Hukuk ayaklar altında

Hukuk ayaklar altında
Anayasa Mahkemesi (AYM), tutuklu olarak yargılanan iş insanı ve Anadolu Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala’nın bireysel başvurusunu reddetti. AYM Genel Kurulu, Osman Kavala’nın ‘kişi hak ve özgürlüğü güvenliğinin...

Anayasa Mahkemesi (AYM), tutuklu olarak yargılanan iş insanı ve Anadolu Kültür A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala’nın bireysel başvurusunu reddetti. AYM Genel Kurulu, Osman Kavala’nın ‘kişi hak ve özgürlüğü güvenliğinin ihlâl edilmediğine’ karar verdi.
Gezi Parkı davasından beraat eden ve tahliyesine karşın, casusluk suçlaması nedeniyle tutukluluğunun devamına karar verilen Osman Kavala, Anayasa Mahkemesine başvurmuştu.
Kavala, 18 Aralık’ta 15 Temmuz 2016’daki başarısız darbe girişimi kapsamında “casuslukla” suçlandığı davada, hakim karşısına çıkmış ve tutukluluğunun devamına karar verilmişti.
İlk olarak Gezi olayları ile bağlantılı suçlamalar nedeniyle 1 Kasım 2017›de tutuklanan Osman Kavala, 3 yılı aşkın süredir cezaevinde bulunuyor.
İKİNCİ KEZ REDDETTİ
AYM, Osman Kavala’nın Gezi parkı davasından tutukluluğuna yönelik başvurusunu, 22 Mayıs 2019’da reddetmiş, bunun üzerine avukatları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurmuştu. AİHM, 10 Aralık 2019 tarihli kararında, Kavala’nın “makul şüphe olmadan, siyasi nedenlerle tutuklanması ve AYM’nin bireysel başvurusunu makul sürede incelenmemesi”ni gerekçe göstererek, bu durumun hak ihlali olduğunu belirterek, Kavala’nın derhal serbest bırakılmasını istemişti.
Kavala, “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’’ suçundan 2 yıllık tutukluluk süresini doldurduğu için tahliyesine karar verildi; ancak “casusluk” suçlaması nedeniyle hala cezaevinde bulunuyor.

AKIL ALIR GİBİ DEĞİL

Karar sonrası yazılı açıklama yapan Kavala şunları söyledi:
“Anayasa Mahkemesi’nin icat edilmiş, yasadaki tanıma uymayan ve hiçbir delile dayanmayan casusluk suçlamasıyla tutuklanmış olmamı hukuka uygun bulması, akıl alır gibi değildir. AYM’deki çoğunluğun hukuk normlarına uygun olmayan bu davranışı son derece endişe vericidir.”

Otoriter rejimlerde bile hukuki öngörülebilirlik var, Türkiye’de kalmadı

Bidebunu izle yayınında Anayasa Mahkemesi’nin Osman Kavala kararını değerlendiren eski AYM Raportörü Prof. Dr. Osman Can, AYM’den ihlal kararı beklediğini ve hayal kırıklığına uğradığını söyledi. Can kararı, “Hukuku ayakları altına aldık” sözleriyle değerlendirdi.
ÖNGÖRÜLEBİLİRLİK KALMADI
Can, kararın AYM içindeki sayısal dengeyle alakalı olduğunu ve son dönemde iç hukuka güvenin kalmadığını söyledi. Otoriter rejimlerde bile hukuki öngörülebilirlik olduğunu söyleyen Can, “Maalesef Türkiye’de bu da kalmadı. Ne yaparsak sonucu ne olur, bunu bilmiyoruz. Bir siyasi parti liderinin bir sözü Anayasa’nın önüne geçebiliyor. Öngörülebilirlik kalmadı. AYM son dönemde makas değiştirdi.” ifadelerini kullandı.
KARARI UYGULAMAK YARGIÇLARIN İŞİ DEĞİL
Yargıçların kırılgan bir durumda olduğunu vurgulayan Can şunları söyledi:
“AİHM karar veriyor ama siz uygulamıyorsunuz. AYM karar veriyor, uygulanmıyor. Bu noktada bunun yapılmasını sağlamak yargıçların işi değil. Bunu yürütme icra edecek. Bir ülke ‘Bizim hukukumuz daha iyi durumda’ diyebilir ancak bunun diyebilmek için AİHM standartlarının üzerinde bir özgürlük ve insan hakları standardına sahip olmanız gerekir. Biz bunun çok çok gerisindeyiz.”
AİHM ALMANYA İÇİN NE KADAR DIŞ GÜÇSE BİZİM İÇİN DE O KADAR DIŞ GÜÇ
AİHM kararlarına karşı gelişen “dış güç” söylemini ciddiye almanın mümkün olmadığını savunan Can, “AİHM 2008-2009 yıllarında Türkiye’nin AB ile uyum sürecini yeni gelişen demokrasilere örnek olarak gösteriyordu. AİHM, Almanya için, Fransa için ne kadar dış güçse, bizim içinde o kadar dış güçtür” dedi.