STOPERLERİN BÜYÜK HEDİYESİ

STOPERLERİN BÜYÜK HEDİYESİ
Antep’in hocası Sumudica değişik bir futbol adamı. Yönettiği takımları ısrarla aynı sistemde, 5-3-2 ile oynatıyor ve bu sistemden mecbur kalmadıkça vazgeçmiyor.Topu rakibe bırakıyor, hızlı paslarla çıkıyor. Yan paslarla,...

Antep’in hocası Sumudica değişik bir futbol adamı. Yönettiği takımları ısrarla aynı sistemde, 5-3-2 ile oynatıyor ve bu sistemden mecbur kalmadıkça vazgeçmiyor.
Topu rakibe bırakıyor, hızlı paslarla çıkıyor. Yan paslarla, geriden oyun kurma matematiğiyle zaman harcamıyor. Hızlı, ileriye oyun. Topu rakibe bırakıyor ama ona alan vermiyor, oyalanmasını istiyor adeta. Fırsat kolluyor kalecisinden, stoperine, liberosuna kadar. Ve en önemlisi top rakipteyken daha iyi oynuyor, Antep takımı.
Ama hocasının Beşiktaş dışında ligimizde şampiyonluk görmüş takımlara karşı galibiyeti yok. Dün geceki skorla galibiyet sayısını ikiye çıkardı.
Sergen Hoca ise sakatlıklar, kartlar nedeniyle kadro istikrarını bir türlü bulamıyor. Geçen haftanın galip gelen 11’ini hiç bozmadan sahaya sürdü Gaziantep’te. Oysa Souza 11’de başlayabilirdi, nitekim oyuna girdikten sonra takımın havası değişti.
Kızamıyorum Sergen Hoca’ya. Para pazarlıkları yüzünden Dorukhan küstürüldü. Madem küs, niye 11’de. Kimse kızmasın Sergen Yalçın’ın yanındayım, Beşiktaş’ın Milli Takım’a gönderdiği bu tek forma yöneticiler aracılığıyla küstürülmemeli. Ve dün gece Souza – Dorukhan ikilisi sahada Oğuzhan kenarda olabilirdi.
Beşiktaş 27. dakikada ilk tehlikeli atağını yaptı. Önemli. Maçta attığı tek golü de benzer şekilde buldu. Kartal’ın rakibine karşı hızlı ve tek paslarla çıkınca ne kadar etkili olduğu görüldü. Yan paslarla böyle rakipleri açmak çok zor. Ve Beşiktaş’ın tek pasları hızlı çıkacak ayakları var.

  1. dakikada Larin’in harika vuruşunun direkte patlaması Beşiktaş adına şansızlıktı. Zira 5 dakika sonra Gaziantep, Beşiktaş’ta oyuna sonradan giren Montero’nun büyük hatasında doğan pozisyonda Mirallas’ın ayağından golü bularak soyunma odasına gitti.
    Sergen Yalçın Beşiktaş’ı ikinci yarıya orta sahasında radikal değişiklikler yaparak başlattı. Oğuzhan ve Dorukhan kenara çekildi. Bernard Mensah ve Josef de Souza oyuna girdi.
    Souza’nın oyuna girmesiyle Atiba daha öne çıktı. Değişiklikler öne doğru oynamayı kolaylaştırdı.
    Ancak kaleci Ersin, ilk yarıda yapamadığını ikinci yarıda yapmayı başardı ve kontrolsüz bir çıkışla direk kırmızı kartla takımın tüm planlarını bozdu. Ersin’in yediği kırmızı karta giden pozisyonda yine Montero ve Vida’nın hatalarını da not etmek lazım.
    Maçın kaderini değiştirecek isimlerin başındaki Ghezzal mecburen kaleci Utku ile yer değiştirdi.
    Beşiktaş maça ilk yarıda dikkat çektiğim hızlı ve tek paslarla ileri giderek geri döndü. Larin serisini sürdürürken dakika 62 idi.
    Ancak üç dakika sonra Vida ve Montero’nun hediyesiyle maçın çalışkan ismi Muhammet Antep’i yeniden öne geçirdi.
    Burada Kazım Kanat’ı rahmetle analım. Büyük Beşiktaşlı Kazım Kanat, “Beşiktaşlı bir adamın 60 yaşını görmesi büyük başarıdır” derdi. Kalp krizi tabağı gibidir bazen Beşiktaş, o gecelerden biriydi dün gece.
    Üçüncü golü de Montero hediye edince Gaziantep, iyi oyununun, disiplinli ve arzulu oyununun hakkını 3-1 ile aldı. Son 15 maçının 10’unu beraberlikle bitiren Gaziantep, “tek puancı” damgasından kurtuldu.
    Galibiyette Antep’ten Nouha Dicko, Muhammet Demir’in katkısını söylemeliyiz en az takımı yöneten Sumudica kadar. Galibiyetin ardından sağa sola Kartal işareti yapması şovmenliğine verelim ama maç sonu yayıncı kuruluşa “Yönetim galiba beni göndermek istiyor” demesi böyle bir galibiyetin ardından memlekete yakışan bir tuhaflıktı.
    Beşiktaş’ın stoperleri giydikleri formadan çok uzak. Bir bütün halinde oynamaktan, arzudan, tempodan, konsantrasyondan uzak Beşiktaş, mağlubiyeti hak etti.
    Sorun inanın yönetim sorunu. Sergen Yalçın’ın, çok kötü oynadıklarını kabul ederken şu cümlesi dikkat çekiciydi:
    “Welinton, Welinton diyorlardı, çıkınca neler olduğunu gördük. Bilir bilmez konuşmamak lazım.”
    Transferi kim yaptı? Alttan alta Hoca’nın altını oyanlara bir kez daha sesleneyim.
    Beşiktaş içinde olup Beşiktaş’a oyun kurmayın. O oyun sizi mahcup eder, tarihin kötü sayfalarına adınızı yazdırır.
    Milli ara Beşiktaş için bir şans. Aranın ardından önce Başakşehir ardından Fener maçları öncesi yaraların kuvvetli sarılması gerekiyor.