“Hırslarınız, başarılarınız hepsi sizin olsun, bana beni geri verin”

Üzerinden çok uzun zaman geçmiş gibi gelen çocukluk hayalleri, günümüzün tüm çetrefilli haline ayak uydurma, yalnızlık, kendine sırtını dönme... Günümüzün takvim tanımayan sorunları bunlar sanırım. Yaş, sınıf, cinsiyet fark etmeksizin hepimiz farklı hızlarda da olsa aynı maskelerle aynı yolda ilerliyoruz. Bu mevzuları, bu topraklarda en kral şekilde Yavuz Çetin “Yaşamak İstemem” şarkısında anlatmıştı esasında. Ama yeni gelenlere de kapımız açık elbette. Üstelik henüz yirmili yaşlarının başında olmalarına rağmen gözü dünyaya açıksa bu arkadaşların, pek tabii başımızın üstünde yeri var. Kafa kağıdı yeni dertleri eski, ‘suyu sabunu’ şarkılarından eksik etmeyen Bulvar da bu meseleleri erken vakit omuzlarına almış bir grup. Vokalde Batuhan Ateş, elektro gitarda İsmail Alp Aydemir, davulda Emre Budak, bas gitar, synthesizer ve piyanoda ise Bora Üzeyir İmamoğlu’ndan oluşan Bulvar’la hem müzik geçmişlerini hem BBI Music etiketiyle yayınlanan yeni şarkıları “Artık Sizden Biriyim”i konuştuk.

İlk tekliniz “Bilmem Neden”in yayınlanışının üzerinden 5 yıl geçmiş. Fena bir süre değil. Biraz bu 5 yılı anlatır mısınız?

Batuhan: “Bilmem Neden”i yayınladığımızda 17 yaşımızdaydık. Müziği ve sektörü bilmeyen 4 liseli gençtik. Üzerine zaman geçince hayattaki hedeflerimizin ve müzik zevklerimizin farklılığından dolayı kadromuzda değişimler oldu. Bu sırada konserler vermeye ve şarkılar yayınlamaya devam ettik. Normalde full band olarak çalışırken pandemiyle birlikte bunun zorlaşmasından dolayı akustik bir EP yapma kararı aldık. Bu EP grup için önemli bir dönüm noktası oldu. Dinleyici sayımız ve stream’lerimiz büyük ölçüde arttı. EP’den sonra “Rüyamdaki Kız”, “Yok Oldum” ve geçtiğimiz haftalarda da “Artık Sizden Biriyim” isimli şarkılarımızı yayınladık.

Emre: Bulvar'a 2018 yılında dahil oldum. "En Uzun Gece"nin tüm yaratım sürecinde birlikteydik, çok keyifli bir süreçti. O günden bu güne gelişmekte olan bir "Bulvar" görüyorsunuz. Bu gelişimlerin kişisel olarak çalışmalarımızın bir ürünü olduğunu düşünüyorum. Son teklimiz olan "Artık Sizden Biriyim" Bulvar'ın dinleyicisiyle olan bütünlüğünü, söz ve müziğiyle tamamlanmasını anlatmıştır.

Şimdi nasıl gidiyor işler? Beklediğiniz yerde misiniz? Ya da “bir yerde olmak” gibi bir beklentiniz var mıydı?

B: Önümüzdeki aylar için konser vermeye öncelik koyduk. Bir yandan da şarkılar hazırlamaya devam edeceğiz. Her grup gibi bizim de beklentilerimiz var. Yaptığımız işlerin karşılığını almak, şarkılarımızın dinlenmesi, konserlerde eşlik edilmesi gibi.

Rüyamdaki Kız’dan sonra epey bir zaman geçti. Neden bu arada hiç şarkı yayınlamadınız?

A: “Rüyamdaki Kız” bizim için farklı bir başlangıçtı. Pandemiden sonraki ilk konserimizi bu şarkının klip lansmanında yapmıştık. Aynı zamanda klibi olan da ilk şarkımızdı. Bu konserden sonra hedefimizi biraz daha sound’umuzu değiştirmeye ve konser sayımızı arttırmaya odaklandık. İptal olan konserler bu hedefimize ulaşmamızı zorlaştırsa da, sound değiştirmek için yaptığımız çalışmalar ve kendimizi tekrardan keşfediş süremiz bir sonraki şarkıyı yayınlamamızı geciktirdi. Ancak yeni teklimiz “Artık Sizden Biriyim”den sonra daha sık şarkı çıkarmayı grup olarak hedeflemekte ve bu konuda çalışmaktayız.

Yeni şarkınız “Artık Sizden Biriyim” yayınlandı. Sound’unun yanında çok sağlam, vurucu sözleri var. Buna daha önceki şarkılarınızda da rastlıyoruz. Derdinizi sade bir dille anlatıyorsunuz. Nasıl ortaya çıktı şarkı?

