Artık susma değil konuşma zamanı!

Artık susma değil konuşma zamanı!
Ekonominin lokomotifi otomotiv sektörü tarihinin en belirsiz dönemini yaşıyor. Bir tarafta ortada tedarik problemlerine bağlı üretecek, satacak araç yokken diğer tarafta kur ve vergilerle uçan fiyatlar var. Tüm bunlara rağmen günah...

Ekonominin lokomotifi otomotiv sektörü tarihinin en belirsiz dönemini yaşıyor. Bir tarafta ortada tedarik problemlerine bağlı üretecek, satacak araç yokken diğer tarafta kur ve vergilerle uçan fiyatlar var. Tüm bunlara rağmen günah keçisi ilan edilip stokçulukla suçlanan sektörün artık tek bir ağızdan konuşması gerek!

TÜRKİYE ekonomisinin tartışmasız lokomotifi olan otomotiv sektörü tarihinin belki de en belirsiz dönemini yaşıyor. Bir tarafta tedarik problemlerine bağlı araç bulunurluğunda yaşadığı sorunlar, diğer tarafta artan kurlar ve ÖTV sistemiyle köşeye sıkışan otomotiv sektörü ne yazık ki önünü göremiyor. Özellikle eylül ayından bu yana hem üretimde, hem ihracatta hem de iç pazarda çok büyük kayıplar yaşayan sektör 2022 yılına ilişkin de oldukça karamsar.

CEZALARLA KORKUTULUYOR
Yaşanan bunca belirsizliğe bağlı olarak devletten destek görmesi gerekirken, otomobil fiyatlarındaki artışta günah keçisi ilan edilerek stokçulukla bile suçlanır hale geldi. Ortada satacakları doğru dürüst araç yokken dört koldan soruşturmalara maruz kalan sektör, büyük cezalarla KORKUTULUYOR. Çünkü son dönemde sektörde hemen hemen herkesin dilinde, “Acaba biz de ceza yer miyiz?” tedirginliği hakim. Belki birkaç kişinin veya bayinin yaptığı fırsatçılık tüm sektöre mal edilince, ortada hakkını arayamayan, konuştuğu zaman cezayla karşılaşacağını düşünen bir sektör kalıyor.

TEK BİR AĞIZDAN ANLATMALILAR
Halbuki ekonomi politikalarının ve vergi sisteminin buna yol açtığını, bunun değişmesi halinde ortada fırsatçılık veya karaborsanın kalmayacağı net bir şekilde açıklansa, hem günah keçisi ilan edilmekten sıyrılabilir hem de yeniden sağlıklı bir yapıya kavuşurlar. Ama bunun için de sektörün en büyük çatı örgütleri ayrı ayrı değil dertlerini tek bir ağızdan net bir şekilde anlatmalı. Her dernek Ankara’ya gidip farklı bir talepte bulununca, gerçek sorunlar ne yazık ki havada kalıyor. O yüzden Otomotiv Sanayi Derneği (OSD), Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD), Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) ve hatta Tüm Oto Kuruluşları Kiralama Derneği (TOKKDER) dâhil bu belirsizliğin ortadan kaldırılması için yapılması gerekenleri tek ağızdan yüksek sesle Ankara’ya anlatmalılar. Yani artık susma değil konuşma zamanı!

ÜRETİM, İHRACAT VE İÇ PAZARDA BÜYÜK KAYIP

OTOMOTİV Sanayi Derneği’nin (OSD) paylaştığı verilere göre, kasım ayında sektörün tüm karnesi zayıflarla dolu. Toplam üretim kasım ayında %19,67 düşerek 115 bin 78 adede gerilerken, otomobil üretimi %22 kayıpla 70 bin 974 adet oldu. Kasımda ihracattaki kayıp ise %25,37’i buldu. İç pazara baktığımızda ise ağır ticari araçlar dahil satışlar yüzde 22,68 düşerken, otomobil satışlarındaki kayıp %33’ü aştı.

