SAHİ MAÇLAR NEREDE KAZANILIYOR?

Fenerbahçe rahat kazanması gereken bir maçı erken yediği golle zora soktu. Jesus erken davranıp, İrfan Can başta verimsiz oyuncuları değiştirip, oyuna müdahale edince üç puanı almayı başardı. Yine maçta tartışılacak VAR kararları vardı. Jesus’un gördüğü kırmızı kart ve sakatlıklar önümüzdeki Beşiktaş maçını zora soktu. Bu Jesus’un gördüğü ikinci kırmızı kart. Hoca öfkeleniyor. Aylarca hakemlerle ilgili konuşmayan, konuşmamak için sabreden Jesus ne oldu da, birkaç gün önce “Türkiye’de maçlar sahada kazanılmıyor” dedi? Jesus’un bu çıkışının sebebini anlamak için kafa yormayanlar, anlamak istemeyenler eleştiri yolunu seçti. “Nereden icap etti bu çıkış?” derken cevabı cuma akşam oynanan Konya-Galatasaray maçından geldi.

Takip etmişsinizdir ama kayda bir kere daha geçsin, söz uçsa bile yazı kalsın diye özetleyeyim. Bir pozisyonda Konya defans oyuncusu Donk, Galatasaraylı forvet Zanilo’ya arkadan müdahale ediyor.

Efendim, yayıncı kuruluş, aslında “yaygaracı kuruluş” da diyebiliriz, başlıyor feryat figan yayına; Neden Donk’a kırmızı kart yok, neden VAR hakemi orta hakemi pozisyonu izlemeye çağırmıyor. Yaygaracı kuruluşun, algı yöneticisi hakem eskileri Deniz Çoban ve Bülent Yıldırım kıyameti kopartıyor. MHK başkanı Lale Orta dayanamıyor, VAR hakemini arayıp “kardeşim neden orta hakemi çağırıp pozisyonu izletmedin?” diye soruyor. Aldığı cevap net, “Pozisyonda Donk’un Zanilo’ya hiçbir müdahalesi yok, bunu net biçimde gösteren farklı açıdan bir görüntü de var. Faul olmadığı için çağırmadım”. Peki bu net açı görüntüsü yaygaracı kuruluşun elinde var mı, elbet var, peki özet görüntülerinde var mı, hayır yok. Çoban ve Yıldırım’ın üzerinde çığırttıkları görüntülerde var mı? Yok. Lale Orta doğal olarak yayıncı kuruluşa bu görüntüyü tekrar gönderip, “özete ekleyin lütfen” diyor, çığırtkanların da bu görüntüyü dikkate alarak yeniden bir değerlendirme yapmalarını istiyor.

Maalesef MHK Başkanı Lale Hanım yaygaracı kuruluş ve çığırtkanlarından olumsuz cevap alıyor. Algı yöneticisi iki hakem eskisi “Donk’a kırmızı kart gösterilmeliydi, canımız ciğerimiz Galatasaray’ımızın hakkı yenildi” minvalinde vazifeye devam ediyor. Üzgün çocuklar.

Şimdi anladınız mı Jesus’un neden “maçlar sahada kazanılmıyor” dediğini. Adamcağız hala “ofsaytımsı” ne demek çözmeye çalışıyor. “Ofsayt yok ama ofsaytımsı birşeyler var” denilerek, Sivas’ın puanlarının nasıl çalınıp Galatasaray’a hibe edildiğini muhtemelen hiç anlayamayacak Jesus…

Gelelim Alanya Fenerbahçe maçına. Galatasaray’ın kaybettiği üç puan nedeniyle son derece kıymetli hale gelen galibiyet için çıktı sahaya Fenerbahçe. Jesus’un taraftarları şaşırtan hatta azıcık da kızdıran bir ilk 11’i vardı. Arda yine kesik yemişti, Emre Mor yine yoktu ve fakat İrfan Can ve Rossi yine kadrodaydı.

Maç dördüncü dakikada Alanya’nın golüyle başladı. Rossi’nin geri gelmeyi unuttuğu pozisyonda, kart cezalısı Szalai’nin yokluğu da devreye girince sağdan yapılan ortada top Fenerbahçe kalesini buldu. Yan hakemin bayrağıyla Mete Kalkavan ofsayt kararı verdi. Ancak VAR maça ilk müdahalesini yaparak ofsayt kararını bozdu ve Alanya hiç beklemediği bir gol buldu.

Gol sonrasında Alanya topu Fenerbahçe’ye bırakarak tamamen kapandı. 34. dakikada o ana kadar takımın en kötüsü konumundaki iki oyuncudan, İrfan Can’ın ortasına Rossi kafa atarak beraberlik golünü buldu. Kalkavan golü verdi ama VAR yine oyuna müdahale ederek golü iptal etti. VAR görüntülerinde bile ofsayt bulmak hayli zordu.

Muhtemelen Jesus da çıkardığı ilk 11 için kendisine kahretmiştir. Bunu da ikinci yarıya çıkarken yaptığı 3 değişiklikle gösterdi. İrfan Can, Arao ve Pedro’yu çıkarıp Zajc, Emre ve King’i oyuna aldı. Değişikliklerin olumlu etkisiyle Fenerbahçe kanatları daha iyi kullanmaya başladı. Önce Osayi ile bir penaltı buldu, Valencia beraberliği getirdi.

Oyunu rakip sahaya yığan Fenerbahçe ikinci golü ararken, Jesus bir faul sonrasında yaptığı itirazlar gerekçesiyle kırmızı kart gördü. Bu kart sahadaki itiraza mı, yoksa Sevilla maçı sonrasında yaptığı itiraza mı, karar sizin. Fenerbahçe aradığı ikinci golü yine penaltıyla buldu. Ceza sahasına girerken düşürülen Valencia yine penaltıyı kullandı ve ikinci golü attı. Uzatmalarda Emre Mor’un çaprazdan harika şutuyla üçüncü golü buldu.

Sonuçta Fenerbahçe rahat kazanması gereken bir maçı erken yediği golle önce zora soktu. Jesus ikinci yarıya başlarken İrfan Can başta verimsiz oyuncuları değiştirip, oyuna müdahale edince üç puanı almayı başardı. Jesus’un gördüğü kırmızı kart ve artan sakatlıklar önümüzdeki Beşiktaş maçını hayli zora soktu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ümit Sezgin Arşivi