STOPERLERİN İNTİHARI

Fatih Terim bir hafta öncesinde pek tutmayan, hatta Onyekuru’nun oyuna girerek maçın fişini çektiği gollerle alınan maçtaki çift santrafor tercihinde ısrarlıydı dün.

Cezalı Taylan dışında Kayseri maçı kadrosu birebirdi. Onun yerine Etebo vardı.
Seremoni öncesi Muslera’ya bir çiçek sundu Milan Skoda. Talihsiz bir pozisyonda Muslera’nın ayağının kırılmasına neden olmuştu. Karşılıklı sarılmaları güzel görüntüydü.
Rize, İstanbul’a Hatay’ı yenmenin ve uzun bir aradan sonra üç puanla tanışmanın morali ile gelmişti. Bu morale daha maçın 2. dakikasında Luyindama’nın hediye ettiği gol eklendi. Samudio bu hatayı affetmedi. Dolayısıyla sezonun en erken golünü yiyen Galatasaray maça yenik başladı.
Galatasaray’ın durumu toparlaması 10 dakikayı buldu. Sağ kanattan kullanılan serbest vuruş ceza sahasındaki karambolde Yedlin’in önüne düştü. Onun vuruşu kaleci Gökhan’ın müdahalesine rağmen ağlarla buluştu. Maç yeniden başladı.

Galatasaray’ın yediği gol kadar attığı golde de Luyindama az daha takımı yakacaktı. Neyseki VAR incelemesiyle Yedlin Galatasaray’daki ilk golünü atmış oldu.
Golün ardından Galatasaray biraz baskı yese de 31. dakikada Emre Akbaba’nın 25 metreden şahane füzesine kimsenin yapacağı bir şey yoktu. Hemen sonrasında kendi yarı sahasında topu kapan Etebo topu 70 metre tek başına sürdü ama golü atamadan yere indirildi. Ödülü sarı kart oldu.
Sonrasında bir füze de Falcao gönderdi Rize kalesine. Milli kaleci Gökhan topu çelmeyi başardı.
Galatasaray farka gidiyor derken, ilk goldeki hatanın neredeyse aynısını bu kez Marcao yaptı. Ve cezayı bu pozisyonda da Boldrin kesti. Maçı beraberliğe getirdi.
Öyle sersem geri paslar, ilerideki iki santraforu tartışmayı anlamsız kıldı. İki stoper, iki geri pas, iki hata, iki gol. İki santraforuna top aktarmazsan, onları da tartışmalı hale getirirsin. Gününde olmayan iki stoperine rağmen kanatlar varken topu ille gerinden kurmaya çalışmakla yanlış yaparsın. Yedek kulübesinde Donk var iken Kayseri maçında da aynı hatayı yapan Luyindama’da ısrar etmenin bir bedeli olur. Soyunma odasına ilk yarı 2 atmana rağmen 2 gol yiyerek gidersin.
İkinci yarı, sanki sıra beklere geldi. Yine geriden çıkamayan ve topu kaptıran Galatasaray, telaşlı yakalanınca Fernando’nun ortasına Samudio’nun kafasını Yedlin elle kesti ve penaltı ile cezalandırıldı. Skoda skoru 2-3’e getirirdi.
Golün ardından Fatih Terim, Kerem ve Onyekuru’yu sahaya sürüp maçın iyilerinden Emre Akbaba ve Emre Kılınç’ı kenara aldı. Sistemi tümüyle değiştirdi.

İşe yaradı, Onyekuru takımı hareketlendirdi. Hızlı koşuları santraforları da daha görünür hale getirdi. Terim’in ikinci hamlesiyle Arda ve Feghouli oyuna girdi. Mohamed ve sahada ne yaptığı belli olmayan Fernandes oyundan alındı.
Onyekuru’nun ısrarlı koşuları Rize defansına hata yaptırdı. Meriah ters bir vuruşla maçı beraberliğe getirdi. Gün stoperlerin intihar günüydü adeta.

79’a gelindiğinde ise çok ilginç anlar yaşandı. Rize’nin kontra atağında Michalak, Yedlin tarafından düşürüldü. Orta hakem Volkan Bayarslan önce penaltıyı çaldı. Ardından VAR devreye girdi. Bu arada Fatih Terim sarı kartı yedi. VAR, pozisyonun faul olduğunu ama ceza sahası dışında meydana geldiğini bildirdi. Yedlin ikinci sarıdan kırmızı gördü.
Galatasaray’ın 4’lü defansı tel tel döküldü. Yedlin, penaltı yaptırırken, Marcao ve Luyindama birer gole doğrudan katkı sağladı. Peki Saracchi? Marcao ve Luyindama’ya hata yapmalarını sağlayan iki pası da uzatan oydu.
İkinci yarıya 12 dakika uzatma verildi. İlk yarıya da üç dakika uzatma verilmişti. Toplam 15 dakika uzatma maçın ne kadar durdurduğunun ve oynanmadığının göstergesiydi.
Falcao’nun yerine Babel de son bir silah olarak oyuna sokuldu. Ama özellikle Galatasaray’da oyun disiplini kaybolmuştu artık. Rizespor uzatmanın 3. dakikasında adeta yürüye yürüye geldiği Galatasaray ceza sahasında galibiyet golünü Fernando’nun ayağından buldu.

Muslera bu dakikadan sonra adeta libero gibi oynadı.
Ancak Galatasaray’ın doldurmalarına pasla yanıt veren Rize bu stattan galibiyetle çıkmayı başardı. Rize’yi gösterdiği oyun disiplini ve mücadeleden dolayı kutlamak gerek.
Galatasaray, rakiplerinin maçının olduğu hafta, öyle ya da böyle içlerinden birinin yahut ikisinin birden puan kaybedeceği hafta çok ağır bir mağlubiyet aldı. Belki de şampiyonluk yolundaki en ağır yarayı.
Elbette Fatih Terim’in oyuncu tercihleri bu kaybın nedeniydi. Böyle bir maçta Onyekuru’nun, Donk’un hatta Feghouli’nin kenarda oturmasını kimse anlayamaz.