FUTBOL BU KADAR BASİT İŞTE…

İsmail Kartal bize bir şeyi hatırlattı; futbol aslında basit bir oyundur. Elinizdeki oyuncu kadrosundan birbirine uyumlu, birbirini tamamlayan isimleri bir araya getirip, doğru 11’i bir araya getirmeniz gerekiyor. Doğru 11’i bulunca takım oyununu oturtabiliyorsunuz. Gerisi de çorap söküğü gibi geliyor.
Takım oyunu oturunca bireysel performanslar artıyor. Bireysel performanslar yükselince takım oyunu çok daha etkili oluyor ve üst üste alınan puanlarla özgüven yükseliyor.
Takım oyunu oturunca ilk 11’in önemi de ikinci plana düşüyor, eksiklerin önemi azalıyor. Mesela bugün savunmanın iki kilit ismi Kim ve Szalai’nin yokluğunu önemseyen var mıydı? Orta sahanın tüm sorunlarını çözen Crespo’nun yokluğuna “eyvah” diyen var mıydı?
Maç, takımın en enteresan ismi Rossi’nin erken golüyle başladı. Nazım Sangari’nin uzun pasıyla sağ kanattan kaleye inan Rossi, en iyi yaptığı vuruşla dar açıdan golü atmayı başardı. Sahada varlığı çoğu zaman hissedilmeyen Rossi, her maç ne yapıp edip ya gol atıyor ya asist yapıyor.
Gol sonrasında Fenerbahçe alışıldığı şekliyle sağ kanat ataklarıyla etkili oldu. Kendine güveni iyice artan ve top oynamaktan yeniden keyif almaya başlayan Mert Hakan takımın en mücadeleci ismi olarak öne çıkıyor. İrfan Can’la iyi anlaşıp sağ kanadı etkili kullanıyorlar.
Bu maçta kendilerine ayak uydurup üçlüyü tamamlayan isim Nazım Sangare oldu. Nazım da formunu yükselten isimlerden.
İrfan Can’ı yeteri kadar çalışkan olmamakla eleştirenleri anlamak mümkün ama şurası da bir gerçek, yeteneklerini sergilediğinde O’nu seyretmek büyük zevk. Sağ kanatta sol ayağıyla yaptığı işler her futbol severi heyecanlandıracak cinsten.
Kim ve Szalai’nin yokluğunda Ferdi gecenin savunma nöbetçisi gibiydi, normalden az çıktı ileri… Hal böyle olunca Fenerbahçe sol kanadı hücumda yeteri kadar kullanamadı.
Gustavo, Crespo’nun etkinliğine ulaşamasa da orta sahada önemli bir zafiyete izin vermediği söylenebilir. Ancak kimi hücumlardan geç dönünce Gaziantep’e atak yapma şansı verecek boşluklar doğdu.
İlk yarıda önemli fırsatlardan yararlanamayan Serdar 57 dakikada direğe takılıp bir de penaltı kaçırdı. O kaçırdı ama Mert Hakan asist çabasından vazgeçmedi. Nitekim 60 dakikada Mert Hakan’ın asistiyle Serdar takımın ikinci golünü buldu.
Ancak kısa bir süre sonra, Crespo ve Kim olsa yenmeyecek bir golle Gaziantep farkı bire indirdi.
İsmail Kartal’ın buna cevabı Arda ve Valencia’yı oyuna almak oldu. Fenerbahçe yeni girenlerin enerjisiyle yüklenince Zajc aradığı fırsatı yakalayıp ligdeki 9. golünü attı, hem de yine şık hareketlerle ve güzel bir vuruşla…
Maç böyle bitecekken Gaziantep 95. Dakikada Tisserand’ın eline çarpan topta VAR kararıyla verilen penaltıyla ikinci golünü buldu. Ve maç bir dakika sonra Berisha’nın kaçırdığı golün ardından 3-2 bitti. Fenerbahçe galibiyet serisini bir maç daha eklemiş oldu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ümit Sezgin Arşivi