Yetişkinler İstanbul’dan, gençler Türkiye’den kaçmak istiyor

Son günlerde emlak piyasasında yaşanan sorunlar malumumuz. Özellikle de İstanbul’da durum vahim… Kardeşime ev ararken şahit olduğumuz bu vahamete yer vermek istedim bugün.
İstanbul’da emlakçılık yapan Gülay Bayhan’la “Neler oluyor?”u konuştuk. Hayli ilginç bir söyleşi oldu zira biraz emlakçı biraz İstanbullu gözüyle değerlendirme yaptı Gülay Hanım. Sizleri baş başa bırakıyorum.
Kaç yıldır emlak işindesiniz?
6 yıldır emlak sektöründeyim.
İstanbul’da kiralık ev yok, fiyatlar uçmuş vaziyette. Neler oluyor?
İstanbul’da kiralık ev sorunu var, doğru. Geçen gün bir ilan girdim, yarım saatte 50 kişi aradı ve bir saat içinde evi verdik.
“Neler oluyor?”a gelince bunun birkaç nedeni var.
Birinci neden, İstanbul’a yabancı göçü çok fazla… Özelikle Ürdün, Tunus, Libya, Afganistan gibi ülkelerden insan akıyor.
Suriye’yi söylemediniz…
Suriye’yi söylemiyorum çünkü artık onlar bizden oldular. Var olan Suriyeli göçü üzerine diğer ülkelerden geliş var. 250 bin dolar karşılığında vatandaşlık alıyorlar.
Rakam yüksek gelmiyor mu?
Bugüne kadar zorlanan kimseyi görmedim. Yüksek rakamları o kadar telaffuz ediyorlar ki… Bir değil birçok mülk ediniyorlar.
Emlakçı olarak değil de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak ne hissediyorsunuz?
Bir taraftan milyon dolarları harcayan insanlar var diğer taraftan dilenen insanlar var. Bizlerin bu iki uç arasında kaybolduğumuzu hissediyorum. Bizim vatandaşımızın alamadığı, gücünün yetmediği mülkleri yabancılar kolaylıkla alıyor. Geçtiğimiz günlerde Afganlı bir müşterimle sohbet ediyoruz. Uzun yıllardır Türkiye’de yaşıyor. Gelmiş, önce Kapalıçarşı’dan dükkân kiralamış sonra satın almış, sonra da mülk edinmiş. Eşinin ısrarı üzerine ülkesine dönmüş ama orada yaşamak istemediklerini anlamışlar tekrar dönmüşler Türkiye’ye. Ve tüm akrabalarını Türkiye’ye getirmiş her birine ev arıyor…
Emlakçı gözüyle yabancı göçünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
İstanbul’daki bu yabancı göçü asıl 10 yıl sonra patlayacak. Emlaklarıyla ilgilendiğim birçok insan İstanbul’dan ya ayrıldı ya da ayrılık planı var. Yetişkinler İstanbul’dan, gençler Türkiye’den kaçmak istiyor. 10 gençten 9’u istihdam endişesiyle Avrupa’ya gitmek istiyor. İstanbul’da doğup büyümeme ve çok sevmeme rağmen benim de geleceğe dair planımda bu var.
Neden gitmek istiyorsunuz?
Irkçılıkla ilgisi yok ama sanırım fazla kültürlülük yoruyor. Kibar, saygılı ve anlayışlı insanların olduğu bir şehirde yaşamak istiyorum. Yaşadığım şehri böyle insanlarla paylaşmak istiyorum. Ortak kulanım alanlarımız hoyratça kullanılıyor ve bir şehrin çehresi maalesef olumsuz değişiyor.
Peki, gelelim emlak piyasasındaki artışın diğer nedenlerine…
İnşaat maliyetlerinin yüksek olması, kentsel dönüşüm, kredilerin yüksek olması, faizlerin yüksek olması artışları tetikliyor.
Özellikle vatandaşlarımız paradan para kazanmak varken parasını gayrimenkule yatırmak istemiyor. Bunu sadece para kazanma hırsına bağlamıyoruz. Çünkü çalışarak para biriktiremeyeceğini ve mülk sahibi olamayacağını düşünen insanımız gelirini kripto paraya yatırıyor. “Param çok olsun, öyle bir ev alayım.” diye düşünüyor. Bankadan kredi çekip kripto paraya yatıran dahi var.
Bu piyasa koşullarında öğrenciler ne yapıyor?
Öğrenciler hatta atanan bekâr memurlar bile artık ev değil oda kiralamaya çalışıyor. Kültürümüzle çok örtüşmese de yakın zamanda oda kiralamaları artış gösterecek. Bu hem ev kirasını ödemekte zorlananlar hem de kiralık ev bulamayanların başvuracağı bir çözüm.
Kira artışlarını fırsata çevirmek isteyen emlakçılardan da şikâyet var. Ne diyeceksiniz bu konuda?
Doğrudur ama emlakçılar ev sahiplerini, ev sahipleri de emlakçıları tetikliyor. Herkes kendi çıkarını düşünüyor. Emlakçı açısından alacağı komisyon için kiracı sayısının fazla olması avantajlı. Ev sahipleri için de daha yüksek rakama evini verebilmesi için eski kiracıların çıkması…
Bunu kurumsal bir firmada çalıştığım için söylemiyorum ama lütfen ev sahipleri veya kiracılar kurumsal hizmet veren kişilerle çalışsın. Bakın, size bir örnek vereyim. Geçen gün bir kiracımız aradı, “Ev sahibim kendi taşınacağını söylüyor ve kontratımın bitmesine zaman olmasına rağmen çıkmamı istiyor.” dedi. Kendisine ev sahibine söylemesi için şöyle dedim “Şayet ben evi boşalttığımda evde siz oturmaz kiraya verirseniz, davacı olacağım.” Kiracı bunu söyleyince ev sahibi geri adım attı.
Kanunlar kiracıdan yana ama fırsatçılar için çözüm çok. Bir şekilde ev sahipleri bir yolunu bulup çıkarabiliyor.
Son soru, bir-iki cümleyle emlak sorunuyla ilgili çözümü nasıl görüyorsunuz?
Öncelikle İstanbul’a göçün acilen durdurulması gerekiyor. Adam Suriye’den Hatay’a yerleşmiş birkaç ay sonra toplamış 50 kişilik aşiretini İstanbul’a gelmiş. “Neden geldin?” diyorum. “İstanbul’da para var.” diyor.
Ve tabii ki, öğrenciler için devletin ve belediyelerin acilen yurt yapması lazım.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ayşe Baykal Arşivi