Kıbrıs’ın yasaklıları

Son Güncellenme Tarihi: Ağustos 5, 2022 / 08:49

Son bir yıldan beri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşı bazı ilerici, barışsever, muhalif isimlerin ve gazetecilerin Türkiye’den sınır dışı edildiğini, çocuklarıyla beraber geldiği ülkemizden geri gönderildiklerini görüyoruz. Kıbrıs’ta yayımlanan bir gazete ‘ambargolu’ olarak 42 ismin belirlendiğini, bu kişilerin arasında KKTC’nin dördüncü Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın da bulunduğunu yazdı.

İçişleri Bakanlığı’ndan Akıncı’ya yönelik herhangi bir ambargo olmadığı yönünde açıklama yapılsa da böyle bir ambargo listesi yalanlanmadı.

Mustafa Akıncı’nın Basın Danışmanı Ali Bizden sınır dışı edildi. Araştırmacı Yazar Dr. Ahmet Cavit An sınır dışı edildi. Kıbrıs Basın-Sen Başkanı Ali Kişmir sınır dışı edildi. Mağusa İnisiyatifinden Dr. Okan Dağlı sınır dışı edildi. Ve son olarak Bayrak Radyo Televizyon müdürlerinden Aysu Basri Akter de çocuklarıyla birlikte geldiği İstanbul Havalimanından önce gözaltına alındı ve sonra da KKTC’ye geri gönderildi.

Bir demokrasi ayıbı, insanlık dramı ve seyahat özgürlüğünün engellenmesi ile ilgili bir durum yaşanıyor. Bu kişilerin tek ortak yanı, Türkiye’nin KKTC’deki seçimlere doğrudan müdahale ettiğine yönelik görüşlerini dile getirmeleri ya da tek kelimeyle ‘muhalif’ olmaları…

Ve bu konu Türkiye’de hiç konuşulmuyor ya da böyle bir sorun yokmuş gibi davranılıyor.

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Kıbrıslı Türklere uygulanan ‘Türkiye’ye giriş yasağı’nı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a sordu. Böyle bir soruya bir yıldan beri tek bir yanıt gelmedi.

Çakırözer, “AKP lafa gelince ‘KKTC’nin bağımsızlığını egemenliğini dünyaya tanıtalım’ diyor. Ama aynı KKTC’nin gazetecisinin, siyasetçisinin Türkiye’ye girişini yasaklıyor. İnsanları havaalanından yaka paça geri gönderiyor. Bunun gerekçesini sorduğumuzda da cevap dahi vermiyorlar. Ama gün geçtikçe ‘yasaklı liste’ genişliyor. Şu soruların yanıtlarını bilmek hem KKTC hem de Türkiye kamuoyunun hakkı: Bu insanlar hangi gerekçeyle, neden Türkiye’ye alınmıyor? Kıbrıslı Türklere yönelik ‘yasaklı listede’ kimler var? Bu listeyi kim, hangi amaçla hazırladı? Bu yasaklar kabul edilemez. Kıbrıslı Türklerin seyahat özgürlüğünü de kısıtlayan bu antidemokratik uygulama derhal kaldırılmalıdır” dedi.

KKTC ambargolu bir ülke… Yani oradan dış dünyaya seyahat etmek isteyenler, İstanbul’daki havalimanlarını kullanmak zorundalar. Kıbrıs Rum pasaportu almamış olanların kullanmak zorunda oldukları tek havalimanı Ercan… Oradan da Türkiye’nin herhangi bir iline geçmek durumundalar. Bu insanlara dünyanın uyguladığı ‘ambargo zulmü’ne katkı sağlamak Türkiye’nin işi midir, AKP iktidarı bu siyaseti nasıl içine sindirebilmektedir? Bu ambargoyu hafifletmek, eziyetini en aza indirmek durumunda olan Ankara, KKTC vatandaşlarına daha ne kadar bu zulmü reva görecektir?

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in konuyu Temmuz 2021’de Meclis gündemine taşıdığı anlaşılıyor. Suskunluk devam ediyor. Cevap verilmiyor. Sorun hiç yokmuş gibi davranılıyor. Benzer bir muameleye uğrayan sıradan bir yabancının bile sınır dışı edilmesiyle ilgili açıklama, gerekçesiyle birlikte mutlaka yapılır. Ancak isimlerini saydığım kişilerle ilgili tek bir açıklama yok.

Yeri geldiğinde KKTC’nin egemenliğini, bağımsızlığını, hakkını, hukukunu koruyacağız diyenler, ‘muhalif’ olmaları dışında hiçbir gerekçe ortaya koyamayacakları Kıbrıs Türklerinin Türkiye’ye girişine izin vermiyor. Seyahat özgürlüğünü kısıtlıyor. Neden ve hangi gerekçeyle izin vermediğini ise kimse bilmiyor.

KKTC’de bir gazete 42 ismin yer aldığı ‘yasaklı liste’ yayımladı. Bu liste masa başında hazırlanmış olabilir ya da gerçek olabilir. Bunu bilebilmemiz, ancak resmi makamların açıklama yapmasıyla mümkün. Böyle bir yasaklı listesi var mı? Hangi gerekçe ile oluşturuldu? Bu listede kaç kişi var? Bu listeyi kim, hangi amaçla hazırladı? Gazetecilerin, siyasetçilerin, aydınların görüşünü beğenirsiniz, beğenmezsiniz ama düşüncesi nedeniyle bu insanların Türkiye’ye alınmaması asla kabul edilemez.

Türkiye’ye giriş yasağı getirilen isimlerin ‘G82’ kodu kapsamında alınmadığı söyleniyor. Bu ‘G82’ kodu nedir? Baktığınız zaman, ‘Milli Güvenlik Aleyhine Faaliyet’ gibi bir açıklama karşınıza çıkıyor. Bu kişiler casus mudur? Milli güvenlik aleyhine ne gibi faaliyetlerde bulunmuşlardır? Yazdıkları, söyledikleri, faaliyetleri ortada… Tek ortak noktaları, ‘muhalefet’ yapmak…

Muhalefet yapmak ne zamandan beri milli güvenliği tehlike altına almıştır? Türkiye’de olduğu gibi muhalif sesleri dünyada da çeşitli baskılarla susturmak, sindirmek
işe yaramış mıdır? Demokrasiyle bağdaşmakta mıdır?

70’li yıllarda Türkiye’de öğrenim görmekte olan Kıbrıslı öğrencilere de benzer uygulamalar yapıldı ve yüzlerce öğrenci bu nedenle okullarını bırakmak zorunda kaldı. Yöntem aynı… 50 yılda değişen bir şey yok.

Resmi bir açıklama yok ama söylenen o ki, genellikle Kıbrıs meselesinde ve Türkiye ile ilişkilerde Ankara’ya tavır alan Kıbrıslı Türk şahsiyetler ve basın emekçileri, “Türkiye’nin milli güvenliğine tehdit oluşturduğu” gerekçesiyle ülkeye beş yıla varan bir zaman dilimi çerçevesinde kabul edilmeyecek.

Bu antidemokratik uygulamadan vazgeçmek, zaten ambargo altında hayatını kısıtlı yaşayan bu insanlara daha fazla eziyet etmeyi bırakmak gerekiyor.

Hem de derhal!

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top