Hayat Zarrab’a güzel

Hayat Zarrab’a güzel
Halkbank’ın ABD’nin İran’a yönelik ekonomik yaptırımlarını ihlal etmekle suçlandığı davada önce sanık olarak yargılanan, daha sonra paylaştığı bilgilerle “tanık koruma programına” alınarak itirafçı olan İran...

Halkbank’ın ABD’nin İran’a yönelik ekonomik yaptırımlarını ihlal etmekle suçlandığı davada önce sanık olarak yargılanan, daha sonra paylaştığı bilgilerle “tanık koruma programına” alınarak itirafçı olan İran asıllı Türk iş insanı Reza Zarrab’ın, Türkiye’de yakın çevresi aracılığıyla ticaretini sürdürdüğü ve kendisine Türkiye’den sürekli para transferinin devam ettiği ortaya çıktı. Araştırmada, Zarrab’a Türkiye’den para transferi yapanların da ayrıntılı bir listesi verildi.

Euronews’in haberine göre, ABD’de faaliyet gösteren Organize Suçlar ve Yolsuzluk Raporlama Projesi (OCCRP) ve ‘Hukuk ve Suç’ isimli kuruluş ile Miami Herald gazetesi tarafından yapılan bir araştırmada, Zarrab’ın eski yasa dışı suç şebekesiyle ilişkilerini sürdürdüğü ve kendisine Türkiye’den çok sayıda olağan dışı banka havalesi geldiği bilgisine yer verildi.

EN YAKININDAKİ İSİM TÜRKİYE’DE ŞİRKET KURDU
OCCRP’nin araştırma dosyasına göre, Zarrab’ın 2017 yılında itirafçı olması için yaptığı başvurudan sonra en yakınındaki İranlı iş insanı Amir Fathrazi, Türkiye’de yeni bir şirket kurdu ve bu şirketin kurucu başkanlığını Zarrab’ın savunmasında görev alan New York’taki avukatının erkek kardeşi Sami Al-Bazz üstlendi. Kara para aklama faaliyetlerini yakından takip eden kaynaklara göre avukat Şems Al Bazz şu anda Zarrab’ın Miami’de özel idari asistanı gibi çalışıyor. Fathrazi’nin Royal Holding şirketinin hissedarı olduğu ifade edilen araştırmada, Zarrab’ın İran için milyarlarca doları bu şirket aracılığıyla akladığı belirtiliyor.

TÜRKİYE’DEN YAPILAN PARA TRANSFERLERİ
Araştırmada, Zarrab’a Türkiye’den para transferi yapanların da ayrıntılı bir listesi verildi. Araştırmada, Türkiye’de kayıtlı Amir Al Gayrimenkul Yatırımları Anonim Şirketinin, kağıt üzerinde emlak yatırım şirketi olarak gözükmesine rağmen bu kurumun Zarrab’ın yasa dışı para trasferi için kullandığı onlarca paravan şirketten birisi olduğu öne sürüldü.
OCCRP’nin ulaştığı bilgilere göre, Florida’da lüks içinde yaşayan Zarrab’a uluslararası şirketlerden ve Türkiye’de kara para aklama işiyle bağlantısı olmayan insanlardan sürekli para transferi geliyor. Türkiye’de Suat Aktaş, 2020 yılı haziran ayında 78 bin dolar Zarrab’ın Portekiz’de yaşayan eski evinin sahibine para transfer etti. Bu para, Standard Chartered Bank’ın Mahhattan şubesinde ulaştırıldı. Bu İngiliz Bankası, Zarrab ile ilgili 10 şirket için 2007 ila 2015 yılları arasında 1,2 milyar dolardan fazla para işlemi yaptı.

Zarrab küçük para trasferlerini de Türkiye’den yapmaktan çekinmedi.

2020 yılı Temmuz ayında yetiştirdiği atların transferi için yaptığı bin 600 dolarlık harcama yine Türkiye’de İstanbul’da bir otomobili şirketi için muhasebecilik yapan Uğur Kolcu’dan geldi. Ardından Erhan Okçuoğlu isimli şahıs, Zarrab için çalışan bir at yetiştiricisi Endel Ots için 3 bin 500 dolar para transfer etti. Bu kişi, Zarrab’ın eski kız arkadaşı için eğitim verdiğini kabul etti.

ZARRAB AVUKATININ KREDİ KARTINI KULLANIYOR
Zarrab’ın, bunların dışında para ihtiyacını karşılamak için yaptırımlarla ilgili savunmasında avukatlığını yapan Erich C. Ferrari ardına çıkartılmış American Express’in yüksek limitli platinyum kredi kartı kullandığı ortaya çıktı.
Araştırmada, bu konuda avukatın açıklamalarına ve yine ABD’li uzmanların görüşlerine de yer verildi.

ABD’DE ZARRAB DAVASINA YENİ BİR GİZLİ DOSYA DAHA EKLENDİ

New York Güney Bölgesi Federal Mahkemesi’nde 2016 yılının Mart ayından bu yana devam eden Reza Zarrab davasının kayıtlarına 712 sıra numarasıyla önceki gün yeni bir gizli dosya daha eklendi. Davanın görülmeye başlamasından bu yana kayıtlara geçen gizli dosya sayısı 50’ye yaklaştı.

