Yoksul ülkenin modern köleleriyiz!

Köle düzeni nedir?
Kısa ve basit anlatımla, yemek ve barınma karşılığında günde 13/14 saat çalışmak demektir. Bugünden farkı var mı?
Var tabii; en azından başka bir kişinin malı mülkü değiliz ama üç aşağı beş yukarı şartlar aynı. Tabii ki barakalarda yaşamıyoruz, tabii ki önümüze konan bir kap yemekle yetinmiyoruz, tabii ki evlenme, ev kurma, ayrı bir mekanda yaşama hakkımız var ama günün sonuna bakarsanız fazla fark yok.
Neden mi?
Meseleyi biraz açalım. Azgın enflasyon ve derin ekonomik krizin üzerine Covid-19 salgını da eklenince boğaz tokluğuna çalışır hale geldik. O da iş bulursak tabii. Asgari ücret en yaygın ücret oldu. Asgari ücreti bulan kendini mutlu hisseder hale geldi..
Asgari ücretle hangi ihtiyaç karşılanır?
Barınma ve beslenme!. Üç beş kuruş artarsa o da eskiyen kabana, altı delinen ayakkabıya gider, o kadar.
Hele üç/dört kişilik aile ise doğru dürüst beslenmeye de yetmez. Eve et, yumurta, peynir, bakliyat gibi temel gıda maddeleri zor girer. Mecburen ekmeğe, makarnaya, sade suya çorbaya talim.
19.yüzyılın köleleri ekmek, makarna, mercimekle yetiniyordu.

  1. yüzyılın modern köleleri de aynı.Bir ay günde 10/12 saat çalışan işçi emeğinin karşılığını alıyor almasına ama aldığı para ev kirası (elektrik su, doğalgaz ) ve beslenmeye ucu ucuna yetiyor.
    Eee, soruyorum 19. yüzyıl kölelik düzeninden ne farkı var?
    Bu sadece bizde böyle değil. Bizim gibi yoksul ülkelerdeki vaziyet bu. Kazandığınla başka ihtiyaçlarını karşılayamıyorsun.
    Kitap, dergi almaya, sinemaya gitmeye, dışarda yemek yiyip arkadaşlarınla sohbet etmeye, ailenle gezmeye, varsa hobilerine üç beş kuruş harcamaya para kalmıyor.
    Tatile çıkmak hele hele başka bir ülkeye gitmek, başka şehirleri görmek artık her baba yiğidin harcı değil, lüksün de lüksü oldu.
    19 yıllık AKP iktidarının bizi getirdiği durum bu. İş bulursan çalış, patron ne ücret verirse eyvallah de, çünkü ekmek aslanın ağzında, en azından cebine üç beş kuruş girer, akşam evinde sıcak çorba bulursun, meteliksiz dolaşıp bir çay ısmarlasınlar diye insanların gözünün içine bakmazsın.
    Abartmıyorum. Milyonlarca insanın hali bu. Gün boyu sokaklarda dolanıp duruyorlar, salgın nedeniyle kahveler de kapalı, oturacak sıcak bir mekan bile yok..
    Öyle işler var ki, akşam evine 50 lira götürebilen kendini şanslı sayıyor.
    Ezcümle; yoksul ülkenin modern köleleriyiz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Tezkan Arşivi