Meksikalı ekip: Başımıza silah dayadılar
polis seyretti

Meksikalı ekip: Başımıza silah dayadılarpolis seyretti
Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşanan yıkım dolayısıyla yardım için afet bölgesine giden Meksika merkezli Topos Azteca Uluslararası Arama Kurtarma Tugayı’nın ölümle tehdit edildiği öne sürüldü.Tugaya öncülük eden...

Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşanan yıkım dolayısıyla yardım için afet bölgesine giden Meksika merkezli Topos Azteca Uluslararası Arama Kurtarma Tugayı’nın ölümle tehdit edildiği öne sürüldü.

Tugaya öncülük eden Türk asıllı Aydemir Taşova, yaşadıklarını Cumhuriyet’e şöyle anlattı:

EKİPMANLARIMIZ ÇALINDI
İki saatlik uyku sırasında ekipmanlarımız çalındı. Çevredeki polise ve askerlere durumu bildirdik. Bizi bir askerle ve bir polis amiri ile görüştürdüler. Serinyol Jandarma Karakolu ile iletişime geçtiler ama acil kurtarma operasyonuna katılmamız gerektiği için birkaç gün sonra tutanaklar tutulabildi. Hatay’dan ayrıldığım güne kadar (19 Şubat) ekibimizin ve diğer ekip ve çalışanların ekipmanları ve eşyaları çalınmaya devam etti.

BAŞIMIZA SİLAH DAYADILAR
Havare Otel enkazında tehlikeli bir durumun içinde kaldık. Yüzlerce kişilik bir grup (bize aşiret olduklarını söylediler) bizi öldürmekle tehdit etti. Bir kısmı enkaza girmemizi ve kurtarma çalışmalarında bulunmamızı istemedi. İş makinası ile girip cenazelerini hızlıca alma niyetindeydiler. Bölgeden ekibimi çekmek istedim çünkü saldırıya uğrama ihtimalimiz vardı. Sonrasında grup içinden birkaç kişi otelin ikinci katında bir yer gösterdiler ve içeride altın ve dövizlerinin olduğunu ve onları çıkartmamızı istediler. İtiraz etiğimde silahı çıkarıp başıma dayadılar ve öldürmekle tehdit ettiler.

POLİSLER SEYRETTİ
Polisler olanlara seyirci kaldı ve yardım talebimize karşılık vermeden ayrıldı. AFAD’a, öncesinde, bölgeye asker ve polis göndermeleri konusunda yardım çağrısında bulunmuştuk. Saatlerce o bölgede rehin tutulduk. Şans eseri, özel harekat polisleri olayı görünce otel çevresinde güvenliği sağlayıp bizim güvenle ayrılmamızı sağladı.

CUMHURBAŞKANI GELECEK DİYE…
Her şeyin üstüne tuz biber olan olay 19 Şubat Pazar saat gece 2 gibi yaşandı. Bizi otobüslere bindirerek başka bölgeye intikal ettirmek istediler. Ekip yorgun olduğunu sabah ayrılma talebimizi bildirdik. Ama Cumhurbaşkanı geleceği için binadan transfer edileceğimizi ve yapacak bir şey olmadığını söylediler. Ekip arkadaşlarım otobüslere bindirildi ve gönderildi.

DURUMU SOYLU’YA ANLATTIM
Ekipman ve güvenlik sorununu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya baş başa görüşmemizde anlattım. Her ne kadar Meksika’da yaşıyor olsam da Türk olduğumu, iki ülke arasında bir sorunun yaşanmamasını dilediğimi söyledim. Kendileri çalışmamızdan ve desteğimizden dolayı bana teşekkürlerini iletti. Bölgede bir süre daha kalmamızı rica etti. Kayıp ve çalınan ekipmanların tedarik edileceğini ve güvenliğimizin sağlanacağını söyledi.

BAKAN DANIŞMANI KONUYU KAPATMAYA ÇALIŞTI
Ama daha sonra, Bakan danışmanı olduğunu söyleyen bir kişi, ‘Jandarma tutanağının İspanyolca çevirisini yapın, Meksika’da tedariğinizi siz kendi çabanızla yaparsınız’ diyerek konuyu kapatmaya çalıştı. Uluslararası bir ekip olduğumu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yardım çağrısıyla ve Meksika’daki Türkiye Büyükelçisi’nin davetiyle bölgeye geldiğimizi, olayın Türkiye’de gerçekleştiğini, bu ekipmanların ileride de arama kurtarma faaliyetlerinde kullanılacağını ve önemini anlattım. Ama bir sonuç alamadık. Yani derdimizi anlamak istemedi. Tahmin ediyorum ki Süleyman Soylu’nun bu görüşmeden haberi yoktur. Çünkü kendisi ile sıcak ve güzel bir görüşmemiz olmuştu ve ekipmanlar için güvence vermişti.”