Dövize arka kapıdan müdahalede imza krizi

Son Güncellenme Tarihi: Aralık 24, 2021 / 14:12

Gazeteci Erdal Sağlam, “kur korumalı mevduat” açıklaması sonrası doların 18’den 12 TL’ye düştüğü geceyi DW Türkçe’de kaleme aldı.

“Merkez Bankası bilançosunu iyi izleyen iktisatçılar, kurun düştüğü gece rezervin 6-7 milyar dolar düzeyinde eridiğini hesaplıyorlar.

Ekonomi yönetimi böyle bir satışın olmadığını söylerken, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin göreve geldiği gece bakanlıkta yapılan görevden almaların bu olayla ilgili olduğu konuşuluyor. Kulis bilgilerine göre Bakan Yardımcısı Şakir Ercan Gül ile Kamu Finansmanı Genel Müdürü Abdullah Bayazıt, kamu bankaları kanalıyla döviz satışı için Merkez Bankası’na gönderilen talimata imza atmayı reddettikleri için görevden alındı.

“Halk güvendi döviz düştü” dediler ama…
Merkez Bankası geçtiğimiz günlerde kura doğrudan müdahale ederken, rezervin eridiği söylenen 20 Aralık’ı 21’e bağlayan gece aynı yöntemi uygulamadı. Onun için de Berat Albayrak’ın bakanlığı dönemindeki gibi, kamu bankaları kanalıyla, arka yollardan döviz satarak kurların düşürüldüğü iddiaları iyice öne çıkmaya başladı. Bazı kamu bankası yöneticileri ise “Dövizi olan vatandaşların bozdurmaları nedeniyle kurların bu kadar indiğini” söylediler. O gece 1 milyar dolar, ertesi sabah 11.00’e kadar toplam 1.7 milyar dolarlık dövizin bozdurulduğu söylenirken, bu yolla “halkın yeni açıklanan pakete güvendiği” propagandasının yapıldığını izliyoruz.

‘128 milyar doları eriten’ müdahale
Kurları durdurmak için kamu bankaları kanalıyla döviz satışı konusu, 128 milyar dolarlık döviz rezervinin eritilmesi tartışmalarında sıkça konuşulmuştu. Bu müdahalelerin olduğu günlerde aynı iktisatçılar yine bilanço rakamlarını inceleyip, “doğrudan değil ama dolaylı satışlar yoluyla kurların durdurulmasına çalışıldığı” yolundaki şüphelerini aktarmıştı. O günlerde Japon basınına röportaj veren Bakan Berat Albayrak kamu bankalarının kuru frenlemek için dolar sattığı hakkındaki bir soruya, “Serbest piyasa kuralları dahilinde, kamu bankaları hem kamu yararını hem de kârlılığı izlemektedir ve bu böyle devam edecektir” yanıtını vermişti.

Albayrak yöntemi…
Kulislerde konuşulanlara göre o dönem Bakan Albayrak’la yakın çalışan Nureddin Nebati, bakan olarak atandığı gün, Merkez Bankası’na gönderilmek üzere bir talimat hazırlattı. Albayrak dönemindeki uygulamaları çağrıştıran talimatta, “Merkez Bankası’ndaki Hazine’nin hesabından dövizin alınıp banka ve KİT’lerdeki Hazine hesaplarına gönderilmesi” isteniyordu. Bakan, talimatın bürokratik kademelerden geçirilmesini, sonra imza atacağını söyledi.

Kamu Finansmanı Genel Müdürü Abdullah Beyazıt ve Bakan Yardımcısı Şakir Ercan Gül bu talimatı imzalamayı reddettiler. Yine aynı kulis bilgilerine göre bu yetkililer, görevden alınan eski Bakanları Lütfü Elvan’ı arayıp danıştılar. Elvan da 128 milyar dolarlık tartışma sırasında mesafeli olduğunu söylediği bu kararın ne anlama geldiğini eski bürokratlarına anlattı. Bunun üzerine Genel Müdür Bayazıt ve Bakan Yardımcısı Gül, bu kararı imzalamayacaklarını söylediler.

Yeni model: KİT’ler müdahale aracı oldu
Bunun üzerine “Getirin ben imzayı atarım” diyerek Nebati’nin talimatı imzaladığı, ardından Merkez Bankası’na gönderdiği ve işlemi yaptırdığı iddia ediliyor. Bu arada talimata imza atacak başka bürokratlar buldu mu, yoksa sadece kendisi mi imzaladı, o kısmını bilmiyoruz. İmza atmayı reddeden iki önemli bürokrat, hemen akabinde Erdoğan’ın imzasıyla görevden alınmıştı.

İşte bu kulis bilgileri, iktisatçıların söylediği gibi kamu bankaları kanalıyla o gece döviz rezervlerinden satış yapıldığı iddialarını güçlendiriyor.

Zaten Nebati’nin bakanlığa gelmesinden sonra, “kamu bankaları kanalıyla arka kapıdan döviz satışlarının yapıldığı” piyasalarda konuşulmaya başlamıştı. Anladığımız kadarıyla bu kez kamu bankalarının yanı sıra seçilen KİT’ler de piyasaya alıcı veya satıcı olarak girip Hazine adına döviz alım satımı yapıyorlar.

Bu kulis bilgileri aynı zamanda “eski Bakan Lütfü Elvan’ın görevinden olmasında en önemli faktörlerden birinin kamu bankaları kanalıyla dolaylı döviz satışına izin vermemesi” olduğu yönündeki söylentileri de doğrulamış oluyor. Bakan Nebati geldikten 2 gün sonra, bir süredir konuşulan, adına sonradan “kur korumalı” denilen, dövize endeksli TL mevduat hesabı kararı alınıp açıklandı. Bu kararın etkisinin güçlü gözükmesi ve piyasada güçlü bir tedbir algısı yaratılması için de kurlarda şok düşüşler yaşanması gerekiyordu, böylece bu da sağlanmış oldu.

İşte kamu bankaları ve KİT’ler kanalıyla, aynen 128 milyar dolarlık rezervin eritilmesinde gördüğümüz yöntemin yeniden devreye sokulduğu iddiaları, bu kulis bilgileriyle tamamlanmış oluyor.

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top