B: Öncelikle güzel yorumlarınız için teşekkür ederiz. Sözlerin genellikle en sade ve içten haliyle olmasına özen gösteriyorum. Şarkının söz ve müziği pandemi döneminde yazıldı. Yalnızlık ve bıkkınlık içeren depresif bir şarkı. O sıradaki gözlemlerimle birlikte yaşadığım duyguları yoğun bir şekilde aktardığımı düşünüyorum. Şarkının temeli “geçmişteki dertlerin güldüm şimdi hepsine” ve “en son ne zaman mutluydun kaç yaşında bir çocuktun” sözleriyle atıldı. İlk söz; geçmişte yaşadığımız dertleri yaşarken hiç bitmeyeceğini sanırken şimdi geriye dönüp bakınca ne kadar önemsiz olduğunu fark etmeyi anlatıyor. İkinci söz ise çocukluk hayallerimizde ne kadar mutlu olduğumuzdan fakat yaşadıkça bu hayallerin yok oluşundan bahsediyor.

Şarkıda bir yandan “geçmişteki dertlerine gülmüş”, ama “yeni geçmeyen dertlere” sahip birisi var. Bu yüzden mi artık “bizden” birisi?

A: İçinde bulunduğumuz kalıplaşmış toplum algıları bazen üzerimize öyle gelir ki kendimizi kendimizle bir savaş içinde buluruz. Aslında buradaki savaş kendimizi kaybetmek istemeyişimiz, içimizdeki beni korumak isteyişimizden ve onun için her şeyi yapabilecek olmamızdan kaynaklanır. Başarı, hırslar, toplum bizi bazen kendimizden uzaklaştırabilir. Sözlerdeki “Hırslarınız, başarılarınız hepsi sizin olsun, bana beni geri verin” dizeleri bunun bir isyanı.

Şarkıdaki kişi, küçükken kurduğu hayalleri, benliğini toplum yüzünden kaybetmiş durumda, toplumsal algıları, toplum beklentilerini kabullenmek zorunda kalmış biri. O hayalleri, umutları kaybettiği, artık bir beklentisi olmadığı için, bu şekilde yaşayan insanlara artık “Sizin yüzünüzden ‘sizden biriyim’” diyor.

Aynı kişinin kendine hayli uzak olduğunu düşünüyorum. Sürüye o kadar uymuş ki ölümü bile “geçiş ücreti” olarak görüyor. Doğru mu anlamışım?

B: Aslında kişi, kendinden gittikçe uzaklaşan biri. Sıradan bir tip olmayı dayatan sisteme karşı bir isyanı var. İşin sonunda sistemin bir kölesi olsa da içinde kendine dönmeyi bekleyen bir umut da var (“bana beni geri verin yoktur başka bir isteğim”). Şarkının sound’unu buna göre dizayn ettik. “Ölüm dediğin nedir ki günahlarınla ödediğin bir geçiş ücreti” kısmında ise isyan ettiği bu sistemde ölmekten de korkmadığından bahsediyor. Ölümün bile sıradanlığına bir isyanı var.

Bu anlattıklarınızın somut olarak vücuda gelmiş hallerini sayabilir misiniz desem neler koyarsınız önüme?

A: Netflix’te yayınlanan Uysallar dizisinin ana karakterinin yaşadıkları aslında tam olarak bu kişinin vücut bulmuş hali.

İnsanlar ne düşünür diyerek sakladığımız yanlarımız, bizi onlardan biri yapıyor.

Son olarak yeni bir şeyler var mı sizin tarafta?

A: İlk olarak Ekim ayının sonlarında sahnelere geri dönüyoruz. Şu an netleşen bir konserimiz var ve onun için hazırlanıyoruz. Kendi sound’umuzu son çıkardığımız şarkı gibi özelliklere nasıl büründürebileceğimizi öğrendik, yeni şarkılarımızda hep bu hissi taşıyan şarkılar yapmaya çalışacağız. Elimizde bu şekilde bitirilmeyi bekleyen 3 şarkımız var. 2022 sonuna doğru bir şarkı daha çıkartıp yılı kapatmak istiyoruz. Bunlara ek olarak, dinlenmelere göre kitlemizin bizim akustik tonumuzu sevdiğini düşünüyoruz. En çok dinlenen şarkılarımız akustik albümümüzde bulunuyor. Bu nedenle eski şarkılarımızı akustik olarak yapsak nasıl olurdu sorusunu sorarak bu şarkıların akustik versiyonlarını içeren bir Bulvar Akustik albümü yapmak istiyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Burak Soyer Arşivi