşanan en büyük problemlerden birisi fırsat eşitsizliğidir. Özellikle pandemiyle beraber maalesef makas daha çok açılmış ve yüzbinlerce çocuk tam manasıyla online eğitimden yararlanamamaktadır. Eğitimde yapay zekanın kullanımıyla beraber herkse kendi öğrenme biçimine en uygun şekilde farklılaştırılmış eğitim verilebilecek, oyunlaştırma ve hikayeleştirmenin kullanımıyla eğitimde adeta bir felsefe değişikliği yaşanıp eğitim sıkıcı olmaktan çıkıp keyifli bir deneyim haline gelecektir.
… sağlığa etkisi (Bora Kaplan): Teknoloji ve sağlık konusu üzerinde tartışmalarda bulunduk. Sağlık sektöründe eşitlik olmadığı hakkında fikirler beyan edildi. Crisper cos-9’un zengin insanların çocuklarına uygulayabileceği gen değişikleriyle diğer çocuklardan daha üstün olabileceği üzerinde durduk.
… iş yaşamına etkisi (İdil Nisa Şahin): İş hayatında daha iyi odaklanmak uzaktan çalışma ile mümkün olsa da sosyalleşmeyi ve ilişkileri güçlendirmeyi fiziksel ortamdaki buluşmalarla sağlamalıyız. Teknolojiyle şekillenen dünyada var olabilmek için “dijital yakalı” olmamız lazım. Dijital dünyada yapay zekadan farkımızı ortaya koyabilmemiz için insanı becerilerimizi geliştirmeliyiz. Hem çalışma ortamımızda hem de kendimizi geliştirmede hibrit bir modeli benimsediğimizde verimi yakalayabiliriz.
… ilişkilere etkisi (Ömer Faruk Bektaş): Sosyal medya artık içerisinden kolayca ayrılamayacağımız bir Matrix. Bu sanal dünyayı ancak bilinçli ve doğru biçimde kullanabilirsek gerçeklikten kopmamayı başarabileceğiz.
… güvenliğe etkisi (Mete Koray Gergin): Çoğu insan, reklamların kişilere yönelik ciddi özelleştirilmesini, verilerimizin ne denli işlendiğinin bir göstergesi olarak görüyor. Bu herkesin belli ölçüde hoşuna gitse de bu özelleştirmenin boyutu bir grup insanda tedirginliğe yol açabiliyor. Detaylarını okumadan onayladığımız veri sözleşmelerinin bir getirisi olarak hep benzer bir odakta kalmış içerikleri görebiliyoruz ve bu belirli güvenlik açıkları oluşturuyor. Birey olarak, çevrim içi olmanın şartlarından birinin, bahsi geçen veri sözleşmelerini onaylamak olduğu için çözümün, otoriteler tarafından bireyi ve bireyin verilerini koruyacak şekilde yaptırımlar uygulanmasından başka bir yöntem olmadığı konusunda bir fikir birliği bulunmakta.
Şehirleşmenin Hızlanmasının …
…sağlığa etkisi (Sezer Tamirciler): Şehirlerde 1 haftada gerçekleşen 1,5 milyonluk nüfus artışı çarpıcı rakamlarla geleceğin sorunlarını ortaya koyuyor. Şehirlerin beraberinde getirdiği kirlilik, zorlu yaşam koşulları bireylerin sağlığını geri dönülemez boyutta etkiliyor. Daha sağlıklı şehirler için insan, işletme ve yönetimlerin kollektif bir şekilde çalışacağı bir sistem şart.
… boş zamana etkisi (Eren Işık Avcı): Şehirleşmek her ne kadar bize sağladığı faydalar gözardı edilemese de, boş vaktimizi çalan bir megatrend. Sanayileşmeyle beraber gelen yüksek çalışma saatleri insanların boş vaktini kısıtlayan etkenler arasında. Sırada bizi ne bekliyor? Altyapı sorunlarının, iklim krizlerinin ve artan şehir nüfusunun boş vaktimizi kısıtlayacağı apaçık ortada.
… kültüre etkisi (Aleyna Sayan): Şehirleşmeyle birlikte yaşanan gelişmelerle toplum ve kültür kavramı değişiyor, zamanla kültürel uyuşmazlıklar da ortaya çıkıyor. Uyuşmazlıklara etkili çözüm yaratabilmek için yönetim destekli tasarlanacak akıllı şehirler ile teknoloji ve sürdürülebilirlik odaklı yeni bir düzen oluşturarak eşitlikçi kültürler yaratmak mümkün olacaktır.
İklim değişikliğinin…
… sağlığa etkisi (Afranur Baykal): Artan nüfusun ihtiyaçlarını, azalan tarım ve hayvancılık karşılayamayacak duruma geldiğinde endüstriyel gıdalarla açık kapatılmaya çalışılsa da yeterli olmayacağı öngörülmektedir. Sentetik et üretimi, hidroponik tarım gibi yenilikçi teknikler kullanılmaya başlanacak, bununla birlikte makro alg üretimi artırılarak, insektis tüketimi gibi sürdürülebilir beslenmeye yönelik davranışlara ağırlık verilecektir.
… iş yaşamına etkisi (Ayşe Mert): Sanayi devriminden bu yana kurulan fabrikalar ile artan üretim ve tüketim kapasitesi iş dünyasının gelişmesini sağladı. Fakat bu büyüme, doğal kaynaklarımızın tükenmesine ve iklimlerin değişmesine yol açıyor. İş dünyası bu etkilerdeki en büyük paydaşlardan biri olarak sürdürülebilirlik akvitelerini öne çıkarmaya başlıyor. Biz de geleceğin yöneticileri olarak, iş dünyasının dönüşmesine öncülük etmeliyiz.
… politikaya etkisi (Ziya Tokdemir): Sera gazlarının salımının azaltılması için yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması gerekiyor. Özellikle güneş enerjisinin düşen maliyetleri geleceğimiz için umut verici. Sürdürülebilir bir kalkınma için yenilenebilir kaynaklara yönelmeye devam etmeliyiz. Politikacıların anlattığı büyüme masalları gelecek nesillerin kabusu olacak. Gençler giderek gelecekleri hakkında daha fazla söz sahibi olmak için seslerini yükseltiyor. Gençler “sürdürülemeyen” kalkınma istemiyor.
Demografik değişimlerin…
… eğitime etkisi (Melike Özcan): Kalabalık sınıflarda üretkenlik azalıyor. Az sayıda gruplarla ya da bireysel eğitimi önemsemeliyiz. Gereğinden fazla üniversite, gereğinden fazla kontenjan olunca hem üniversitelerin kalitesi hem de derslerden alınan verim düştü. Artık üniversite mezunu olmak bir ayrıcalık değil, yetkinlikleri geliştirmek en önemlisi. Özellikle lise ve sonrası kutuplaşmanın önüne geçmeliyiz. Okul öncesi eğitimde çocuklar farklılıklara saygı duyarak ayrımcılık yapmadan yetiştiğinden okul öncesi eğitim önemli. Yaşlılar için sosyal girişimler kurup aktif yaşlanmayı artırmamız gerekiyor. Herkes için eşit ve erişilebilir eğitim devletin görevidir. Özellikle pandemi dönemimde gördük ki devlet bu konuda ne yazık ki yetersiz kalıyor. Sivil Toplum Kuruluşları’nın bu konuda çalışıp devlete baskı yapması gerekiyor.
… sağlığa etkisi (Safa Bayram Adak): Biyoteknoloji insanlık tarihinde ilk defa organik dünyadan inorganik dünyaya geçişin evresinde. Bilim ve yapay zekanın gelişimi sağlık sistemine etkisi ile yepyeni bir hayat formu bizi bekliyor. Bu gelişmeler insanlık tarihinde yeni bir kapı aralıyor.
… iş yaşamına etkisi (Ezgi Bayram): Çin’in uyguladığı nüfus politikası çoğunluğun görüşlerine göre olumsuz bir yöntemdi. Şirketlerde çalışanların beceri ve deneyimlerine uygun roller verilmiyor. Göçler sonucu ekonominin; beyin göçüyse olumlu, zorunlu göç ise olumsuz etkilendiği düşünülüyor.
… kültüre etkisi (Deniz Tosunoğlu): Özet olarak, önemli bir demografik değişim olan toplumun yaşlanmasının, yaşlıların zamanla kültürdeki yerinin değişmesine yol açacağında hemfikir olduk. Bu konunun, bizim yaşlılara bakış açımızı değiştireceğini söyledik ve bu açının pozitif veya negatif olacağı hakkında yorumlar yaptık. Ailelerin çocuk sayısının ve eğitim düzeyinin, çocukların kişilikleri ve bireyselleşmesinde önemli olduğunu vurguladık.

