Tezgahı kundaklayacaklardı ben de kendim topladım

Tezgahı kundaklayacaklardı ben de kendim topladım
Doktora öğrencileriyle yaptığı dersin gizlice kayda alınarak sosyal medya üzerinden yayımlanması sonrasında, “Allah kelamını inkar ediyor” denilerek lince uğrayan İlahiyat Profesörü Mustafa Öztürk, ifadelerinin uzun bir...

Doktora öğrencileriyle yaptığı dersin gizlice kayda alınarak sosyal medya üzerinden yayımlanması sonrasında, “Allah kelamını inkar ediyor” denilerek lince uğrayan İlahiyat Profesörü Mustafa Öztürk, ifadelerinin uzun bir zaman önce yaptığı detaylı bir konuşmadan “cımbızlandığını” söyledi. 1,5 saatlik konuşmanın birkaç dakika olarak yeniden servis edildiğini ve örgütlü bir lince uğradığını belirten Öztürk, “Rant kavganız sizin olsun artık ben yokum” dedi. Öztürk, katıldığı bir yayında, “Tezgahı kundaklayacaklardı ben de kendim topladım” ifadelerini kullandı.
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, emekliliğini talep etti. Emeklilik başvurusunu sosyal medya hesabından yayımlayan Öztürk, “Bugün (dün) itibariyle akademiye, akademisyenliğe ve ilahiyat alemine veda ediyorum. Artık yeter. Benden bu kadar” açıklamasını yaptı.
LİNCE UĞRADI
Öztürk geçen yıl da hakkında “Ölüm fetvası” verildiğini belirterek, suç duyurusunda bulunmuştu. Öztürk, uzun süre önce doktora öğrencileriyle yaptığı dersin gizli kayda alınarak sosyal medya üzerinden yayımlanması sonrasında, “Allah kelamını inkar ediyor” denilerek linçe uğramıştı. Öztürk’ün, sosyal medyada yayımlanan gizli çekim dersinde, “Kur’an’ın lafız mı, mana mı yoksa hem mana hem lafız mı olarak indirildiği” konusundaki bir tartışmaya ilişkin görüşleri yer alıyordu.
Akademik hayatını sonlandırdığını açıklayan Öztürk, konunun bilimsel zeminde doğruya ulaşma amaçlı tartışılmadığını, aksine bir karalama kampanyasına malzeme olarak araçsallaştırıldığını ifade etti.
KÖTÜ AHLAKSIZLIK HUY HALİNE GELDİ
Türkiye’de son yıllarda yükseltilen bir hava olduğuna işaret eden Öztürk, “Totalitarizmin toplumun tüm katmanlarınca sindirilmesi her kesimin kendisi gibi düşünmeyeni bastırmak için devletin kolluk kuvvetlerini, savcıları ve diğer kurumlarını müdahaleye çağırması… Bunu sosyal medyada organize linç kampanyalarıyla yapması, bu kötü ahlaksızlığın huy haline gelmesi maalesef. Atılsın, tutuklansın, susturulsun, yasaklansın, linç kampanyaları… Bazı tarikat yapıları, dönem dönem yaptığım ilmi çalışmalara karşı karalama kampanyaları düzenliyor. Bunlar sistematik biçimde organize edilen, sözlerimin, konferans konuşmalarımın kırpılması, kitaplarımdan bazı satırların bağlamlarından kopartılarak çarpıtılması gibi taktikler” dedi.