ERDOĞAN’I KIZDIRAN TOPLANTI: YENİ EROL OLÇOK ARANIYOR

GEÇTİĞİMİZ ayın sonunda AK Parti’de sürpriz şekilde yapılan olağanüstü MYK toplantısı, partinin seçim kampanyası için önemli bir dönüm noktası oldu. “Dönüm noktası” diyoruz; çünkü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partinin ilgili birimlerinin kampanya konusunda yeterince çalışmadığını ve ortaya somut bir öneri konulmadığını görünce duruma el koydu. Sadece el koymakla kalmadığı, sunum yapanları yetersizlikle suçladığı da ortaya çıktı.

O toplantıyla ilgili çok şey yazıldı çizildi, ama asıl tartışmalar gün yüzüne çıkmadı. Ağustos ayının son haftası Erdoğan’dan gelen toplantı daveti herkesi meraklandırdı. Toplantının ana konusunu seçim kampanyasında uygulanacak strateji ve partinin ilgili genel başkan yardımcılıklarının bu zamana kadar neler yaptığı oldu. Doğal olarak, Tanıtım ve Medya Başkanlığı, Seçim İşleri Başkanlığı, AR-GE Başkanlığı, öncelikli olarak planlamalarını ve yapılan araştırmaları anlattı. Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş başkanlığında bir süreden beri çalışan ‘strateji ekibinin’ saptamaları da bizzat Kurtulmuş tarafından dile getirildi.

Tüm sunumları dinleyen Erdoğan, hemen hepsi oldukça soyut olan, henüz somutlanmamış, tamamı ‘cek cak’ ile biten bu çalışmaları yetersiz bulduğunu açıkça dile getirdi. Erdoğan’ın kızgın bir tonda, “Bunların hepsi iyi de ortada bir şey yok, sadece laf” dediği belirtiliyor. Konuşmaların tamamının, “Şunu yapmalıyız, bunu yapmalıyız” diye bitmesi, ortaya somut bir önerinin konulmaması, Erdoğan’ın niye acil bir toplantıya ihtiyaç duyduğunu da göstermiş oldu.

Bu toplantının hemen ardından, bu işin sorumluluğu üstünde olan genel başkan yardımcıları, medyaya kampanyada çalışacak ajanlarla görüşmelerin yapıldığı, hazırlanan raporun çok kısa sürede Cumhurbaşkanına sunulacağı, seçim beyannamesiyle ilgili komisyon kurulduğu haberlerini servis yapmaya başladı.

Genel merkez yönetiminin kampanyanın koordinatörlüğünü elinden kaçırmama çabaları süre dursun, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’nda farklı bir strateji izleyerek, genel merkez dışında çalışması olanları dinlemeye başladı. Tam o sırada çok da partinin dışından sayılmayan bir çalışma gündeme geldi. AK Partinin eski Ankara Milletvekili, Pollmark Araştırma Şirketi’nin sahibi Ertan Aydın’ın hazırladığı taslak kampanya çalışması Erdoğan’ın dikkatini çekti.

Erdoğan, bu çalışmadan haberdar olunca, hızlı bir şekilde kendisine sunum yapılmasını talep etti. İlk sunumdan etkilenen Erdoğan’ın daha geniş bir sunum için hızla ikinci bir randevu verdiği ve Aydın’ın kampanya taslağını hazırlayan ekipte Cumhurbaşkanlığı’nda uzun bir sunum daha yaptığı ortaya çıktı.

Seçim stratejisinin kurulmak istenen temellerini beğenen Erdoğan’ın, “Hemen hareket geçilsin, ne gerekiyorsa yapılsın, bu çalışmayı genel merkezle koordineli bir şekilde yürütün. Özellikle strateji ekibini sürece dahil edin” dediği belirtiliyor.

Hatta daha ileri giderek, derhal Ankara ve İstanbul’da ofis tutulması, gerekli elemanların belirlenmesi, Ertan Aydın’ın kampanya çizgisine göre çalışmaların başlatılması talimatı verdiği kulislerde konuşulan konular arasında.

Bakalım, AK Parti’nin seçim kampanyasının yeni Erol Olçok’u Ertan Aydın olabilecek mi? Bu fikre parti yönetimindeki bazı isimlerin pek de sıcak bakmadığı konuşuluyor. Bu sürecin patronu olmayı isteyen çok parti yöneticisi olduğunu biliyoruz. Seçim kampanyasındaki işleri üstlenmek için partinin kapısında bekleyen çok sayıda ajansın da bu gelişmeden hoşlanmadığı anlatılanlar arasında.

Peki, mutsuzluğun nedeni partiye hizmet yarışı mı yoksa iyi bir gelir kapısının kapanmasını mı ayrı bir tartışma konusu. “Elmanın kurdu içinde olur” derler… AK Parti’deki seçim kampanyası sürecinde, tüm yöneticiler el ele mi verecek yoksa oyun dışında kalanlar mı olacak zamanla göreceğiz.

Kampanyada genel olarak, pozitif bir gündem üzerinden gidilmesi planlanıyor. ‘Doğruya doğru’ mesajı üzerinden doğru yapılanlar öne çıkartılacak. Yanlışlardan dönülmeye yönelik mesajlar verilecek. Birkaç açılım, ekonomiye yönelik öncelikler, dış politikada pozitif bir dil, hamaset yerine feraset söylemi gibi içi doldurulacak başlıklar yer alacak. Yani, bu hamur daha çok su kaldıracak.

Kampanyanın ayrıntılarına gelince…

O da başka bir yazının konusu olacak…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Nuray Babacan Arşivi