Voice of America’dan Can Kamiloğlu’nun haberine göre davada, gizlilik kaydıyla dava dosyasında yer alan ilk iddianame gizlilik kaydı kaldırılarak açılmıştı. Eski Halkbank Genel Müdürü Mehmet Hakan Atilla’nın yargılandığı ve jürili duruşmaların başladığı 2017 yılında dava kayıtlarına 4 gizli dosya daha eklendi.

Zarrab’ın tutuksuz yargılanmak üzere kefaletle serbest bırakıldığı 2018 yılında ise dava dosyasının kayıtlarına 17 yeni gizli dosya daha eklendi. Halkbank’ın Zarrab davasında sanık olarak yargılanmaya başladığı 2019 yılında da 10 gizli dosya dava kayıtlarına girdi. Halkbank davasının sürdüğü 2020 yılında da 11 ayrı gizli dosya dava kayıtlarında yer aldı.

GİZLİ DOSYALARDA NE VAR?
Gizli dosyaların açıklanmasıyla birlikte Zarrab’ın 3 yılı aşkın bir süredir serbest kaldığı ortaya çıkmış, neden üç yılı aşkın bir süredir kefaletle serbest bırakılmasının gizli kaldığı hukukçular tarafından eleştirilmişti.

VOA Türkçe’nin görüşlerine başvurduğu farklı hukukçular, Zarrab davasındaki gizli dosyaların arasında yeni iddianameleri, yeni deliller, yeni tanık ifadeleri, üçüncü şahısların mahkemeye sunduğu dilekçeler, savunma ve savcılığın yazışmaları ve içeriğinin henüz kamuyla paylaşılması uygun görülmeyen belgeler olarak ifade ediyor. Hukukçular, dava dosyasında yer alan gizli dosyalarda yer alan belgelerin sadece bir sayfa olabileceği gibi yüzlerce sayfadan da oluşabileceğini belirtiyor.

GİZLİ DOSYALAR NE ZAMAN AÇILACAK?
Zarrab davasındaki bazı gizli dosyalar davanın başlangıcı olan 2016 yılından itibaren gizlilik kararı kaldırılarak açılmaya başlandı ancak hala üzerinde gizlilik kaydı bulunan ve henüz açılmayan çok sayıda dosya var. Zarrab davasında, farklı zamanlarda gizlilik kaydıyla dava dosyasına konulan belgelerin bazılarının kamuya açılacağı belirtilmişti. Hakim Richard Berman, geçtiğimiz kasım ayında savunma ve savcılığa gönderdiği mektupta, son gelişmeler çerçevesinde dava dosyasındaki bazı gizli belgeler için gizlilik kararının kaldırılmasına itirazlarının olup olmadığını sormuştu. Berman’ın mektubuna taraflardan yanıt gelmiş, New York Güney Bölgesi Başsavcısı Damian Williams, hakim Berman’a yazdığı cevap mektubunda savunma ve savcılığın, hakimin gerekli gördüğü şekilde son gelişmelerle ilgili dosyada üzerinde gizlilik kararı bulunan bazı belgelerin kamuya açılmasına bir itirazı olmadığı belirtmişti.

Ancak açıklamanın yapıldığı zamandan bugüne kadar Zarrab davasında gizlilik kararı kaldırılan herhangi bir dosya olmadı. Hukukçular, gizlilik kararının kaldırılması beklenen dosyalar arasında, öncelikle 2018 yılında Zarrab’ın serbest bırakılmasıyla ve kefalet talebiyle ilgili yazışmalar, üçüncü şahısların mahkemeye Zarrab’ın nerede olduğuyla ilgili başvuruları ve bu süreçte savcılık ve savunmanın dilekçeleriyle yazışmalarının bulunduğu gizli dosyaların açılabileceği görüşünde. Buna karşın hukukçular, halen devam eden Halkbank davası, Zarrab’ın çeşitli ifadeleri, varsa yeni iddianame, delil ve tanık ifadeleriyle ilgili gizli dosyaların ise henüz açılmayacağını düşünüyor.

ZARRAB OH NE RAHAT

ABD Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi (Organized Crime and Corruption Reporting Project) , Law&Crime ve Miami Herald’ın ortaklaşa yürüttüğü araştırma, Zarrab’ın Amerika’da lüks hayat sürdüğünü de ortaya koydu.
Sözcü’de yer alan habere göre muhabirler, Zarrab’ı Miami’deki Coconut Grove’a kadar takip etti. Zarrab’ın şu sıralar Miami’de Biscayne Körfezi manzaralı ultra lüks bir gökdelende 3.6 milyon dolarlık evde oturduğu da ortaya çıkarıldı. Floridalı iç mimarın iddiasına göre, Miami’nin kuzeybatısındaki Davie’de bir eve taşınan Zarrab, kendisini ‘John Kaplan’ olarak tanıştırdı ve Türkiye’den geldiğini söyledi. Kayıtlara göre, Zarrab’ın İkiz At Çiftliği’ni 1,2 milyon dolara satın aldı. Zarrab’ın, “Aaron Goldsmith” adını alarak bir binicilik merkezi kurduğu da belirtiliyor. WhatsApp fotoğrafında Zarrab’ın kolundaki yüzbinlerce dolara satılan Richard Mille İsviçre saati dikkat
çekiyor.