Asgari ücreti ağzına almadı

Asgari ücreti ağzına almadı
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyonda sık sık hedef ve tarih değiştirmek zorunda kalırken yakın zamana kadar enflasyonun varlığını kabul etmeyen AKP lideri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da enflasyonun geleceğiyle...

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyonda sık sık hedef ve tarih değiştirmek zorunda kalırken yakın zamana kadar enflasyonun varlığını kabul etmeyen AKP lideri Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da enflasyonun geleceğiyle ilgili kendi bakanından farklı konuşmaya başladı.

ERDOĞAN BAŞKA SÖYLÜYOR
Türkiye İhracatçılar Meclisi Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Erdoğan “Yüksek faizle Türkiye’yi soydurmayacak yola ihtiyaç var. Fiyat artışları, kur dalgalanmaları bardağın boş tarafı. (Enflasyon) Şubat-mart itibarıyla geride bırakacağız” dedi.

ERDOĞAN’IN BAKANI BAŞKA
Erdoğan’ın Hazine Bakanı, 2023 seçimlerini tek haneli enflasyondan 2023 sonunda yüzde 19,9’a kadar çıkmak zorunda kalmıştı.

ENFLASYON VERİLERİ İSE BAMBAŞKA
Resmi verilerle bile enflasyon mayıs ayında yüzde 73.5’e ulaşmıştı. ENAG ise bu oranı yüzde 160,76 olarak duyurmuştu.

Erdoğan, TİM toplantısında “Mayıs 2022 itibarıyla 12 aylık bazda ihracatımızı 243 milyar dolara yükseltmeyi başardık” dedi, “Bizim tek gayemiz ülkemizin üretimini, istihdamını artırmaktır. Aksini iddia edenler farklı niyetlere sahiptirler” dedi, “Üretim ve ihracat yolunda adım atan herkesin yanındayız” dedi, ancak devletin en büyük ihalelerinin neden hep kendisine yakın müteahhitlik gruplarına gittiğine açıklık getirmedi. Türkiye’nin ithalata bağımlı hale gelmesi ve katma değerli ürün ihracı yapılamadığı için bu açığın her geçen gün artmasına da değinmedi.

Erdoğan, daha önce açıklanan ve yanına bile yaklaşılmayan “2023 hedefleri”nden söz ederken de “Hedeflerimizi ilk söylediğimizde birileri bize dudak bükerek bakmıştı. Yaşadığımız onca hadiseye, maruz kaldığımız onca tehdide, önümüze kurulan onca tuzaklara rağmen hedeflerimizin yarısını hayata geçirdik” diye konuştu.

İSLAMİ KURALLI EKONOMİ MODELİ
Erdoğan, “İslami kuralları” öne sürdüğü ve piyasa koşulları uygun olmadığı halde faiz indirmeye başladığı andan itibaren döviz kurlarının, enflasyonun ve piyasa faizlerinin hızla yukarı doğru çıkmasını görmezden gelerek “Türkiye’nin ülkesini yüksek faizle soydurmayacak, üretimle geliştirecek, ihracatla ilerletecek, cari fazla ile güçlendirecek bir yola ihtiyaç var” diye konuştu.

Erdoğan, daha önce kabul etmediği hayat pahalılığı için de “Milletimizin yaşadığı geçim zorluğunu, refahında ortaya çıkan azalmayı mutlaka telafi ederek yatırım istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla ile büyümeye dayalı Türkiye ekonomi programını kararlılıkla uygulayacağız. Bu konuda her gün yeni adımlar atıyoruz” dedi.

DÖVİZ VE ALTINA YATIRIM
Cumhurbaşkanı, vatandaşların döviz ve altına yönelmemesi için alternatifler devreye aldıklarını söyledi, ısrarlı ekonomi politikası nedeniyle artan döviz ve ona paralel yükselen enflasyon için “Rasyonel gerekçelerle izah edilemeyecek fiyat artışları” değerlendirmesi yaptı, “hukuki ve idari tedbirler geliştiriyoruz” diye konuştu.

ASGARİ ÜCRETLİ YİNE YOK SAYILDI
Ücretlilerin durumuna gelince ise yılbaşında vergi muafiyetiyle birlikte yüzde 50 maaş artışı olan asgari ücretlilerin daha yılın yarısına gelmeden maaşlarının erimiş olması nedeniyle temmuzda ara zam beklentilerini AKP lideri Erdoğan bir kez daha boşa çıkardı. Cumhurbaşkanı, “Ücretlilerin gelirlerindeki azalışı telafi edecek çalışmalar yapıyoruz” dedi ama sadece “Bu çerçevede temmuz ayında enflasyon farkları ile” diyerek asgari ücretlilerle ilgili bir adım atılmayacağını söylemiş oldu, “Ocak ayında ücretlerdeki yeni düzenlemelerle milletimizin her kesimini daha da rahatlatacağız” dedi.

BAHANELER HEP AYNI
Erdoğan, enflasyona dair de “Enflasyonun geçtiğimiz aralık ve ocak gerçekleşmeleri ile sırtımıza bindirdiği kamburdan kurtulacağımız 2023 Şubat, mart aylarından itibaren artık bu sorunları da önemli ölçüde geride bırakmış olacağız” dedi ve gerekçesini Rusya-Ukrayna savaşına bağladı. Oysa ekonomistler Türkiye’de yaşanan enflasyonun ağırlıklı olarak ekonomi politikalarındaki hatalardan kaynaklandığını küresel etkilerin çok daha az olduğunu hesaplıyor.

ABD ve AB ülkelerinde “tarihi rekor” olarak haberlere yansıyan resmi enflasyon oranları, Türkiye’deki resmi enflasyonun bile 10’da birinden az.