Abdullah Biricik

Abdullah Biricik

İMAJ VE İTİBAR KAYIPLARI

Önceki gün Kadıköy’deydim. Kalamış’tan Kadıköy sahile kadar yürüyüş yaptık.

Ne sarı lacivert renkler ne derbi havası ne de en ufak bir heyecan yoktu. Kalamış’ta bir restoranın önünde kalabalık dikkatimi çekti. Yayın arabası, spot ışıklar falan görünce “acaba” dedim.

Yaklaştım, medya mensubu bir arkadaşa sordum; “Yasak Elma” dizi çekimlerindeyiz dedi.

Büyük bir hayal kırıklığı ile oradan uzaklaşırken elinde mikrofon olan bir muhabir veya bir iki sokak röportajına denk geliriz diye düşündük ama nafile. Bir dönem 37 ülkede canlı yayınlanan, uluslararası haber ajanslarının son dakika olarak geçtiği Fenerbahçe-Galatasaray derbisi bırakın medyada, Fenerbahçe’nin kalbi Kadıköy’de bile hissedilmiyordu.

Soğutuldu insanlar futboldan. İlgi duymuyor artık sayısız taraftarlar Türkiye’nin en büyük derbisine.

Her iki takımın puan sıralamasındaki yeri de elbette önemli bir etken ancak bu ilgisizliğin asıl önemli nedeni puan tablosu değil. Birdenbire oluşan bir durum değil bu. Bu durum Yıldırım Demirören dönemi ile başlayan TFF ve Medya yapılanmasının bir sonucu olarak çıkıyor karşımıza. Futbolun yönetimsel süreçlerinde liyakatli isimlerin olmayışı, futbolun doğal seyrine yapılan müdahaleler, medya oluşumlarının ortaya çıkardığı subjektif bakış açıları, kulüplerin kötü yönetilmesi, sürekli uygulanan kural değişiklikleri ve de en önemlisi kaybolan adalet anlayışı, taraftarları periyodik bir istikrar ile futboldan soğuttu ve uzaklaştırdı.

Sözgelimi futbola ilgi duyulan ülkelerde yayın gelirleri %50-%80 bandında yükselirken, ülkemizde bu rakam %400 azalma eğiliminde. Tribünlerde azalan taraftar sayıları, gazete satışlarındaki düşüşler, televizyon yayınlarında diplerde seyreden reytingler belli başlı somut veriler olarak çıkıyor karşımıza.

Bu ilgisizlik ortamında oynandı Fenerbahçe-Galatasaray derbisi. Derbinin favorisi İsmail Kartal’ın tüm otoriteleri şaşırtacak derecede iyi noktalara getirdiği Fenerbahçe’ydi!

Hem güzel futbol oynatıyor hem de başarılı sonuçlar elde ediyordu. Kartal, Fenerbahçe’yi 56 puanla 3. sıraya kadar taşımayı başarmıştı. Son 7 maçta hiç kaybetmemiş 6 galibiyet elde etmişti.

Galatasaray’da ise tablo oldukça karamsardı. Fatih Terim’in yerine getirilen Domenec Torrent, aldığı başarısız sonuçlar ve negatif futbol anlayışı ile dikkat çekiyor, puan kayıplarında topu futbolculara atıyordu. Maç tahmin edildiği şekilde seyretti. Fenerbahçe oynayan, Galatasaray ise izleyen takım hüviyetindeydi. Maçı rahatlıkla Galatasaray yarı sahasına yığıp istediği skoru aldı Fenerbahçe. Hatta Galatasaray’a top göstermedi. Altay Bayındır, maçı yere yatmadan terlemeden tamamladı.

Maçı kaybedebilirsiniz ama Galatasaray’ı bu kadar aciz bir hale getiremezsiniz. Galatasaray bu sezon çok hata yaptı ama en büyük hatası Domenec Torrent tercihi oldu! Süper Ligin liyakatsız kadrolarla yaşadığı düşüşü ve imaj kaybını Galatasaray Kulübü yetersiz yönetim anlayışı ile ayrıca yaşadı.

Galatasaray, Burak Elmas yönetimi ve Torrent tercihi ile sadece maç kaybetmedi. Ciddi bir imaj ve itibar kaybı yaşadı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Abdullah Biricik Arşivi