Herkes Önce Enflasyon Sonra Büyüme Diyor…

Sanıyorum bir ay önce yazdığım bir rapordaki öngörüm elle tutulur hale gelmeye başladı. Küresel anlamda dalga dalga yayılan eğilim artık şu:

“Önceliğimiz enflasyon, büyümeye sonra bakarız…”

Hatırlarsanız şöyle bir seçenekle karşı karşıya olduğumuzun altını çizmiştim. Ya büyümeden feragat edilecek ya da enflasyonla mücadeleden. Gelişmiş ülkeler tercihlerini yapmış gibi gözüküyor.

Özellikle Avrupa ülkelerinin enflasyon konusundaki endişeleri ciddi boyuta ulaşınca, Avrupa Merkez Bankası üyeleri faiz oranlarını sıfırın üzerine çıkarmaya giderek daha sıcak bakmaya başladı. Hatta temmuzda 25 baz puanlık faiz artışını değerlendirdikleri, yıl bitmeden en az iki ilave faiz artışına gidebilecekleri konuşuluyor.

Hatırlarsak, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Christine Lagarde, tahvil alım programının bu yılın üçüncü çeyreğinde sona ereceğini ve faiz artırımının bundan hemen sonra başlayacağını ifade etmişti. Burada ima edilenin Temmuz Ayı olduğu anlaşılıyor. Daha önce de belirttiğim gibi 2023 yılına kalması beklenen faiz artışı öne çekilmiş oldu.

Döviz Sepetini Yakından Takip Edelim…

Buna rağmen Euro/Dolar paritesindeki zayıflık devam ediyor. Geriye dönüp baktığımızda 2017 yılından da düşük seviyeler test ediliyor. Hal böyleyken 1.00 seviyesini deneyeceğini söyleyenlerin sayısı artarken, bunun Euro cinsinden maliyetleri olanlara ciddi bir fırsat yaratmış olduğunu söyleyebiliriz. Tabii Türk Sanayinde maliyetler hala birçok sektörde Dolar cinsinden. Ancak teknoloji ürünleri ve hizmet sektöründe Euro fiyatlama daha çok tercih ediliyor. Hem bireylerin hem de firmaların Euro girdilerine karşı kendilerini hedge edebilecekleri bir durum yaşandı geride kalan günlerde.

Burada en önemli nokta döviz sepetinin takip edilmesi. Eğer döviz sepeti bir önceki güne göre düşük seyrediyorsa paritedeki gerilemeden fayda sağlamak değer yaratan bir yaklaşım olabilir. Daha kolayı hem parite hem de Dolar/TL’nin bir önceki güne göre gevşek seyrettiği anları değerlendirmek diyebilirim. Eldeki tüm parametreler kurların önünde sonunda tekrar yükseleceğini gösterdiği için, sakin zamanları her zaman doğru değerlendirmek gerekir diye düşünüyorum.
Zaten piyasalarda olan biten söylediklerimi kanıtlar nitelikte.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Emre Alkin Arşivi