“TAVSİYE DEĞİL, ÇÖZÜM İSTİYORUZ!”

Özel okul velileri haklarından vazgeçmiyor. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk velilerin haklı talepleri olduğunu, özel okulların birtakım kararlar ortaya koymaları gerektiğini söylemişti. Selçuk’un açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yeni bir açıklama daha geldi. Bakanlık özel öğretim kurumlarının takipçisi olacaklarını, öğretmen ve çalışanların haklarının gözetilmesini, velilerin maddi manevi talepleriyle ilgili düzenlemelerin yapılması için konunun ilgili birimler tarafından takip edileceğini duyurdu.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın açıklamasının ardından özel okul derneklerinden bir açıklama geldi. Okullar daha önce verilemeyen yemek ve servis bedelinin alınmaması, alınmışsa da iade veya mahsup yoluna gidilmesini duyurdu. Dernek yetkilileri uzaktan eğitim sürecinde kurumların kendilerinin bir indirim oranı belirlemelerini istedi. Bu konudaki hesaplamaların da telafi dönemi bittikten sonra öğretim yılı sonunda yapılacağını açıkladı. Kurumların yapacakları indirimlerin dikkatle hesaplanması, bu indirim oranlarının yanıltıcı bir reklam ya da haksız rekabet aracı olarak kullanılmaması istendi. Özel okul velileri ise açıklamaları yetersiz buluyor, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan sorunu çözmesini istiyor.
T.D Bu açıklamanın peş peşe yapılması bizlerin en azından özel okul velileri platformunun olmadığı bir görüşmede bu değerlendirmenin yapıldığını görüyoruz. Bakanlık sürece daha fazla müdahale etmeli, karar almalı. Özel okulların yaptığı açıklamada görüldüğü gibi kararlar tavsiye niteliğinde duyuruldu. TÖZOK’un açıklamasında ödenen öğretim ücretlerinin dönem sonunda yapılacağı söyleniyor. Birçoğumuz ocak, şubat ayında erken ödeme tarihinde okul ücretlerini ödüyoruz. Bir sonraki dönemin başında bir sene önce ödenmiş paranın iadesini yapmaları gerekirken bir sonraki dönem 2020-2021 eğitim öğretim döneminde iade yapılacakmış. Paranın işletilecek olmasından dolayı haksız kazanç sağlayacaklarını düşünüyorum. Burada belirttikleri iade tarihleri doğru değil!
B.K Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan açıklama yeterli değil, ama sesimizin duyulması anlamında memnuniyet verici. Bahçeşehir Koleji velisi olarak hazirandan bu yana mücadele ediyoruz. Okul yönetimleriyle konuştuğumuzda başka velilerin itiraz etmediklerini söylüyorlar ve kendilerinin belirlediği iadeyi kabul etmemiz konusunda baskı yapıyorlar. Bu durumun hakkaniyetli olmadığını söylediğimizde bizzat okulun yetkilisi tarafından aranıp çocuğumu okuldan almam istendi.
“İNDİRİM ORANLARI AÇIKLANMASIN BASKISI”
İndirim oranlarının okulların inisiyatifine bırakılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?
T.D Özel okul derneklerinin açıklaması daha çok okulların bu oranları açıklamaması yönünde bir telkin gibi. Bu konuyla ilgili iyi niyetli davranıp hakkaniyetli bir şekilde bu indirimleri yapan okullar TÖZOK’un açıklamasından sonra muhtemelen indirim oranını açıklamayacaklar, tereddüt edecekler. Belki de %15 veya %30 gibi komik iade rakamları gündeme getirecekler. Ayrıca piyasa rekabet koşullarını olumsuz etkilemeyin diye okullara göz dağı da veriliyor. %50, %60 seviyesinde indirim yapan okullar var. Bu indirim oranları zincir okullar üzerinde baskı oluşturdu. Doğa Koleji, Bahçeşehir Koleji gibi büyük zincir okulların bu indirimleri yaptıklarında diğer okullarda olduğu gibi vazgeçecekleri rakam, küçük bir rakam değil. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı takipçi olmak yerine çözüm odaklı olmalı.
B.K Bu açıklamayla birlikte özel okullar tamamen ticari kaygıyla indirim oranlarını belirleyecek. Bunu Milli Eğitim Bakanlığı’nın belirlemesi gerekir. Bu konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’yle (CİMER) görüştüğümde beni İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yönlendirdi. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda genelge yayınlamadan herhangi bir şey yapamayacaklarını söylediler. Okulların adil bir şekilde bunu belirleyebilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı standartları oluşturmalı.
Kaydınızı
yenilediniz mi?
T.D Henüz değil. Mücbir sebep ifadesinin okulların yaptığı sözleşmelerde olmasını istemiyoruz. Mücbir sebep; sorumlulukların karşılanmaması anlamına geliyor. Yani salgın gibi mücbir bir sebep durumunda iade yapmayız anlamına da geliyor.
B.K Bu yıl çocuğum 4.sınıfa gidecek ve aynı okulda ilkokulu tamamlamasını istiyoruz. Okul açıldığında çocuk neyle karşılaşacak onu da bilmiyorum. Pes etmeyerek çocuğuma bir şeyler öğretmek zorundayım. Eğitim ticarete dönmüş durumda, çalışan anne babalar olarak mecburuz da. Devlet okullarının kapasiteleri yeterli değil. Çocuğumun devlet okuluna gitmesi çalışmamam anlamına geliyor. Devlet okuluna almak istesem bile şu an nakiller kapalı. Özel okula göndermek zorundayım ama haklarımın da yenmesini istemiyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Eda Yılmayan Arşivi