Saadet Partisi’nin 27 Şubat tarihli Erbakan’ı Anma ve Anlama programına yeğenimin nikâhı sebebiyle katılamadım ama takip ettiğim kadarıyla hocamıza yakışan bir program olmuş. Düzenleyenlerin emeğine, katılanların ayağına sağlık…

Genç yaşımda tanıdığım ve uzun yıllar siyaset yaptığım Hoca’yı, -birçok yönden- vefatının ardından daha iyi anlamışımdır… Zaman zaman arkadaşlarla bir araya geldiğimizde bu konuyu sıklıkla müzakere ederiz. Bu sadece kendisiyle birlikte siyaset yapan genç kuşağın değil siyasi anlayışına karşı olanların da duygu ve düşüncesi aslında…

Vakti zamanında siyaseten eleştirdiğim şeyleri, bugün çok daha iyi anlamlandırabiliyorum.

Refah ve Fazilet Partilerinin kapatılmasının ardından kendisiyle yaptığımız toplantılarda hiçbir şey yokmuş gibi parti çalışmalarından bahsetmesine ne bozulurdum… “Emek verdiğimiz partimiz kapatılmış, onu konuşmak yerine neden yokmuş gibi davranıyor?” diye içten içe söylenirdim… Nezaketini takdir etmekle birlikte, siyasette bu nezaketin karşılığı olmadığını düşünürdüm.

Hâlbuki geçmişe takılı kalmamızı ve enerjimizi negatif düşüncelerle düşürmemizi istemiyordu… Bir hedefimiz olduğunda önümüze çıkan engelleri “konuşarak” değil, “hareket ederek” kaldırabileceğimizi öğretiyordu. Ve artık biliyorum ki, anlaşabilmemiz ve birlikte yaşayabilmemiz için nezaket her şartta ve her durumda gerekli…

“İyi ki tanımışım, iyi ki yollarımız birleşmiş…” dediğim bir isim, Erbakan Hoca…

Bu özel haftada ilgimi çeken bir sosyal medya paylaşımına dikkatlerinizi çekmek istiyorum.

Paylaşımda, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’in genç ve tecrübesiz olduğu vurgulanıyor ve “Bu yaşananlardan ders almalıyız, ülke yönetimi boy pos ile olmuyor, bilgi lazım, tecrübe lazım… Zayıf gördükleri an tepemize çökebilirler (15 Temmuz) tarihinde olduğu gibi…” cümleleri yer alıyordu.

Elbette gerek tarihi, gerekse güncel olayları sorgulamalı ve ders çıkarmalıyız… Lakin bunu yaparken adil olmak gerekir…Güncel bir olaydan iktidar lehine pay çıkarmak iyi hoş da sormak isterim;

-Erbakan Hoca iktidarda olsaydı veya onun anlayışında siyaset yapılmış olsaydı, biz 15 Temmuz’u yaşar mıydık?

-Hatta Erbakan Hoca iktidarda olsaydı, Suriye’deki iç savaşın bir parçası olur muyduk?