Hazır Başlamışken

İki haftadır bu köşe yazısını kurguluyorum. Geçen hafta bir fikir daha önemli geldi beklettim. Demek kısmet siyasi anamda hareketli olan bu haftayaymış. O zaman tabii ki başlığı farklı olacaktı.
Dijital dünya sadece hızlanmakla kalmıyor, artık fiziksel dünyayı etkilemeye de başlıyor. Bir süre önce dijitalden bahsederken, “zaman bulursak bakarız” diyenler, şimdi dijitalden konuşunca kulak kesiliyorlar. Bakanlar siyasi geleceklerini önce twitter’dan sonra instagram’dan yakında da tik tok’tan anons eder duruma geldiler.
Tabii hükümetler trendlere göre değişiklik gösterir ama devlet yapıları bu konuda biraz daha tutucudur. Daha zor hareket ederler. O yüzden bu yazının ana konusunda bir şeyler yazmak için sakin davrandım. Sindirmek gerektiğini düşündüm. Devletin artık, internet dünyasını ve sorunlarını çözmek için bazı aksiyonlar alması şart.
Üst kurullar
Uzun zamandır yazıyorum bir kere daha mutlaka dile getirmek gerektiğini düşünüyorum, BTK ile RTÜK artık birleşmeli. Özel yapıya kavuşturulmalı. Başında bir genel müdür olmalı. Cezalar alanından ziyade düzenlemler ve regülasyonlar alanında bulunmalı.
Kosgeb
2000 yılından bu yana hakkında belki onlarca ciddi mesele ve soruşturma basına yansıdı. Çoğunlukla destekler ve desteklerin verilmesi ile ilgili ayyuka çıkan konulardan yola çıkarak, bu kurumun ivedilikle kapatılması gerekiyor. En son uzay taşımacılığı desteği hakkında “biz onu sadece orada görünsün diye koyduk” sözünü Mersin Kosgeb Başkanından üzülerek kulaklarımla duydum. Halbuki uzay taşımacılığı gibi konularda fikirler üretecek şirketler gelecek on yılda bu ülke için çok önemli olacak.
TDK
Türk dilinin yaşaması için faaliyet göstermesi gereken bir kurum, ne yazık ki; her yıl Türkçeleştirme çabalarının ti’ye alınmasından başka hiçbir faaliyeti ile anılmıyor. Halbuki Türk dili kelime çevirilerinden çok daha önemli bir konu ve ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor. Çok merak ediyorum, “Selfie”yi Türkçeleştirmek için bir gününü harcayan ve sonra bunu bir “Selfie” ile kutlayan ekip, Wikipedia’daki Türkçe içeriğin azlığından haberdar mı? Veya bir Türkçe ses tanımlama sisteminin oluşturulmasına yardımcı oldu mu? İnternet üzerinde Türkçe’nin yaygınlığı konusunda bir raporu var mı?
Son olarak alan adları
Yazılacak daha çok konu var ancak alan adları önemlilerinden biri. Yönetimi ODTÜ’den BTK’ya geçen alan adı sistemi konusunda, yeni yapılanma oluyor diye şimdiye kadar birşey yazmadım ama hala ODTÜ’nin 20-30 yıl önce belirlediği garip sistem devam ediyor. Şirketler ticari gazete yada patent başvurusu yapmak zorunda kalıyor. Artık alan adı işinin dünyanın her yerinde olduğu gibi “first come first served” yani ilk gelen alır sistemine dönmesi lazım.
Rahmetli Mustafa Akgül hoca zamanında İnternet Üst Kurulu vardı. Sonra gelen bütün yöneticiler kurumu zayıflattı. İnternet konusunda gündem konularından ziyade, geleceği, oluşumu, felsefesi ve etiği konusunda konuşacak kurumlara ihtiyaç olduğu aşikar. Buraları yeniden düzenleyecek ve TBV önderliğinde yıllardır şekle soktuğumuz bilişim dernekleri platformu gibi bir yapıya çevirecek yöneticilerin başa getirilmesine ihtiyaç var.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Atıf Ünaldı Arşivi