Kavala’da durum bildiğiniz gibi

Kavala’da durum bildiğiniz gibi
Yargıtay’ın bozduğu Çarşı Davası ile İstinaf Mahkemesi’nin bozduğu Gezi Parkı Davası’nın birleştirilmesiyle yeniden başlayan davanın üçüncü duruşması, dün İstanbul'da Çağlayan Adliyesi'ndeki 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde...

Yargıtay’ın bozduğu Çarşı Davası ile İstinaf Mahkemesi’nin bozduğu Gezi Parkı Davası’nın birleştirilmesiyle yeniden başlayan davanın üçüncü duruşması, dün İstanbul'da Çağlayan Adliyesi'ndeki 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Savcılık, Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamını istedi. Mahkeme de oy çokluğuyla bu talebi kabul etti. Bir sonraki duruşma 12 Şubat’ta yapılacak.

Osman Kavala, 52 kişinin yargılandığı Gezi-Çarşı davasının tek tutuklu sanığı ve 4 yılı aşkın süredir cezaevinde bulunuyor. Hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından verilen tutukluluğunun son bulması gerektiği yönündeki kararlardan sonra tahliye edilmeyen Osman Kavala, ikinci duruşma öncesinde “savunma yapmasının artık anlamsız olduğunu” söyleyerek duruşmalara katılmayacağını açıklamıştı.

Çok sanıklı olması nedeniyle daha büyük olan 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görülen duruşmayı, sanıklar, yakınları ve avukatlarının yanı sıra Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu, birçok yabancı ülke ve uluslararası hak örgütlerinin temsilcileri de izledi.

TAHLİYESİNİ TALEP EDİYORUZ
Davanın tek tutuklu sanığı Osman Kavala’nın avukatlarından İlkan Koyuncu, “Osman Kavala’nın ,yıldır cezaevinde tutulabilmesi casus olmadığının, arkasında dış güçlerin olmadığının en büyük kanıtıdır. Siyasi iklim daha uygun gözüküyor, bu duruşmada ev hapsi ile de olsa tahliyesini talep ediyoruz” dedi.

Kavala’nın avukatlarından Köksal Bayraktar ise beraat talep etti ve AİHM kararlarının uygulanmasını istedi.

SAVUNMA YAPMIYORUZ, GEZİ’Yİ ANLATIYORUZ


Sanıklardan avukat Can Atalay savunma yapmadıklarını, Gezi’yi anlatmaya geldiklerini söyledi. Atalay, “Barışçıl gösterilerle hükümeti protesto etmek, ‘Hükümet istifa’ demek, kent hakkını savunmak, şiddetsiz eylem ya da sivil itaatsizlik gerçekten de Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya veya Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs suçunu oluşturur mu?” diye sordu.

Atalay, iddianamede Avrupa fonları kullanmanın bir suç delili olarak sunulduğuna dikkat çekerek, “Bu davanın iddianamesini hazırlayan savcının meslek içi eğitim programını Avrupa Birliği fonlamıyor mu?” diye de ekledi.

BERAAT VEREN HÂKİM YOK OLUYOR
Sanıklardan Mücella Yapıcı ise daha önceki yargı sürecine dikkat çekerek “Bu yargılamaların sebebi Gezi’nin bugüne kadar kriminalize edilmesi. Bence sizin işiniz de zor çünkü bize beraat veren hakim yok oluyor” diye konuştu.

KARARA TEPKİLER: İKTİDAR İSTEDİĞİ İÇİN YARGILANIYORLAR

Kavala’nın tutukluluk halinin devamına oy çokluğuyla karar verilen duruşma sonrasında Çağlayan Adliyesi önünde bir açıklama yapıldı.

Avukat Evren İşler, “Bu insanlar siyasi iktidar istediği için yargılanıyor, bir tane somut delil dahi olmadan” dedi.

CHP İstanbul Milletvekili avukat Sezgin Tanrıkulu da davanın hukuk değil siyaset zemininde yürütüldüğünü söyledi ve “Yarın ne diyecekler Avrupa Konseyi’ne, Bakanlar Komitesi’ne? ‘Hayır efendim, biz onlardan tahliye ettik, bu ayrı bir dava.’ Kim buna inanacak? Kimse inanmayacak, kimse de inanmıyor zaten. Arkamızdaki adliyede hukuk işlemiyor, işleyen düşman ceza hukuku” açıklamasını yaptı.

YARGI DEĞİL SARAY KARARI

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Gezi Ana Davası’nda tutukluğun devamı kararı verilmesine ilişkin olarak, “Burada okunan Kavala’nın tutukluluğuna devam kararı, bir yargı kararı değil bir saray kararıdır” dedi.

Özel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Kavala ve tüm Gezi sanıkları hepimizin gözü önünde hakim kararıyla beraat etmişlerdi. Bu dava o kararı hazmedemeyen saray rejiminin talimat davasıdır” ifadesini kullandı.