İSTİFASININ PERDE ARKASI

İSTİFASININ PERDE ARKASI
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa krizi de, haftasonu sokağa çıkmayasağı kararı gibi akşamın geç saatlerinde gündeme düştü ve 2.5 saat sürenbir kaos yarattı. Soylu’nun birbiriyle bağlantılı bu iki hamlesi,...

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun istifa krizi de, haftasonu sokağa çıkma
yasağı kararı gibi akşamın geç saatlerinde gündeme düştü ve 2.5 saat süren
bir kaos yarattı. Soylu’nun birbiriyle bağlantılı bu iki hamlesi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın istifayı kabul etmemesiyle son buldu.
Peki gerçekten son buldu mu, yoksa
yeni mi başlıyor.
İstifa krizini yorumlamak için AK
Parti’deki Süleyman Soylu başlığına özel
olarak bakmak ve önceki geceki krize
kadar hangi badirelerin atlatıldığını
hatırlamak gerekir. Zira, bu çekirgenin
üçüncü sıçrayışı, bir dördüncüsü olur mu
emin değiliz.
Geriye doğru gidersek, Süleyman Soylu
ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak
arasında yaşanan gerginlikleri hatırlamak gerekir. Erdoğan sonrasına ilişkin
planları olan bu iki siyasi arasında, önce
İstanbul seçimleri ardından da Trabzon
yönetimiyle ilgili kriz yaşandı. Hem,
partinin Trabzon il yönetimi, hem de
Trabzonspor yönetiminde kimin olacağı
konusunda iki siyasi arasında kavgaya
neden oldu. Hatta kapalı kapılar ardında,
korumaların olduğu bir ortamda kavga
ettikleri de iddialar arasında yer aldı.
Bundan daha yeni olan başka bir kriz
ise Süleyman Soylu’nun hazırlayarak
TBMM’ye gönderdiği güvenlik soruşturması yasa taslağında yaşandı. Soylu’nun
yasası, AK Parti milletvekilleri tarafından
adeta delik deşik edildi. Fazla güvenlikçi
ve özgürlük kısıtlayıcı bulunan bu düzenleme, yasama sürecine geçemedi. Önce
Meçlis’te ardında, Cumhurbaşkanlığı
Sarayı’nda peşpeşe yapılan toplantılara
konu oldu.
Soylu’nun yasa teklifinin delik deşik
edilmesine ve engel çıkartılmasına çok
sinirlendiği ve “Bu koşullarda çalışamam” diyerek istifa tehditinde bulunduğu iddia edildi. Cumhurbaşkanı Tayyip
Erdoğan’ın araya girip gönlünü aldığı
ve o dönem çıktığı bir seyahate, heyette olmamasına rağmen son dakikada
Soylu’yu da aldığı anlatıldı. Tartışma
konusu olan Güvenlik Soruşturması
Taslağının hala askıda olduğunu da
anımsatalım.
Önceki güne gelince… Koronavirüs
ile mücadele kapsamında hafta sonu
sokağa çıkma yasağı ilan edilmesiyle
ilgili hazırlıklar çok kötü yönetildi. İşin
ilginci bir aydan fazla süreden beri
süreci yöneten Sağlık Bakanı Fahrettin
Koca ile Bilim Kurulu’nun bu karardan
son dakikada haberi oldu. Halkın paniğe kapılmaması için süreç yönetimi
yapılmasına ilişkin herhangi bir çalışma
yapılmadığı öğrenildi.
Herkesin gördüğü gibi bir ayda gösterilen çaba, paniğe kapılan halkın
sokaklara dökülmesiyle bir gece de heba
edildi. Tabi bunun hem parti içerisinde
hem de hükümette yansımaları oldu.
Gelelim gündeme bomba gibi düşen
son iddiaya. Anlatılan o ki; Sağlık Bakanı
Fahrettin Koca, hafta sonu sokağa çıkma
kararının yarattığı felakete çok kızdı.
Kendisine haber verilmeden alınan bu
karar nedeniyle tepki gösterdi. Bu tepkisini açıkça yapılan görüşmelerde dile
getirdi. Bu koşullarda çalışamayacağını
ve istifa etmeye hazır olduğunu söyledi.
Sağlık bakanının tepkisi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından
kontrol altına alındı. Ancak Erdoğan’ın,
sürece kötü yönettiği için Soylu’ya tepki
gösterdiği ve sert çıktığı aktarıldı. Bu
gelişmeler üzerine Soylu da içinde istifa
geçmeyen, istifa mektubunu yayınladı.
Sürecin bundan sonrası, herkesin
gördüğü gibi AK trollerin kapışmasına
dönüştü. Soylu’nun gitme olasılığına
sevinenler, derhal bakanlığa kimin
getirileceğine ilişkin haberler yaymaya
başladılar. Pelikancılar sevinç içinde twetler atarken, partinin milliyetçi
kanadı, Soylu’ya sahip çıktı. Gece yarısı
destek kampanyaları başlattı.
Erdoğan ise böylesine kritik bir süreçte, artarda bakanlarını kaybeden başkan
olmamak için frene bastı. Ayrıca Erdoğan’ın istifayı işleme koymama konusunda zor ikna edildiği de gelen bilgiler
arasında.
Zira, bunun günlük sonuçları bir süre
sonra unutulsa bile, orta vadeli siyasi
sonuçları olacaktı. Hem ittifak ortağı
MHP ile ilişkilerinde sıkıntı doğabilir,
hem kabine dışındaki Soylu rahat durmayabilirdi.
Şimdilik kriz, yara bandıyla kapatıldı.
Ancak, çare olmadığını ve operasyon
gerektiğini herkes görüyor gibi.