Ankara Tabip Odası: Halkın sağlığı için temizlik ve hijyen ürünlerinden vergi artışlarını geri çekin

Ankara Tabip Odası: Halkın sağlığı için temizlik ve hijyen ürünlerinden vergi artışlarını geri çekin
Ankara Tabip Odası (ATO), KDV oranlarında yapılan artışla birlikte hijyen ürünlerinde fiyat artışları yaşanacağına dikkat çekerek, "Halk sağlığı üzerinde olumsuz sonuçlar doğuracağını düşündüğümüz vergi artışlarının...

Ankara Tabip Odası (ATO), KDV oranlarında yapılan artışla birlikte hijyen ürünlerinde fiyat artışları yaşanacağına dikkat çekerek, "Halk sağlığı üzerinde olumsuz sonuçlar doğuracağını düşündüğümüz vergi artışlarının geri çekilmesini, vergi politikalarında kamu yararının ve hakkaniyetin gözetilerek çalışan ve yoksul sınıfların gözetilmesini talep ediyoruz" açıklamasını yaptı.

ATO, KDV oranlarının artmasıyla beraber hijyen ürünlerinde yaşanan zamlara ilişkin bugün yazılı bir açıklama yaptı.

Ankara Tabip Odası'nın açıklaması şu şekilde:

"Hastalıklardan korunmanın en temel ve ilk aşamalarından bir tanesi, hijyen kuralları çerçevesinde kişisel temizlik ve öz bakımıdır. Sağlığın korunması ve geliştirilmesi amacıyla sanitasyon faaliyetleri ve hijyen uygulamaları, halk sağlığının en önemli bileşenlerindendir. Hijyen; sağlığa zarar verecek ortamlardan korunmak için yapılacak uygulamalar ve alınacak önlemlerin tümü olup, sağlıklı ortamın korunması ve her türlü hastalık etmeninden arındırılmasıdır.

Kişisel Hijyen; kişinin sağlığını korumak için ve sürdürmek için yaptığı öz bakım uygulamaları da olup birçok enfeksiyon hastalığının önlenmesinde kişisel hijyen alışkanlıklarına uyulması önemlidir. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre hijyen, hastalıkların yayılmasının önlenmesi ve sağlığın sürdürülmesine yardımcı olacak her türlü uygulamayı içerir (çevre temizliği, el hijyeni, su ve sanitasyon, atıkların güvenli şekilde ortadan kaldırılması vb…).

Genel ve kişisel hijyenin sağlanmasında sabun, şampuan, deterjan, dezenfektan, havlu peçete, tuvalet kağıdı gibi temizlik ve hijyen malzemelerinin önemli bir rolü bulunmaktadır. Bu malzemelere erişimin kolaylaştırılması, hijyen kuralları dahilinde düzenli kullanımı ve teşvik edilmesi, bu doğrultuda kamu politikasının oluşturulması, enfeksiyon ve salgın hastalıkların oluşumunu ve yayılmasını en aza indirir.

Ne var ki, Resmi Gazete’de yayımlanan 7 Haziran 2023 tarihli kararla kişisel temizlik ve hijyen malzemelerinin KDV oranları yükseltilmiştir. Cumhurbaşkanı Kararı kapsamında daha önce yüzde 8’lik KDV uygulanan sabun, şampuan, deterjan, dezenfektanlar, ıslak mendil (sabun, deterjan veya solüsyon emdirilmiş olsun olmasın), tuvalet kâğıdı, kâğıt havlu, kâğıt mendil ve peçetenin vergi oranı yüzde 20'lik dilime girmiştir.

Temizlik ve hijyen malzemelerine artan fiyatlar nedeniyle erişim azaldığı oranda bu ürünlerin kullanımı ya aksayacak ya azalacak; yahut daha düşük fiyatlı ancak daha kalitesiz ve niteliksiz ürünlerin kullanımından kaynaklı çeşitli sağlık sorunları baş gösterecektir. Türkiye’de hâlihazırda sağlık harcamalarında artış yaşanmaktadır. TÜİK’in Tüketici Fiyat Endeksi, Haziran 2023 araştırmasına göre ana harcama gruplarına göre yıllık değişim oranları incelendiğinde sağlık harcamaları yüzde 65,69 ile ikinci sırada yer almıştır.

Hava sıcaklığının arttığı, ısınan havadan kaynaklı daha fazla sanitasyon faaliyetinin yaşandığı, sabun, deterjan, tuvalet kâğıdı, kâğıt havlu gibi ürünlerinin kullanımının yoğunlaştığı bu dönemde zamlar doğrudan ve dolaylı olarak halk sağlığını etkileyecektir. Mevcut ekonomik politikalar nedeniyle halkın alım gücü düşerken, enflasyon ve yoksulluk sınırı artarken onlarca kalem temizlik ve hijyen ürününe yapılan yüzde 12’lik zam, genel ve kişisel hijyenin sağlanmasını güçleştirecektir.

İktisatçılara göre, ek bütçe kapsamında vergi gelirlerinde öngörülen artışın 403 milyar TL’sinin “doğrudan vergi” niteliğindeki gelir, kurumlar ve mülkiyet vergilerinden; 733 milyar TL’sinin ise içerisinde temizlik ve hijyen malzemelerinin de bulunduğu binlerce üründen alınan tüketim vergilerinden elde edilmesi planlanmaktadır. Bunun anlamı toplanacak ekstra verginin yaklaşık üçte ikisi dolaylı vergiler yoluyla tüm yurttaşlardan; üçte biri gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerince karşılanacaktır.

Ankara Tabip Odası olarak, halk sağlığı üzerinde olumsuz sonuçlar doğuracağını düşündüğümüz vergi artışlarının geri çekilmesini, vergi politikalarında kamu yararının ve hakkaniyetin gözetilerek çalışan ve yoksul sınıfların gözetilmesini talep ediyoruz."