Erhan Erkut

Erhan Erkut, lisans derecesini 1980’de Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümünden, doktorasını ise 1986’da Florida Üniversitesi’nden aldı. 1985-2005 yıllarında Alberta Üniversitesi İşletme Fakültesinde ders veren Prof. Erkut bu dönemde “INFORMS Teaching of Management Science Practice Award” ile “3M Teaching Fellowship” başta olmak üzere dokuz eğitim ödülü ile Canadian Operational Research Society tarafından verilmiş beş başarı ödülü aldı, ve 50’den fazla hakemli dergi makalesi yayınladı. Eğitim ve araştırmanın yanında birçok endüstriyel projeyi de yöneten Prof. Erkut, Centre for Excellence in Operations adlı bir uygulamalı araştırma merkezi kurdu, ve INFORMS Transactions in Education dergisinin kurucu editörlüğünü yaptı.

2005’de Türkiye’ye dönen Prof. Erkut, 2005-07 arasında Bilkent Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekanlığı, 2008-13 arasında Özyeğin Üniversitesi Rektörlüğü, 2014′den bu yana ise MEF Üniversitesi’nde Rektör Yardımcısı görevlerinde bulundu. İstanbul Erkek Lisesi Eğitim Vakfı, Kariyer Planlama Derneği, ve Bilim Kahramanları derneklerinde yönetim kurulu üyeliği yapan Prof. Erkut, son yıllarda Türkiye’de girişimcilik ve yetkinlik gelişimi konularında aktif olarak çalışmaktadır.

Scroll to Top