Hayatta ilk defa çok sevdiğim futbolu özür dileyerek ve utanarak yazıyorum.
Bunca yangın acısı varken futbol yazmak hiç kolay değil. Kim yakıyor, neden yanıyor, kim söndürmüyor, niye söndürmüyor, söndüremiyor bunları tartışmak varken, genzimizde yanan çamların isi dururken futbol tartışmak anlamlı bile gelmiyor. “Hayat devam ediyor” demek yüzsüzlük gibi geliyor.
Tekrar söylüyorum, affınıza sığınarak yazıyorum.
Fenerbahçe’nin ilk ciddi hazırlık maçıydı. Hem rakip fena değildi hem de artık takımın oturmuş olması gerekiyordu. Ancak işler pek de yolunda görünmüyor. Bir kere baştan söyleyelim hala hızlı çıkış yapamıyor Fenerbahçe geri dönüşlerde yine eksik yakalanıyor …
Hızlanmak gerekiyor, ezber gerekiyor, çalışılmış planlar gerekiyor… Geri dönüşlerde eksik kalmamak gerekiyor. Üçüncü kez geri dönüşte az adamla yakalandığında Fenerbahçe golü yedi. Novak ve Ferdi’nin yerinde yeller esiyordu…. Kaçlı defans oynarsan oyna Novak’la olmaz, yetmez.
Sahi bu Pereira kariyerinde kaç sezon 3’lü defans oynattı, kaç başarı kazandı üçlü defansla? Ya da Fener’de hangi cevherleri gördü ki 3’lü defansa niyetlendi? Ben daha üçlü defansla başarılı olmuş Türk takımı varsa da bilmiyorum. Fenerbahçe’nin üçlü defansı doğru dürüst denediğini bile hatırlamıyorum.
Üçlü defans fena aksıyor. Mesela Novak çok hata yapıyor, kanatlar defansa gerekli desteği veremiyor. Dinamo Kiev hücumcuları biraz becerikli olsa ilk yarı 3-4 gol bulabilirlerdi. Şimdiden söylüyorum bir Szalai daha bulmadan üçlü defans oynamak zor.
Bu defansın iyi tarafı Szalai ve Tisserand’ın geriden top çıkarışları. Ayrıca Tisserand’ın ataklara katılımı da umut verici.
Üçlü defansın tek avantajı eldeki yetenekli orta saha oyuncularından bir tane fazla yararlanma imkanı vermesi. İyi olur, çünkü mesela İrfan Can’a, mesela Ozan’a ilk 11’de yer verilmezse epey yazar çizeriz, “Ne oluyor hoca?” diye.
Miha Zacj enteresan. Kalmış görünüyor takımda. Aynı şekilde daha birkaç hafta öncesine kadar gideceği söylenen Gustavo da Pereira’nın gözüne girmiş gibi. Ama geçen yılki oyunlarına bakarsak ne kadar bu pozisyonları korurlar bilmek zor. Osayi ve Ferdi’nin de bence yerleri garanti değil.
“Fenerbahçe’nin Mesut sorunsalı” başlığını ne zaman atarız bilmiyorum ama gecikmeyebilir. Bu kadar yetenekli orta saha kenarda otururken, bu Mesut’a uzun boylu tahammül etmek zor. Umarım eski Mesut’a daha hızlı döner, en azından yaklaşır. “Biliyor ama yapamıyor” havası var şu sıralar.
Kısaca Fenerbahçe kadrosuna takviye şart. Santrafor oynatılan eldekilerin hiçbiri kesmez, gerçeği şart. Sol bek ve kanatlara da destek gerekiyor gibi. Transferlerde artık hızlanmakta da fayda var, on gün kaldı şurada?