Öğretmenler sesini duyuramıyor

Son Güncellenme Tarihi: Ekim 19, 2022 / 13:29

Öğretmenler yeni çıkan meslek kanununda öngörülen meslek içi hiyerarşiye karşı sokaklara çıktı. 9. Köy, Ankara’da düzenlenen eylemde, öğretmenlerin dertlerini bizzat kendilerinden dinledi. Maaştan dert yanan da oldu, meslek içi ayrımcılığa karşı çıkan da. Ancak en büyük tepki, giderek bozulmakta ve niteliğini kaybetmekte olan eğitim düzenine karşı. Ankara mitingi öğretmenlerin hükümete yönelik sesini duyurma çabası oldu.


Şubat ayında TBMM’den geçerek yasalaşan Öğretmenler Meslek Kanunu’nun uygulamaya geçirilmeye başlanması, öğretmenleri sokağa çıkardı. Öğretmenler, 19 Kasım’da yapılması öngörülen meslek içi uzmanlık sınavının iptal edilmesi istemiyle, hafta sonunda miting düzenlediler. Ancak mitinge katılan öğretmenlerin tek sorunu, kanunda öngörülen meslek içi hiyerarşi değildi; 9. Köy’e konuşan öğretmenler, maaşların yetersizliğinden de, giderek bozulmakta olan eğitim sisteminden de dert yandı.

TALEPLER YERİNE GELMEZSE 2 KASIM’DA İŞ BIRAKACAKLAR
Ankara’da Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) tarafından düzenlenen miting, öğretmenlerin hükümete seslerini duyurma çabası olarak gerçekleştirildi. Miting sonrasında da hükümetten herhangi bir adım gelmezse, önce 26 Ekim tarihinde ilk tenefüs saatinde öğretmenler oasında ortak bildiri metnini okuyacaklar. 26-27- 28 Ekim tarihlerinde ise göğüslerine kokart takacaklar. Son olarak da 12 eğitim sendikasına mensup öğretmenler 2 Kasım’da iş bırakacaklar.


ÖĞRETMENLER NE DİYOR?
Ankara’daki eylemi izleyen 9. Köy’ün mikrofon uzattığı öğretmenler, dertlerini kendi cümleleriyle anlattılar. Öğretmenlerin anlattıkları dikkat çekici;
Ankara’daki eylemin asıl hedefi, yeni çıkarılan Öğretmen Meslek Kanunu çerçevesinde öğretmenlerin yazılı sınava tabi tutularak, “uzman öğretmen”, “başöğretmen” gibi unvanlar verilmesiydi.

Eyleme katılmak için İstanbul’dan gelen 24 yıllık öğretmen İbrahim Koçlardan, yeni kurulmaya çalışılan meslek içi hiyerarşiye “Ben 24 yıllık öğretmenim. Eğer ben 24 yıl içerisinde uzman olamadıysam ne işim var orada. Öğrencim beni zaten kabul etmez” diyerek tepki gösterdi.

Tekirdağ’dan gelen, ancak adının açıklanmasını istemeyen 36 yıllık bir başka öğretmen ise “uzman” yapılan öğretmenlerin maaşlarına artış öngörüldüğüne dikkat çekerek, “Ancak o parayı hak etmek için artı ne yapabilirim? Normal bir öğretmenden farklı olarak ne yapabilirim? Şimdiye kadar, kaç yıldır uzman olan öğretmenler benden farklı ne yapıyor?” sorusunu ortaya attı.

Yine adını açıklamayan 25 yıllık bir öğretmen ise, öğretmenlerin sınıflandırılması için yazılı sınava tabi tutulmalarını eleştirerek, “480 sayfalık bir pdf ezberletip sınava koymaya çalışıyorlar. Normalde öğretmenlik uygulama alanıdır. Beni uygulama ile ölçmeleri lazım. Ama bununla değil sadece ezber bilgiyle ölçmek istiyorlar. O sınava öğretmen olmayan biri hazırlanıp girse uzman öğretmen olabilir. Uzmanlık sadece yapılan sınava göre belirleniyor” diye konuştu.

“SEÇMECE DÜZEN…”
Öğretmenler, giderek bozulmakta olan eğitim sisteminden de dertli. Diyarbakır’dan miting için Ankara’ya gelen 7 yıllık psikolojik danışman, mevcut eğitim sistemini ‘özel okul ve dershaneler ile devlet okulları arasında seçmece bir düzen’ olarak nitelendirerek, “Çocukların adaletli bir eğitime ulaşamadığı bir düzen var. Lise son sınıflara devamsızlık affı geldi. Yani lise son sınıf öğrencileri için durum dershaneden ibaret bir sisteme dönüşmüş durumda. Okula gelmiyorlar” dedi.

EN DERTLİSİ; ÖZEL SEKTÖR ÖĞRETMENLERİ…
Kamuda çalışan öğretmenler, getirilen meslek içi hiyerarşiden yakınırken, özel sektörde görev yapan öğretmenlerin en büyük derdi ise kimi zaman asgari ücret seviyesinin bile altına düşen maaşlar oldu. 9. Köy’e konuşan Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Umut Erkurt, özel okullarda görev yapan öğretmenlerin en büyük sıkıntısının “taban maaş sorunu” olduğunu vurgulayarak, “Ankara gibi büyük bir şehirde dahi asgari ücretin altında çalışan emekçilerimiz var. Bir öğretmenin asgari ücret altında çalıştırılması demek bir eğitim sömürüsü, bir emek sömürüsü demektir. Bu iş, bu ücrete, bu uzun mesai saatleri içerisinde yapılamaz” dedi.

Yeni çıkan Öğretmenlik Meslek Kanunu’nda özel sektör eğitim emekçileri lehine tek bir madde bile olmadığını söyleyen Erkurt, şöyle konuştu; “Özlük haklarından yararlanamazken sınava girip uzman sayılabileceğimiz gerekirse başöğretmen sayılacağımız bir yapıdan bahsediyorlar bize. Bu yüzden yürürlükte olan öğretmenlik meslek kanunun iptal edilmesini savunuyoruz. Bu kanunun yerine 2014 yılında kaldırılmış olan taban maaş hakkımızı yani ‘eşit işe eşit ücret’ maddesinin yeniden getirilmesini istiyoruz.”

SENDİKALARIN TALEPLERİ NELER?
Mitinge katılan sendikalar, yaptıkları basın açıklamasında taleplerini de sıraladır. Açıklamada şu talepler dile getirildi:
● 19 Kasım 2022 tarihinde yapılacak kariyer basamakları sınavı derhal iptal edilmelidir.
● Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun TBMM’de ivedilikle ele alınarak yeni bir meslek kanunu tüm eğitim sendikalarının ve öğretmenlerin görüşleri alınarak düzenlenmelidir.
● Eğitim ve öğretim yılına hazırlık ödeneği ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmelidir.
● Tüm eğitim çalışanlarına yoksulluk sınırı üzerinde bir ücret artışına ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır.
● 1. dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmelidir.
● Eşit işe eşit ücret ilkesine uygun olarak farklı ücret ve istihdam şekillerine son verilmeli, kadrolu güvenli istihdam sağlanmalıdır.
● Kamuda mülakat uygulamasına son verilmelidir.
● Tüm eğitim çalışanlarına sosyal devlet ilkesi gereği ayrım yapılmaksızın; giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalıdır.
● Aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmeli ve vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir.

Elif ATAYSIN

Gazete Pencere'yi Google'da Takip Et

Scroll to Top