O ZAMAN NİYE?

2021 yılının ikinci, yeni başkan Şahap Kavcıoğlu’nun ilk “Enflasyon Raporu” sunumu dün gerçekleştirildi ve TCMB, 2021 yıl sonu enflasyon tahminini %9,4’ten %12,2’ye yükseltti.
Öncelikle yükseltilen bu enflasyon hedefinin hala piyasa beklentisinin altında olduğunu belirtmekte fayda var.
Sunuma ilişkin dikkatimi çeken ve fiyatlama üzerinde etkili olabilecek birkaç noktaya değinmek isterim.
Salgının yarattığı ekosistemde özellikle gelişmekte olan ülkeler için para politikasında ihtiyatlı duruşun öneminin arttığının altı çizildi.
En dikkatimi çeken konu Başkan Kavcıoğlu’nun sunum sırasında ve soruları cevaplarken “Sıkı Para Politikası Duruşu”nun kararlılıkla sürdürüleceğini vurgulaması oldu.
Son PPK toplantısı metninde piyasayı rahatsız eden değişiklikler yapılmıştı. Uzun süredir metinde neredeyse kalıp halinde kullanılan “Gerekmesi durumunda ilave ek sıkılaştırma yapılacaktır” ifadesi ile birlikte görevden alınan eski başkan Naci Ağbal döneminde metne giren sıkı para politikası duruşuna atıfta bulunan “Uzun bir müddet” ifadeleri metinden çıkartılmış, metne “Politika faizinin, enflasyon oranının üzerinde olacağı” ifadesi girmişti.
Metinde yapılan bu değişikliklerden sonra kişisel olarak cevabını aradığım bir soru vardı. Burada belirtilen enflasyon, gerçekleşen enflasyon mu beklenen enflasyon mu sorusu idi. Çünkü bu sorunun cevabı TCMB faiz politikasının da şekillenmesine yardımcı olacaktı. Başkan Kavcıoğlu sunum ve soru-cevap bölümünde birkaç defa net biçimde faizin hem gerçekleşen hem de beklenen enflasyonun üstünde olacağını vurguladı.
Bir diğer önemli nokta enflasyonun Nisan ayı itibari ile %17 düzeyinde gerçekleşeceğini ve sonrasında düşüş trendine gireceği beklentisinin paylaşılması oldu.
Genel hatları ile tüm bunlardan çıkarttığım bazı sonuçlar ve buna bağlı olarak da bir de soru var kafamda.
Dünkü iletişimde herkesi diyemem ama büyük bir kesimi rahatsız eden bazı görüntüler var ki; o görüntüler TCMB’nin kurumsal kimliğine zarar verecek içerikte. Gene aynı görüntüler yatırımcı güvenini tesis etme konusunda sıkıntılı sürecin devam edebileceğini düşündürdü bana. Üzgünüm ama o görüntüler yatırımcıya güven vermez.
Diğer taraftan TL’ye istikrar kazandırmak, yatırımcı güvenini tesis etmek için TCMB ısrarla sıkı para politikası duruşu vurgusu yapıyor. Ancak piyasa, TCMB’nin fırsatı bulduğu anda faiz indirim döngüsüne başlayacağı tedirginliğini koruyor. Piyasa, yılın son çeyreğine kadar bir faiz indirimi yapılmaması gerektiğini düşünüyor olsa da; TCMB o tarihe kadar acaba bekler mi?
O zaman şu soruyu sormamız gerekiyor. Madem TCMB sıkı para politikasına bu kadar bağlı kalacaktı o zaman neden başkan değişikliği yapıldı ve neden bu dalgalanma yaşandı?

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mert Yılmaz Arşivi