Dışişleri tepki gösterdi, Sözcü “Osman Kavala” diyemedi, “Adı geçenin…

Dışişleri tepki gösterdi, Sözcü “Osman Kavala” diyemedi, “Adı geçenin…
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Osman Kavala hakkındaki kararına tepki gösteren Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, açıklamasında Kavala’nın adını bile anmadı. Bilgiç, “AİHM konuyla ilgili olarak açıkladığı...

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Osman Kavala hakkındaki kararına tepki gösteren Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, açıklamasında Kavala’nın adını bile anmadı. Bilgiç, “AİHM konuyla ilgili olarak açıkladığı kararla beklentilerimizi boşa çıkarmıştır” dedi.

Dışişleri Bakanlığı’nın görüşlerini, 2 Şubat’taki açıklamayla kamuoyuyla paylaştığını anımsatan Bilgiç, özetle şunları vurguladı:

KAVALA YERİNE “ADI GEÇENİN”
“Açıklamamızda, AİHM’in durumu hakkaniyetle değerlendirmesi ve ilk derece mahkemesi gibi hareket etmemesi yönündeki beklentimiz dile getirilmişti. Adalet Bakanlığımız tarafından adı geçenin yargı sürecindeki gelişmeler hakkında düzenli bilgi sunulmuş, ayrıca adı geçenin tutukluluğuyla ilgili olarak iç hukukta devam
eden yargılama sonunda hüküm giydiği AİHM’e ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine bildirilmişti.

Ancak ne yazık ki, AİHM konuyla ilgili olarak bugün (11 Temmuz) açıkladığı kararla beklentilerimizi boşa çıkarmış ve Avrupa insan hakları sisteminin itibarının bir kez daha sorgulanmasına sebep olmuştur. Bundan sonraki aşamada süreci takip edecek olan Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin, daha önce sergilediği tarafgir ve seçici yaklaşımı bir yana bırakarak sağduyuyla ve bazı çevrelerin siyasi gündem yaratma arayışlarına mahal vermeksizin hareket etmesini bekliyoruz.”

ADALET BAKANLIĞI: TAAHHÜDÜMÜZÜ YERİNE GETİRDİK
Adalet Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ise Türkiye’nin, AİHM kararlarına uymayı taahhüt etmiş ve bu taahhüdünün gereğini daima yerine getirmiş bir ülke olduğu savunuldu. Açıklamada, “AİHM kararlarını icra oranı yüzde 80,20 iken Türkiye’nin icra oranı yüzde 87,98’dir. Türk yargı makamları, AİHM’in Kavala hakkında verdiği 10 Aralık 2019 tarihli kararını uyguladıklarını defaatle belirtmişlerdir” denildi.

Açıklamada, “Kavala dosyasının öne çekilmesi; AİHM’in güvenilirliğini ve itibarını olumsuz etkileyeceği gibi AİHM’in Türkiye’ye karşı objektifliği ve tarafsızlığı konusunda kamuoyumuzdaki tartışmaları da artıracaktır” ifadesine yer verildi.