Covid-19 ile kendimizi ansızın içinde bulduğumuz yeni dünyanın dijitalleşme hızı ile sanatın, müziğin ve sporun farklı yönlerini de keşfetmeye hazır olmamız gereken yeni bir döneme girmiş olduk.
İhtiyaçlarımız, beklentilerimiz, yapabildiklerimiz değişim sürecinin içinde ayrı ayrı farklılaşmaya başladılar. Yeni araçlar, yeni yöntemler, yeni alışkanlıklar edinmeye başladık. Bazıları diğerlerine göre hayatımıza daha kolay girdi. Hayat eski normaline biraz daha yaklaştığında bazılarındansa hemen uzaklaşmayı planladık.
Bu süreç belki de onlarca yıl sonra torunlarımızın uyanacağı dünyaya bizi yakında uyandıracak mı?
Sanatın değişik kollarında değer yaratanlar, yaratım yöntemlerini ve kullandıkları araçları sorgular oldular. Dijital sanat, blok zinciri teknolojisini kullanarak dijital dünyadaki görsel, yazılı veya işitsel ögeleri içeren eserleri dijital olarak sertifikalayan NFT (non-fungible token)’ler sıklıkla konuşulmaya ve ekonomide ve sanattaki yerleri keşfedilmeye başlandı. Yeni dünya değerli sanatçıları dijitalleştirmeyi ve sanata da yeni değerler yaratmayı başardı. Bunu yaparken, hem eserin, hem de sanatçının fiziksel varlığının kat kat ötesine geçti.
Müziğin içindeki matematik ve onun yarattığı ruh da aynı şekilde eserleri yapay zekanın oluşturduğu ve insanların seslendirdiği, oynadığı bir başkalaşımı hızlandırdı. Müzik, insanın varlığı ve ruhunun ötesine geçebilir mi sorusu insan olmadan müziğin varolabileceği bir dünyayı sorgulattı. Olamaz ya da olmamalı diyenlerden biri de sizsinizdir belki kimbilir.
Sporun çok yönlü değişimi ve bunun spor endüstrisinin aktörlerine nasıl fırsatlar sunduğu ile ilgili görüşlerimi sizinle bu sayfalarda bir önceki buluşmamızda kısaca paylaşmıştım. Hatırlamak gerekirse, yeni dünya ekonomisinin dinamiklerini düşünerek spora yeni gelir modelleri kazandırmayı ve bunu yaparken de etkileşim ve iletişimi arttırmayı hedefleyen girişimcilerin önünün dünyanın her yerinde açık olduğunu düşündüğümü belirtmiştim.
Toplumların dijitalleşme karşısındaki duruşları ve dünyanın artık kolay kolay engellenemez dijitalleşme hızı düşünüldüğünde, inovasyon ve girişimcilik dünyasının sanat, müzik ve sporun yeni dünyadaki değişimi üzerine kafa yorduğu ürün ve hizmetler geliştirmeye başlamasını samimiyetle öneririm. Bundan sonraki yazımda ise bu dünyadaki bizlerin değerli girişimcilere nasıl destek eli uzatabileceğimizle ilgili farkındalığımı paylaşacağım.
Çünkü kuşkusuz yeni dünyada, birlikte geliştikçe ve geliştirdikçe hepimiz için daha da özel bir yer olacak!
