Kim bu Oğuz Güvenmez

Kim bu Oğuz Güvenmez
Tartışmalı ‘ilk vaka’ makalesinin ardından, şimdi de Covid hastalarında onaylanmamış bir bitkisel ilacın denendiği ortaya çıktı. Üstelik makaledeki bir numaralı ismin ne doktor olduğu ispatlanabiliyor ne de kliniğinin yeri...

Tartışmalı ‘ilk vaka’ makalesinin ardından, şimdi de Covid hastalarında onaylanmamış bir bitkisel ilacın denendiği ortaya çıktı. Üstelik makaledeki bir numaralı ismin ne doktor olduğu ispatlanabiliyor ne de kliniğinin yeri biliniyor.

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, bir tıp dergisinde Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci imzasıyla yayımlanan çalışmada, şubat ayında Covid-19 pozitif tanılı 24 hastanın Mersin’de tedavi altına alındığı bilgisini gündeme getirmişti. Yetkililer, tarih ve yerin sehven yazıldığını söylemiş, makale silinmişti. Sağlık Bakanı Koca da vaka iddiasını yalanlamıştı.
Bu kez daha kritik ve detaylı bir makale iddiası ortaya çıktı. Yine CHP’li Emir’in gündeme getirdiği makaleyi, Halk Sağlığı Uzmanı Nuriye Ortaylı, Yavuz Oğhan’ın ‘Bidebunuizle’ yayınında tüm detaylarıyla anlattı.
Ortaylı, söz konusu makalede Türkiye’de 16 hastaya bitkisel geleneksel bir ilaç verildiği ve ‘ilk vaka’ makalesinde olduğu gibi Şuayip Birinci ve Oğuz Güvenmez’le birlikte 5 ismin makaledeki isimler arasında yer aldığını belirtti.
MAKALE 2 SAAT
SONRA SİLİNDİ
Onaylanmamış makalelerin yayınlandığı Research Gate isimli internet sitesinden makaleye ulaşan Ortaylı, 2 saat sonra makalenin silindiğini aktardı.
Ortaylı, söz konusu 16 hastadan 8’ine ilacın verildiğini belirterek, ilacın ne olduğuyla ilgili bilgi verilmemesine dikkat çekti. Makalede bunun gerekçesinin patent başvurusu olduğu bilgisinin yer aldığını aktaran Ortaylı, “İlaç tedavileriyle uğraşan herkes, bitkilerin patentlenemeyeceğini söylüyor. Yani ıhlamur ya da ada çayı patentlenemez, bunlar herkesin. Sadece o bitkiyle nasıl bir ilaç üretildiği patentlenebilir. Patentle gizlenen yöntem, bitkinin adı değil. Burada ne verildiğini bilmiyoruz” dedi.
İLAÇ DOĞRUDAN
AKCİĞERE VERİLDİ
Ortaylı bir diğer dikkat çeken noktanın, ilacın doğrudan akciğere verilmesi olduğunu söyledi. Ortaylı, “Örnek vermek gerekirse, ıhlamuru suyla karıştırıp içtiniz iyi geldi. Ama bunu damardan veremezsiniz. Çünkü ne olacağını bilmiyoruz. Bu yeni bir yöntem. Ve bir takım bilimsel yollardan geçmesi gerekir” diye konuştu.
İSİMLERİN KARİYERLERİNDE ÇELİŞKİLER
İlacın içeriğiyle ilgili önemli soru işaretlerinin yanı sıra makalede ismi geçen isimlerin kariyerindeki çelişkiler de dikkat çekti.
2 YILDA 20’DEN FAZLA YAYIN
Ortaylı, ekibin bir numara ismi Oğuz Güvenmez hakkında yaptığı araştırmada, Güvenmez’in 2 yılda 20’den fazla yayın yaptığı ve yayınların otizmden göz hastalıklarına kadar geniş bir yelpazede olduğu bilgisine ulaştığını aktardı. 2 yılda 20’den fazla araştırmanın yapılamayacağını aktaran Ortaylı, Güvenmez’in makalelerde ‘bağımsız araştırmacı’ sıfatını kullandığını ve kurum belirtmediğini bildirdi. Söz konusu makalede konuyla alakalı olması için Geleneksel Tıp ve İç Hastalıkları konusunda bağımsız araştırmacı sıfatının kullanıldığını söyleyen Ortaylı, “Diğer birkaç makalesinde Adana’da özel bir klinik ismi yazıyor. Başka birinde Öze Hikmet Kliniği yazıyor. Ancak böyle bir yer yok” dedi.
‘REÇETE YAZMAYA
YETKİSİ YOK’
Ayrıca Türkiye’de tüm doktorların kayıtlı olduğu sistemde Oğuz Güvenmez isimli bir doktora ulaşamadığını belirten Ortaylı, “Türkiye’de böyle bir birey olsa da reçete yazmaya yetkisi olmayan biri olduğu kesin. Kazakistan’da bir üniversiteden mezun olmuş, Türkiye’de denklik alıp almadığını bile bilmiyoruz” diye konuştu.
‘ETİK KURUL ONAY NUMARALARI ARAŞTIRILSIN’
Bir noktaya daha dikkat çeken Ortaylı, makalede 2 etik kurul onayı numarasının yer aldığını ve bu numaraların araştırılması gerektiğini söyledi. Araştırmanın İstanbul ve Mersin’de yapıldığı bilgisinin makalede yer aldığı ancak araştırma ekibinde Bursa’dan 2 kişinin adının olduğunu söyleyen Ortaylı, araştırma ekibinde ürolog, genel cerrah ve göz hastalığı uzmanı gibi ilgili olmayan alan uzmanlarının bulunduğunu belirtti. ‘İlk vaka’ makalesinde yer alan 5 kişinin isminin bu makalede yer aldığını belirten Ortaylı, “Diğer makaledeki 5 birbirine benzemez burada da var. Birisi tıp fakültesi öğrencisi. Biri Tarsus’tan kulak burun boğaz uzmanı. Tıpla alakası olamayan bir de kimyacı var” ifadelerini kullandı.
BİTEN ÇALIŞMAYA İZİN BAŞVURUSU
Araştırma tarihi de dikkat çekti. Çalışmanın yapıldığı hastaneye 1 Temmuz tarihinde başvuru yapıldığını söyleyen Ortaylı, “Halbuki çalışma 1 Mayıs-1 Haziran arasında bitmiş. Çalışma bittikten sonra çalışma yapabilir miyiz diye izin başvurusu yapmışlar” dedi.
‘NAYLON DERGİDE YAYINLANDI’
Makalenin birkaç naylon dergide yayınlandığını açıklayan Ortaylı, “Ekipteki diğer kişilerin makalelerinin yayınlandığı dergiler de şüpheli, şaibeli dergiler. Böyle uluslararası bir piyasa var. Uyduruk makale yayınlayıp, akademik kariyer yapmak isteyenler için” diye konuştu.