SON günlerde illerden oda ve borsaların seçimleri ve bu seçimlere AKP ve MHP’nin müdahalesine ilişkin parça parça notlar geliyor. Bunlara bütünleyerek bakmakta fayda var. Ekim ve kasım aylarında yapılan bu seçimlerde AKP’nin derdi, zaten yıllar önce ele geçirdiği odaları elinde tutmak ve genel seçimlerde bunun avantajını kullanmak.

AKP’li vekillerin derdi ise başka. Kendi adamlarının seçilmesini sağlamak. Yani kavga, sadece iktidar ile muhalefet arasında değil. AKP’nin birbiriyle çekişmeli vekilleri arasında da kavga var. Örneğin Ankara’da olduğu gibi.
Yerelde oda ve borsaları ele geçirme stratejisi çok eski. Meslek örgütleri gibi STK’lar, sendikalar ve üniversiteler de bu nedenle yıllar önce hedef oldu. Şimdi yaşanan ise Cumhur İttifakı’nın iki ortağından hangisinin söz sahibi olacağı, yönetime kimin adamının gireceği. İllerde, ticaret odası, sanayi odası ve borsa seçimlerinde müthiş kulis dönüyor. Örneğin, Malatya’da AKP’li vekillerin açıktan taraf olduğu seçimler çok tartışıldı. Bazı illerde ise AKP’li milletvekilleri birbiriyle yarışıyor.

Bunun bir örneğinin, Ankara’da ticaret odası seçimlerinde yaşandığı ortaya çıktı. AKP’ye yakın olan ATO Başkanı Gürsel Baran’ın göreve devam edeceğine ilişkin bilgiler paylaşılırken, Melih Gökçek ailesi ve AKP İl Başkanlığı’nın sürece aktif olarak karıştığı konuşulmaya başlandı. Öğrendik ki, tartışma muhalefetten birinin seçilme olasılığı üzerine değil. İşler, AKP içinde farklı grupların birbirinin adamlarının yönetimine gelmesini engellemek üzerine dönüyor. Aynı kapışma, Ankara Sanayi Odası için de konuşuluyor.
2005 yılında yapılan yasal düzenlemelerle oda ve borsaların yönetim organlarında görev alanların siyaset yapmasının önü açıldığından beri, AKP’nin bu alanlara yönelik basıncı sürüyor. AKP yönetiminin, il ve ilçe örgütlerine, ‘oda seçimlerinde aktif olun’ talimatı verdiği biliniyor.

Seçim yaklaşırken, bu tür meslek örgütlerinin seçimlerine müdahale edilmesinin hızı da arttı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın seyahatleri sırasında fotoğraf karesine girmeye çalışan işadamları, bürokratlar, eski milletvekillerinin hali konuşuluyor kulislerde. Herkes bir kare fotoğrafı twetterinden paylaşmak için yarışıyor. Partinin teşkilatlarındaki kavga ve çekişmenin nedeni de bu. Bir siyasinin sözleri, herkesin sadece kendine avantajlı bir yer edinmek için uğraştığını çok güzel anlattı:
“Saray ile milletvekilliği arasında Erdoğan’ın atadığı çok makam var. Arkadaşlar vekil olamasalar bile kendilerine buralardan yer beğeniyorlar…”

YİNE BİT PAZARINA NUR YAĞDI!
Ben dahil siyaseti takip eden birçok gazeteci arkadaş, AKP’nin unuttuğu eski milletvekili ve örgüt yöneticilerini, sadece seçim döneminde anımsadığını, onların gönlünü almak ve bu süreçte çalıştırmak için toplantılar yaptığını çok iyi bilir.
Her seferinde de bu toplantılara ‘şehir buluşmaları’, ‘kucaklaşma’ , ‘istişare’, ‘vefa toplantısı’ gibi isimler bulunur. Şimdi, her ilde parti yöneticileri, il milletvekilleri ve örgüt yönetiminin katılımıyla toplantılara başlandı.

Bu toplantılardaki ruh haline gelince… Bir grup, sadece seçimlerden seçimlere anımsanmalarına sitem ederken, partinin kuruluş felsefesinden uzaklaştığı, yolsuzluk iddialarının ayyuka çıktığı, bundan sonra yaşanacaklara ortak olmak istemedikleri görüşüne sahip. Bir grup ise hazır hatırlanmışken, oğlunun, kızının, damadının işini görmeyi amaçlıyor ve bu toplantıları torpil kulisi için kullanıyor.
‘Küskünlerle helalleşelim, davaya küskünlük olmaz’ gibi mesajlar verilmeye çalışılsa da, eskiler iyi biliyor k,; seçimlerin hemen ardından yine telefonlarına kimse çıkmayacak. Bit pazarının ruh hali böyle, bizden söylemesi…