Bahattin Yücel

Bahattin Yücel

Söylem CHP Eylem AKP

Kamuoyu araştırmalarında AKP-MHP ortaklığının seçmen desteğini yitirdiği, belirgin biçimde ortaya çıkıyor.
İktidarın tam denetimindeki idare, yargı ve güvenlik kurumlarını, muhalefete karşı var gücüyle öne sürmesi bu yüzden. Ancak yetmeyeceğini onlar da fark etmiş olmalılar. Seçim yasaları ve HDP üzerinden tasarladıkları, geçmişin baskıcı yöntemleriyle siyasal ömürlerini uzatma çabasındalar.
Ekonomi kötü yönetim ve salgının etkisiyle çöküşte. Dış politikadaki açmazları kamuoyundan gizleme telaşı ise krizin kapıda olduğunu gösteriyor.
Cumhur İttifakı’nı oluşturan AKP-MHP; uzun süredir büyük kentlerin varoşlarında bitmeyen oy kaynağı gibi gördükleri, kentli yoksulların kendilerini hızla terk ettiklerinin farkındalar.
Son dönemde CHP ve İYİ Parti’nin başını çektikleri Millet İttifakı, geçmişte oylarını alamadıkları seçmen kitlesiyle bağlarını güçlendiriyor. Halkla yakın temasın bu yörelerdeki AKP yöneticilerini rahatsız ettikleri, özellikle İstanbul ve Ankara’da Büyükşehir Belediye Meclislerinde olumlu projelere karşı tutumlarından anlaşılıyor.
Ancak özellikle CHP’nin çoğunluğu elinde tuttuğu bazı büyükşehirler ve ilçelerde, yerel yönetimlerin ülke genelinde yaygınlaşmaya başlayan, AKP karşıtı eğilimlerden etkilendikleri pek söylenemez.
Örneğin pandemi sürecinde üst ve orta gelir grubundan oluşan, yerleşik nüfusundan daha fazla göç alan Bodrum’da.
İlçe dört bir yanında her geçen gün mantar gibi yükselen, korkutucu yapılaşma yüzünden betona gömülüyor. Yok edilen yeşil dokusu, kaya deliciler, beton mikserleri ve büyük damperli kamyonlarıyla, bir zamanların Amerikan filmlerinde izlediğimiz altın kasabalarını andırıyor Bodrum.
Gökova’da başlatılan üst düzey devlet yapılaşmasına, Muğla’nın bir başka köşesi Torba ’da Kültür ve Turizm Bakanı da; sahibi olduğu otelin ek inşaatı ile katılmış.
Arttırılan kapasite için inşaat sırasında çıkan topraklar, tesisin hemen önünden denize dökülmüş. Torba ’nın yapılaşma geçmişi ile hiç ilgisi bulunmayan bu mimari anlayışa, Bodrum Belediyesi de izleyici kimliğiyle katılmışa benziyor.
Belediye yetkilileri; turizm işletmelerinin imar planlarının Ankara’dan onaylandığını ya da yetki alanlarındaki diğer inşaat izinlerinin, geçmiş belediye yönetimleri tarafından verildiğini öne sürerek, kendilerini savunuyorlar.
Ancak şimdiye kadar karşı çıktıklarını ya da konuyu kamuoyuna taşıdıklarını gören ya da bilen hiç kimse yok.
Bodrum’un en işlek ve önemli caddesi olan Neyzen Tevfik üzerinde, plastik oyuncaklardan oluşan çocuk parkları ve ilçenin eski mimarisinin özelliklerini taşıyan, bina cephelerindeki özensiz düzenleme çok kötü.
Aynı cadde üzerinde yoğun yaya ve araç trafiğine karşın, bir feribot iskelesinin varlığı kimseyi rahatsız etmiyor. Biraz ileride bomboş duran bir liman varken, kentin en yoğun merkezinde bu etkinliğin sürmesini anlamak mümkün değil.
Alphonse Daudet’nin “Altın Beyinli Adam” öyküsünde anlattığı gibi, kendi geleceğini yok ediyor Bodrum. Dünya’nın en zengin tarihsel geçmişi ve doğal güzellikleri bir daha geri gelmeyecek biçimde elden çıkıyor.
Benzer sorunları Muğla’nın bir başka ilçesi Marmaris de yaşıyor.
İlçenin önemli merkezlerinden olan Netsel Marina’ya bitişik otopark alanı, pandemi sürecinin başlarında bir lunaparka dönüştürülüyor. Tam karşısında ise yaşlılara hizmet veren Huzurevi var.
“Söylemi CHP ama eylemi AKP” çizgisindeki bu anlayış, önümüzdeki seçimlerde CHP’nin işini zorlaştırabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Bahattin Yücel Arşivi