11 AYDA EKSİYE DÖNÜLDÜ
Kasım ayındaki bu daralmaya bağlı olarak 11 ay sonunda da toplam üretim ilk kez eksiye geçti. Toplam üretim ocak-kasımda %0,34 düşerek 1 milyon 144 bin adede gerilerken, otomobil üretimindeki kayıp ise yüzde 7,40 ile 706 bin 265 adet oldu. 11 ay sonunda iç pazardaki artış %2,6’ya kadar gelirken, otomobil satışı yüzde 2,1 ile eksiye geçti. İhracatta ise artış yüzde 1.5’e gerilerken, otomobil ihracatında %6,4 kayıp yaşandı. 11 ay sonunda üretim, ihracat ve iç pazardaki kaybı ticari araç performansı önledi.

PAZAR 2020'NİN ALTINDA KALACAK

YILIN ilk yarısında yüzde 55 büyüyen ancak temmuz ayından itibaren tedarik problemlerine bağlı düşüşe geçen otomotiv pazarı 2021 yılını 2020’nin altında kapatmaya hazırlanıyor. 11 ay sonunda 675 bin 107 adet otomobil ve hafif ticari aracın satıldığı 2021 yılında, gözler aralık ayına çevrildi. Bir taraftan yüzde 70’i bulan zamlar diğer taraftan araç bulunurluğundaki sorunlar nedeniyle en çok aracın satıldığı Aralık ayında bu yıl 70 binin altında bir performans bekleniyor. Bu da Aralık 2020’ye göre yüzde 40’a yakın bir daralma demek. Bu sonuçla birlikte toplam pazarın 2021 yılında 740-745 bin adet arasında olması bekleniyor. Bu da 772 bin 788 adet satışın gerçekleştiği 2020 yılına göre iyi başlayan yılda %4-5’lik düşüş anlamına geliyor.

FORD İMZALI AMAROK 2023'TE TÜRKİYE'DE

E-Lkw ab sofort in Serie: Produktionsstart des batterieelektrisch angetriebenen eActros im Mercedes-Benz Werk Wörth

E-truck now in series production: Start of Production of battery-electric eActros at Mercedes-Benz Plant Wörth

AMERİKAN Ford ve Alman Volkswagen Grubu arasında yapılan işbirliği ile iki grup yeni nesil ticari araç modellerini birlikte üretecek. Ford Otosan, Gölcük’te yeni nesil Transit Custom ile birlikte VW Transporter üretimine hazırlanırken, VW’nin başarılı pick-up modeli Amarok da artık Ford tarafından Güney Afrika’da Ranger ile birlikte üretilecek. 2010 yılından beri Hannover ve Arjantin Pacheco’da 800bin adet üretilen Amarok uzun bir aranın ardından Güney Afrika’da üretilip yollara çıkacak. 2022’de tanıtılacak yeni nesil Amarok’un 2023’te Türkiye’ye gelmesi bekleniyor.

MERCEDES'İN İLK ELEKTRİKLİ OTOBÜSÜNE TÜRK İMZASI

MERCEDES’in ilk seri üretim elektrikli kamyonu Mercedes-Benz eActros’un çeşitli kapsamları, Mercedes-Benz Türk Kamyon AR-GE ekipleri tarafından geliştirildi. Türk mühendislerinin geliştirdiği ve eActros’ta kullanılan Sesli Yaya Uyarı Sistemi, Kabin İçi Acil Durum Sürücü Uyarı Sistemi gibi sistemler, Daimler Truck çatısı altındaki ağır ticari araçlarda ilk defa yer alıyor. Ayrıca Mercedes-Benz Türk, elektrikli kamyon ve çekiciler için yüksek voltaj şarj dolum istasyonu kurulumu ile Türkiye’de bir ilke imza atıyor. Aralık 2021’de devreye alınması planlanan bu yatırım için yaklaşık 400 bin Euro’luk yeni yatırım yapıldı.