Sonunda eylem kararı alındı

Sonunda eylem kararı alındı
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni 25 yıl yöneten, 19 yıldır Türkiye’de tek başına iktidar olan AK Parti Hükümeti, bir aydan beri deniz salyası sorununun had safhaya ulaştığı Marmara Denizi’ni kurtarmak için harekete...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni 25 yıl yöneten, 19 yıldır Türkiye’de tek başına iktidar olan AK Parti Hükümeti, bir aydan beri deniz salyası sorununun had safhaya ulaştığı Marmara Denizi’ni kurtarmak için harekete geçti.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, “Marmara Denizi’nde Müsilaj Sorunu ve Çözüm Önerileri Çalıştayı” düzenledi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum da bu kapsam da hazırlanan, «Marmara Denizi›ni Koruma Eylem Planı»nı kamuoyu ile paylaştı.
21 MADDELİK EYLEM PLANI
Bakan Kurum, 21 başlık halindeki plana ilişkin şu bilgileri verdi:
“İlk olarak bir koordinasyon kurulu kuracağız. Önümüzdeki hafta tamamlayacağız. İkincisi de 3 ay içinde stratejik planı açıklayacağız. Üçüncü olarak da Marmara Denizi’nin tamamını koruma altına almış olacağız.
Dördüncü olarak 7/24 esasında müsilajın tamamen temizlenmesi için acil bir çalışma başlatacağız. 5’inci olarak arıtma tesislerini ileri biyolojik arıtma sistemine dönüştüreceğiz. 6’ncı eylemimiz Marmara Denizi’ne deşarj sistemini düzenleyeceğiz. 7’nci eylemimiz arıtılan suların geri kazanımına yönelik çalışmalar olacak. 8’inci eylemimiz ileri arıtma sistemine geçmek için adımlar atacağız. Bu konuda gerekli denetimleri yapacağız.
9’uncu eylemimiz denizde atık su boşaltan gemilerle ilgili olacak. Şu anda da zaten bu şekilde suları tahliye edemiyorlar. Gemiler boğaz girişinde atık su gemilerine atık sularını tahliye edebilecekler. 10’uncu eylemimiz, 11’inci eylemimiz tersaneler için olacak. Temiz üretim teknikleri yaygınlaştırılacak. Daha çevreci tekniklerin kullanılmasını sağlayacağız. 12’inci eylemimiz 150 olan izleme istasyonlarını 191’e çıkaracağız. Marmara Denizi’nin dijital ikizini de çıkarıp anlık değişimlere müdahale edeceğiz.
13’üncü eylemimiz kıyıları kapsayacak şekilde olacak ve bölgesel atık yönetimi ile deniz çöpleri eylem planını uygulamaya koyacağız. 14’üncü eylemimiz basınçlı sulama ile ilgili olacak. Bu sistemleri yaygınlaştıracağız. Dereler vasıtasıyla kirliliklerin Marmara Denizi’ne ulaşmasını engelleyeceğiz.
15’inci eylemimiz ile de Marmara Denizi ile alakalı havzalarda tampon bölgeler oluşturup kirliliğin denize ulaşmasını engelleyeceğiz. 16’ncı eylemimiz peynir altı suyu ve zeytin suyuna ilişkin atıklarla ilgili adımlar gerekli düzenlemeler olacak.
17’nci eylemimiz ile de fosfor ve aktif madde içeren temizlik maddelerinin kullanımını aşamalı olarak azaltacağız ve organik ürünleri teşvik edeceğiz. 18’inci eylemimiz denizdeki tüm hayalet ağlar Tarım ve Orman Bakanlığı’nca bir yıl içinde temizlenecek.
19’uncu eylemimiz ile de balıkçılıkla ilgili faaliyetler eko sistem bağlamında yapılacak ve koruma alanları genişletilecek. 20’nci eylemimiz zarar gören balıkçılarımıza da ekonomik destek verilmesiyle ilgili olacak. 21’inci eylemimiz de kirlilikle mücadele kapsamında bilinçlendirmeyi sağlamak için bir süreç başlatacağız. Kamuoyunu bilgilendirerek bir platform kuracağız. “

Marmara’nın kurtuluş reçetesi

İklim Değişikliği ve Politikaları Araştırma Derneği Başkanı Baran Bozoğlu, Marmara Denizi’ni vuran müsilajla ilgili kurtuluş reçetesini anlattı. «Hiçbir şey için geç değil” diyen Bozoğlu, sorununun acil çözülmesi için kısa vadede yapılması gerekenleri şöyle anlattı:
“Öncelikle 7-24 müsilajın oluştuğu bölgelerde deniz sıyırıcıların çalışması gerekiyor. Bu müsilajın buradan mutlaka toplanması gerekiyor. Oluştuğu her yerde bunun toplanması ve doğaya bırakılmaması, bunların ileri biyolojik arıtma tesislerine götürülüp arıtmasının sağlanması gerekiyor. Bütün bunların yanında şu anda bazı üniversiteler çalışma yapıyor. Bu müsilajın genetik kodları belirlenmeye çalışıyor. Hangi canlı türlerinden ortaya çıktığı belirlenmeye çalışıyor. Bu karakter belirlendikten sonra da bu müsilajı çözecek olan farkı bakteri türleriyle beraber spreyleme yöntemiyle çalışmaların yapılması gerekiyor. Krizin yönetilmesi açısından acil olarak yapılması gereken bu.”
‘HİÇBİR ŞEY İÇİN GEÇ DEĞİL’
Bozoğlu, atık su arıtma tesislerinin sağlam bir şekilde denetlenmesi ve doğru bir şekilde işletilmesi gerektiğini ifade ederek, “Atık su arıtma tesisleri artık göz önüne alınmalı. Nasıl yüzey sularımız kirleniyorsa şu anda Marmara Denizi de kirleniyor. Bir de yayılımsal kirlilik var. Tarımsal alanlardan hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklı atıklar. Bunlar da büyük bir organik kirlik yaratırlar. Marmara Denizinin çeperinde tarımsal alanların mutlaka incelenmesi ve buradan gelen atık suların önlenmesi gerekiyor. Hiçbir şey için geç değil” dedi.